Giriş Kayıt
En çok beğenilen yorumlar
avatar
(49) -
Öncelikle izlemesi zor bir film, kimi zaman yarıda bırakmanın ucundan döndüm fakat her seferinde filmin "aslında" anlatmak istediklerinden bir ipucu bulmak umuduyla izlemeye devam ettim. Yönetmenin pek çoğunun odaklandığı arkadaşlık dostluktan çok daha farklı kaygıları olduğunu düşünüyorum..

Sürprizbozan: Göster


Tüm bu göndermelerin dışında ise hayata dair de birçok mesajı bulunuyor tabii. Fakat başta belirttiğim gibi izlemesi zor, durağan bir film. Metaforlar biraz daha belirgin olabilirdi, yoksa bu haliyle birçok kişide "ne izledim ben şimdi" hissiyatı oluşturacağı kesin..

Bende bıraktığı en temel duygu ise en naif, iyi kalpli diyebileceğiniz insanlar bile doğru şartlar oluştuğunda savaşı körükleyen nefretin hakim olduğu karakterlere bürünebilirler. Ne olduğunu anlamlandırmaya çalışırken bir bakmışsınız adeta çıkış sebebini bile anımsayamadığınız bir kan davasının esiri olmuşsunuz..
7


avatar
(110) -
Irlanda açıklarında bir ada. Sene 1923. Sıradan bir durum sıra dışı bir şekilde anlatılıyor. çok naif, komik de. Basit bir yaşamın aslında iyi bir şey olduğunu; gelişim, farklı olma gibi arzuların mutsuzluk getirdiğini düşündürtüyor film. Ve en önemlisi 'görmezden gelinme' ve 'yok sayılma'nın bir insanın altından sağlıklı olarak kalkamayacağı duygular olduğunun altını önemle çiziyor.
10


avatar
(792) -
"Hepimiz aynı tarafta, sadece İngilizleri öldürürken daha basit değil miydi?"

İzlenmesi zor bir film olabileceğini kabul ediyorum, ama bu izlenceyi kolaylaştırmanın bir yolu var.
Bazı filmler, izlemeden önce üzerine herhangi bir okuma yapılmasını "istemez". Ne kadar sürpriz olursa o kadar iyidir. Bu film ise tam tersi. İzlemeden önce İrlanda tarihi ve hatta mitolojisi ile ilgili biraz araştırma yaparsanız, hatta o arada Keltler'le ilgili de birkaç sayfa karıştırırsanız, hem genel kültürünüze, hem de filmden zevk alabilmenize yardımcı olacak bir iş yapmış olursunuz. İtiraf edeyim, ben yapmamıştım ama bu konularda iyi kötü bir fikrim vardı. Tabii bu filmin bütün metaforlarını çözmem için yeterli değildi, yine de filmden çok zevk aldığımı, çok güldüğümü, aynı anda çok da hüzünlendiğimi belirtmeliyim. Peki bu nasıl mümkün olabilir; ben de bilmiyorum. Bu filmi "büyük" yapan özelliklerinden biri de bu olsa gerek.

Oyunculukların hepsi üst düzey, ama bir Barry Keoghan var ki, özellikle parmak ısırtacak bir işe imza atmış. Biraz "abartılması" gereken ve tam bir "bıçak sırtı" olan Dominic rolü ancak o kadar dozunda oynanabilirdi.

Filmi nasıl, ne zaman ve kiminle isterseniz onunla izleyin, sadece çocuklarla ilgili biraz dikkatli olmak gerekebilir.
9


Yorumlar (72)
default avatar
(53) -
Çok ortalama bir film, İrlanda kültürünü ve yönetmen Martin McDonagh'ı seven kesime hitap edeceğini düşünüyorum. Arkadaş tavsiyesi üzerine izlemiştim sembolik filmleri sevdiğimi bilen biri önerdi film zevkine de güvendiğim için izledim ama seyir zevki çok düşük bir film. Yorumlarda filmdeki sembollerin anlamlarını açıklayan arkadaşlar var onlara da teşekkür ederim, herkes okur umarım o yorumları da. Ben de okudum elbette ama normalde wow ne malmışım anlamamışım diye bile tepki veremedim, boş ve zorlama geldi.
Sürprizbozan: Göster
kesinlikle duyguyu çok daha iyi verirdi,
Sürprizbozan: Göster
bütün işi seyirciye bırakmış ve hala gerçekten idrak edemiyorum 1 buçuk saatte nasıl hiçbir şeyi derinlemesine anlatamaz… Arkadaşların yorumlarında okuduklarım filmde izlediğim duyduğum her şeyden çok daha derinlikliydi. Böyle olmamalı diye düşünüyorum, malzeme yetersiz.
5


default avatar
(13) -
İyi başlayan fakat Patriac'ın sıkıcı ısrarları ile zaman zaman kızdığım, izlerken yorulduğum zor bir film. İyi yönleride vardı; Tam 100 yıl öncesini muhteşem bir doğayla ele almışlar. Hayvanlar ve doğasının güzelliği kadar iyi bir senaryo diyemem. Filmin başlangıcından bile olmayan bir çok soru işaretini de beraberinde götüren film.
6


default avatar
(100) -
Uzun zamandır sadece kendime sakladığımı ve yalnız izlemek istediğim bir filmdi ve nihayet izledim. Bir daha böyle bir filmi zor bulacağımı bildiğim için izlemeye kıyamıyordum. Bu ikilinin "n Bruges" filmini de izlemiş ve bayılmış biri olarak bu film de beni yanıltmadı. Oyunculuklar , doğa , senaryo hepsi çok güzel. Diyaloglar inanılmaz, ama eşeğe , köpeğe ve ata ayrı bir parantez açılmalı. Bu kadar gerçekci bir oyunculuk ve senaryo zor bulunur bence. " Ex Drummer" filminden sonra izlediğim en iyi oyunculuklar. Oynamamışlar, onlar bunu yaşarken sadece kamera çekmiş, dedirten bir yapım bana göre.
9


avatar
(353) -
izlemesi zor bir film kesinlikle katılıyorum. ancak benim gibi melankolik, kasvetli ve depresif filmleri sevenler için akıp gidecektir. iskandinav filmi havası verdi bana. yönetmen Martin McDonagh, Colin Farrell ve Brendan Gleeson'ı 2008 yapımı In Bruges filminden sonra bir arada görmek bile film için yeterli lzleme hevesi oluşturdu bende. Keza In Bruges en sevdiğim ve Bruge'e aşık olduğum filmdir. sanırım bu filmden sonra da İrlanda'ya aşık oldum. oyunculuklar, sinematografi ve filmin verdiği depresif duygu hoşuma gitti. pek çok arkadaşın dediği gibi metaforların yansıttığı olayları ve o tarihteki İrlanda'nın durumu hakkında bilgi sahibi olunursa muhtemelen daha çok zevk alınabilir. ben bunları bilmeden de gayet zevk aldım. izleyiniz efendim.
Sürprizbozan: Göster
8


avatar
(97) -
İrlanda'nın anakaradan ayrı küçük bir adasında iki eski dostun hikayesini anlatıyor. Akışı oldukça yavaş ve sindirilmesi güç sahneleriyle her bireye hitap etmiyor. Saf bir köylüyü canlandıran Colin Farrell rolünü şahane şekilde yerine getirmiş. Tabiki B.Gleeson'un da hakkını vermek gerek.
7


avatar
(145) -
Beklenmedik derecede basit ama şaşırtıcı derecede çok iyi film. Başlarda basit gibi gözüken senaryo ilerledikçe farklı katmanlara ayrılıyor, hiç ummadığınız anda gelen basit bir dialog ile yüzünüzde acı bir tebessüm bırakıp, sonrasında başka bir sahne ile şaşkınlık, hüzün ve mutsuzluk arası duygulara yumuşacık geçişler yapıyor. Muhteşem sinematografisi, Colin Farrell, Barry Keoghan, Kerry Condon ın olağan üstü oyunculukları ve minyatür eşeği ile 2 saatin nasıl geçtiğini anlayamadığımız gerçek bir sinema başyapıtı.
8


avatar
(392) -
Hayatı boş ve boktan hissettiren bu sesler.. bu patlamalar.. Bu sonsuzluğa akan kan ! Parmaklarım gitmiş çok mu ? Son bestem bile bir cenaze için.. İdama keyiflenen bir baba oğlunu uğurlarken aslında ne hissediyordu.. Hiç bir şey yokmuş gibi devam ediyormuş gibi.. Ve bütün bunları seyreden sakin gözlü canım melek hayvanlar.. Evet cennet şüphesiz ki sizin ayaklarınızın altında... Bu muazzam doğanın, güzelliğin tablo gibi görüntülerin içinde Umutsuzluğun ne işi vardı ? Nasıl anlamlı ne güzel bir film. Bu nasıl bir sarsıntı. Oyuncular muhteşem.. Kaliteli ve sonuna kadar düşündürücü film. Çok iyi kalpli insanların İyi Kalpli olduklarını unutmayın..
9


avatar
(166) -
İzlemesi herkes e kolay gelmeyebilir , dalıp gitmişim ben , nasıl bitti anlamadım . Colin Farell canlandırdığı tipe yaşadığı yere cuk oturmuş ..
7


avatar
(280) -
Net bir şekilde bu yıl en iyi film ödülünü alması gereken film olduğunu düşünüyorum. Alacağını da düşünüyorum. @MadameMonseiour arkadaşın yorumunu mutlaka okumanızı öneririm, benzer şeyler yazmak için gelmiştim ama o kadar güzel açıklamış ki, bana sadece yorumu önermek düşer. Alt metin konusunda çok ciddi başarı sergilemiş bir film bence. Oyunculuk ve senaryo dallarında ödülü kesin gibi, geriye de en iyi film kalıyor... O da hayırlısı Gülücük
9


default avatar
(16) -
Konunun ne olduğuna bakmadan sadece oyunculuk görmek istiyorsanız mutlaka seyredin.
8


avatar
(741) -
çokça tekrarın ve inatçılığın abartıldığı eşek ve manzaralar hariç çok kişiye bir şey vaadi zor çok kişiye de devasa keyif verebilecek derece de ilginç bir film
5


avatar
(105) -
''Ne için kavga ediyorduk?''

Film, 1923'te İrlanda İç Savaşı sürerken, İrlanda'nın küçük adası Inisherin'de geçiyor. The Banshees of Inisherin, en iyi arkadaşı Colm ile öğleden sonraları barda geçirdiği basit, sıradan varoluşunun tadını çıkaran bir adam olan Pádraic'i konu alıyor.
Colm, bir gün Pádraic ile artık arkadaş olmaktan, hatta onunla bu konuda konuşmak istemediğine karar verdiğinde, Pádraic'in hayatı aniden paramparça olur. Film, Colm'un ani değişimi hakkında inkar, keder ve öfke arasında gidip gelen Pádraic'i takip ediyor.

Buradan itibaren başlıklara ayırarak filmin daha derinlerine bakalım.

Sürprizbozan: Göster
9

Cevaplar (3)
avatar
(792) -
Filmi izledikten sonra mutlaka okunması gereken bir yorum, genellikle cevaplara göz atılıyor, o yüzden yazıyorum ve kendi adıma teşekkürler.
9


1
| Bildir
avatar
(105) -
Çok teşekkür ederim.
9


1
| Bildir
default avatar
(140) -
Sayin MadameMonsieur,

Kaliteli ve uzman goruslu bir yorum, tebrik ederim. Filmi sevmedim, sevemedim. Dogal gorselligine asik oldugum yerlerin uzun uzun icimize islendigi sahneler harikaydi. Film zor degil, butun cevaplar icinde. Fakat bu filmi seyrederken Birlesik krallik dedigimiz 5 ulke-milletin birbiri ile amansiz ic savaslarinin tarihini iyi bilmek gerekiyor.(Hos 5 parmagini sogukkanlilikla, delirmis bir ruh hali gostermeden kesip hayatina normalmis gibi devam eden bir karakter de bana garip geldi) Ulusala seslene bir yapim, uluslararasina bile hizmet ettigini sanmiyorum. Cok fazla tarihsel ve bolgesel metafor var. Ve bu metaforlari da tarih sirasina gore dizmis. Kahramanin gostere gostere 5 parmagini kesmesi de 5 savasan ulkenin birbirinden ayrilmasi gerektigi olarak algilanabilecegi gibi 5 ayri ulke gibi duran ama ayni insanlardan-milletten olusan bu toplulugun birlesememesinin acilari vs. yorumu da yapilabilir. Ben filmi normal seyrederken susamsiz simit gibi geliyordu. Metaforlar ve gondermeleri dusunerek seyretmeye calistigimda ise kendimi film seyretmekten cok uzakta makale okur gibi buluyordum. Aksi halde her sekans ve sahne icin 5 dakikada bir durdurup not alip devam etmek gerekiyor. Kusura bakmayin kafa sisirmis olabilirim.
6


3
| Bildir


avatar
(792) -
"Hepimiz aynı tarafta, sadece İngilizleri öldürürken daha basit değil miydi?"

İzlenmesi zor bir film olabileceğini kabul ediyorum, ama bu izlenceyi kolaylaştırmanın bir yolu var.
Bazı filmler, izlemeden önce üzerine herhangi bir okuma yapılmasını "istemez". Ne kadar sürpriz olursa o kadar iyidir. Bu film ise tam tersi. İzlemeden önce İrlanda tarihi ve hatta mitolojisi ile ilgili biraz araştırma yaparsanız, hatta o arada Keltler'le ilgili de birkaç sayfa karıştırırsanız, hem genel kültürünüze, hem de filmden zevk alabilmenize yardımcı olacak bir iş yapmış olursunuz. İtiraf edeyim, ben yapmamıştım ama bu konularda iyi kötü bir fikrim vardı. Tabii bu filmin bütün metaforlarını çözmem için yeterli değildi, yine de filmden çok zevk aldığımı, çok güldüğümü, aynı anda çok da hüzünlendiğimi belirtmeliyim. Peki bu nasıl mümkün olabilir; ben de bilmiyorum. Bu filmi "büyük" yapan özelliklerinden biri de bu olsa gerek.

Oyunculukların hepsi üst düzey, ama bir Barry Keoghan var ki, özellikle parmak ısırtacak bir işe imza atmış. Biraz "abartılması" gereken ve tam bir "bıçak sırtı" olan Dominic rolü ancak o kadar dozunda oynanabilirdi.

Filmi nasıl, ne zaman ve kiminle isterseniz onunla izleyin, sadece çocuklarla ilgili biraz dikkatli olmak gerekebilir.
9

Cevaplar (6)
avatar
(1583) -
Sörümüz ne izlemiş diye bir bakayım dedim profilinize bayım. Filme ilgi epey yoğun olmuş, aslında tam benim izleyeceğim tür gibi görünüyor ama henüz izlemedim. Kimisi nefret etmiş 1'i basmış 24 kişi 10 vermiş, 30 kişi 9. ağırlık 8-7 puanlarda.

Fragmanı izlediğimde aklıma 2 filmi hatırladım İrlanda'da geçen;

1. The Field (1990)
2. Far And Away (1992) (İrlanda'da geçen kısımları)

The Field filmi en sağlam İrlandalı aktörlerden merhum Richard Harris'in müthiş performansıyla oldukça güçlü bir film, tavsiye ederim, yorumum mevcut.

Brendan Gleeson da Richard Harris gibi iyi bir İrlandalı aktör. Gleeson deyince onun bi kara komedi filmi aklıma gelir : Calvary (2014). Performans adamıdır, filmi izletmeye yetecek güçlü bir faktördür, yer aldığı irili ufaklı bi çok filmini severek izlemişimdir, bi çoğu da izleyeceklerim arasında. Son zamanlarda çok fazla film izleyemiyorum ama bu filmi programa alıcam, ne zaman kısmet olur bilemiyorum. Sayanora!


3
| Bildir
avatar
(792) -
"The Field"ı bilmiyordum, fakat yaşlanmak bir insana bu kadar mı yakışır? Richard Harris'ten bahsediyorum. "Far and Away"i biliyorum, Calvary de izleme listemde, onun yönetmeni de bu filmin yönetmeninin ağabeyi olması lazım. Benzer sularda yüzüyorlar. Hatta bazen birlikte yüzüyorlar sanırım. İrlanda deyince benim de aklıma Michael Collins geliyor ve tabii ki "Belfast". Aslında önce başka şeyler geliyor, mesela en güzel peyniri yapıyor olmaları gibi...
9


3
| Bildir
avatar
(1583) -
Peki, uykum kaçtı, yazayım bari;

Önceki yazımda "İrlanda'da geçen" değil de, esasen "bu fragmanı izleyince"'yi tırnak içine alıp belirtmek daha uygun olurmuş kendi adıma, çünkü asıl vermek istediğim şey yokluk içindeki İrlanda filmleriydi. Bu filmin zamanı 1920ymiş, gözüme bir yokluk, pejmürdelik çarptığı için o filmler aklıma geldi. Fakat bahsettiğim filmlerin dramı ancak senin gibi dikkatli izleyicilerin bildiğini düşündüğüm "Great Famine" ya da "Irish Potato Famine" denen insanların açlıktan kırıldığı büyük kıtlığına dayanıyor. 1740–1741 and 1845–1852, ve son olarak 1879'da 3 farklı zamanda yaşanan kıtlıkta milyonlara varan ölümler ve ülkeyi terk edişler söz konusu. Amerika İrlandalılarla dolup taştı biliyorsun şuanda Amerikada yaşayan halkın genetik kodları genelde İrlanda'dan. https://en.wikipedia.org/wiki/Great_Famine_(Ireland) ve https://en.wikipedia.org/wiki/Irish_Famine_(1879) kaynaklarından detaylar okunabilir yoksa bu yazı uzar gider.

İrlanda deyince ne gelmez ki insanın aklına, en başta keltik dilleri, İngilizce konuşurlarken o distinctive diyeceğim sen anlayacaksın, karakteristik, kendine özgü İngilizceleri, müzikte en sevdiğim grup U2, efsanevi rock grubu Thin Lizzy, protest kadın Snead O'Connor, The Cranberries (solistinin erken vefatı ettiğinde üzülmüştüm), Enya, Westlife grubu ("I get weak" parçası güzeldir), Amerikanın en iyi talk-show fenomen adamı -Conan O'Brien-, Guinnes Birası, 3 yapraklı yonca Shamrock olayı gelir, St.Patrick's day, Keltik dili ve kültürü, kemanlarla icra ettikleri ilginç folk müzikleri ve dansları, Irish Pubları, viskileri, kahveleri, (peynirlerini tadamadım henüz) ve artistlerinden onlarcası aklıma gelir ama bu filmdekiler ve R.Harris'den başka en çok izlediğim aktris ve aktörler şöyle;

Liam Neeson
Pierce Brosnan
Michael Fassbender
Saoirse Ronan
Jonathan Rhys Meyers

Maureen O'Hara - The Quiet Man (1952) (İrlanda filmlerinden) ve How Green Was My Valley (1941) Miracle on 34th Street (1947) , Rio Grande (1950) filmleri değerlendirilebilir. Biblo gibi kadınmış bir zamanlar.. Buarada birisinin soyadı O'Hara, O'Connor, O'Brien gibi apostrofla ayrılıyorsa bil ki İrlandalı, (bilmeyenler için yazıyorum)

Peter O'Toole : (babası İrlandalı kendisi Leeds'de doğmuş) - Sevemediğim bir aktör çünkü nedeni sadece Lawrence of Arabia (1962) filmine dayalı. Benim gibi global düşünen birisi böyle düşünmemeli desem de Türklük damarım feci ağır basıyor ve afffedemiyorum o filmi, aslında amacına feci ulaşmış da bir film, ama objektif olamıyorum. Spielberg (2017) belgeselinde S.Spielberg filme başlama nedeni olarak bu filmin sinematografisinden ne kadar aşırı etkilendiğinden bahsediyor. Baktım da yorum yapmamışım o belgesele de, çünkü Spielberg'den de tiksindim o anda haha Gülücük

Daniel Day-Lewis - çok ilginç değil mi? Herkes İngiliz sanır ama babası Cecil Day-Lewis bir kuzey İrlandalı şairmiş ama İngiltere'ye 2 yaşındayken taşınmışlar, anne tarafı ise Latvia ve Polonya'dan İngiltereye göçen yahudilermiş. Yani aslında İngiliz sayılır aslında ama işte genetik kodlar babadan geliyor. https://en.wikipedia.org/wiki/Daniel_Day-Lewis

John Cusack - İrlandalı katolik bir aileden geliyormuş. Irish Catholics diye aratırsak https://en.wikipedia.org/wiki/Irish_Catholics ya da Irish diaspora diye bakarsak https://en.wikipedia.org/wiki/Irish_diaspora İrlanda dışına taşan insanların nerelere göç ettiğini görmek mümkün. Irish Catholics olayı Amerika'da 36 Milyon Amerikan vatandaşı ve 14 Milyon Britanyalıyı (Britanya nüfusunun çeyreği) kapsıyormuş. İnterneti seviyorum ya amacına uygun kullanınca bu bilgilere ulaşmak mümkün oluyor, bu bilgilerle besleyebiliyoruz kendimizi, elbette ingilizce bilmek ve en baştada meraklı olmak gerekiyor.

Sharon Stone - Bunu da nerden çıkardın diye soracak olursan cevabı şu 3 dakikalık clipte gizli. https://www.youtube.com/watch?v=5PZfFyWcYEM

Cillian Murphy
Ciarán Hinds
Liam Cunningham
Aidan Gillen
Gabriel Byrne

vs. diye gidiyor, çok var da artık bitireyim şu yazımı. Bir de şu var, Bodrum'da çalıştığım yazlarda tanıştığım hiç bir İrlandalı mutsuz değildi, kadınları aşırı neşeli ve bel altı fıkralara, esprilere bu kadar çılgınca uyum gösteren bir millet daha yoktur sanırım ha bir de beyazlıklarını şu resimle https://i.pinimg.com/originals/b2/f0/3b/b2f03b62a45f04897dd2c3a8d99b7487.jpg anlatmak iyi olur sanırım. Şimdi yine mesaj altına heba etmişsin koca yazıyı diyeceksin ama bunu bu filme yorum olarak yazmam mantıksız olur, gereksiz detaylarla dolu Gülücük, zaten bu filmi izlemedim henüz. Sonra ne için genele yazacağım bir kaç like için mi? For afew likes more.. bunları senin gibi anlayacak olana yazıyorum, o yeterli benim için. Okuyan katılırsa onunla da sohbet ederiz en fazla. For a few likes more derken aklıma düşen parça aklıma Smokie - For A Few Dollars More oldu, dinlemeyi özledim bi açıp dinliyeyim size veda ederken bayım.

Toodle-oo !


4
| Bildir
avatar
(792) -
Harikasın kardeşim, yaşa sen. Klavyene sağlık. Bu sefer birşey demeyeceğim, gören görür, bilen bilir, okuyan okur.

Spielberg'den bir türlü hazzedemediğimi geçenlerde Fabelmans yorumumda da belirtmiştim. Nedenini bilmiyorum. Bir his midir nedir? "Color Purple"daki "ağa" rolünü Danny Glover'a (Yani bir Afro-Amerikalıya) oynatmasından hiç hoşlanmamıştım ama hepsi bu olamaz...

Peter O'Toole'u çok severim yahu...(Benim kendisiyle çok da zaman geçiremediğim bir yakınımı anımsattığı için olabilir.) Çok filmi var tabii, bazıları da çok meşhur, "Lawrence Of Arabia" gibi ama sen görmediysen şuna bir göz at derim:
https://www.turkcealtyazi.org/mov/0100456/the-rainbow-thief.html
Ben filmin sonuna doğru biraz makaraları koyvermiştim. Aynı etkiyi (tabii biraz daha kötüsünü) bana ancak "Midnight Cowboy" yapabilmişti.

Yeme içme babında bütün saydıkların güzel, tatmadım dediğin için söylüyorum; marka belirteceğim ama bizde pek fazla yok zaten; Regato diyorum. İsminden dolayı İtalyan zannedilir ama değildir.

Take care...
9


3
| Bildir
avatar
(1583) -
Rainbow Thief'i izleme listeme aldım, fragmanını insanı izlemeye teşvik eden cinsten, 90'ların ve hatta 80'lerin masalsı sıcaklığı var. Cast'a bakmamıştım, Omar Sharif'e benziyor adam yahu dedim, oymuş ama tabi epey yaşlı hali, 58 yaşındaymış. Diğer yandan Christopher Lee de var.

Color Purple gizli listelerimde en dramatik filmler arasında üst sıralarda yer alıyor, The Elephant Man (1980) onu zorlarken dış kulvardan bir başka İrlanda filmi Angela's Ashes (1999) ve bir Avustralya dramı Rabbit-Proof Fence (2002) geliyor.

Peynire bakamadım Sir, bir hafta sonu bakacağım. Hala çalışıyorum, etrafa bakmaya fırsat olmuyor, emekli olunca paso film izleyip yorumlarda C.Cemoğlunu geçeceğim Gülücük


2
| Bildir
avatar
(792) -
Olmayacak duaya amin denmez. Cumhur bey kim, biz kim... İrlanda ile ilgili ilginç bir detay daha var; "İrlanda kurt tazısı" diye bir köpek cinsi. En büyük cins Danua diye bilinir ama acaba bir rakibi mi var? O üç filmi de görmüştüm bu arada, önemli filmler.
9


3
| Bildir


default avatar
(323) -
Film gibi film. Ben çok beğendim. Oyunculuklar harika, mekan harika. Ağır temposundan dolayı herkese hitap etmeyebilir.
8


avatar
(1031) -
Bu senenin Oscarlarda The Fabelmans ve Tar ile birlikte en üst 3 filminden birisi. Ben beğenmedim. Neymiş efendim bunlar aslında yıllardır çok iyi arkadaşlarmış ta ama ne olduysa birden birisi bu arkadaşlığı bitirmek istemiş. Bütün 1 saat 53 dakika boyunca mevzu bu. Son derece sıkıcı anlamsız diyaloglar, komedi denmesine rağmen komedi unsuru bulunmayan kasvetli, nemrut, itici, soğuk bir film. Rahatsız edici sahneler de mevcut. Kendine çekmeyen tam tersi beni seyretmeyin der gibi yapısı var. Colin Farrell ile Brendan Gleeson'un oyunculukları bile bu anlamsız senaryoyu kurtaramamış. Olumlu söyleyebileceğim şey güzel İrlanda manzaraları ve filmin müzikleri. Tüm bunlara rağmen film tam 7 dalda Oscar aday adayı. Bunlar sırasıyla; En İyi Film, Yönetmen, Erkek Oyuncu (Colin Farrell), Yardımcı Kadın (Kerry Condon), Yardımcı Erkek (Brendan Gleeson ve Barry Keoghan), Özgün Senaryo ve Film Müziği... 4/10...
4


avatar
(40) -
Bana göre bu senenin 'overrated/abartılmış' filmlerinden. Yani kimse kusura bakmasın ama ben bile böyle bir senaryo yazabilirim. İrlanda atmosferini çok iyi yansıtmış, oyunculuklar da başarılı, bir iki tane yaratıcı bulduğum sahne var ama o kadar, fazlası değil.
6


default avatar
(178) -
film mükemmel manzaralarına hayran kaldım doğa harika ve çok sinematografik çekimler merak edip baktım İrlanda’daki Inishmore ve Achill Adası’nda çekilmiş .Arka planda bu manzara , harika müzkler var ve film hiç tahmin etmediğimiz bir şekilde komedi dramdan gerilime doğru ilerliyor bir yandan da anakarada yaşanan iç savaş var ve bu adada kimsenin umrunda değil gibi .erkek arkadaşlığın nasıl yaşandığı bu adada zaten dünyadan kopuk olupda kısıtılı imkanları olması önemini dahada artırıyor biri hayatında sadece eşeği ile ilgilenirken diğeri birden kendini sanata ve entelektüel bir hayata adamaya başlayınca işler kopma noktasına geliyor oldukça şaşırtıcı karakterler kostümler vs en ince ayrıntısına kadar çok iyiydi oyunculuklar özellikle colin farrel kadar Brendan Gleeson ın canlandıordığı ''Colm '' karakteride çok çok iyiydi bitmek bilmeyen çocujkluk erkek arkadaşları kavgalarımı hatırlattı ama bu fil m başka boyut tabikide...oldukça etkileyici bir film
7


avatar
(96) -
Her şeyden önce farklı bir dönem filmi olduğunu söylemek lazım. Karakterler arasındaki çekişmeyi anlamak için dönem hakkında bilgi sahibi olmak lazım. Çok fazla gönderme ve anlam derinliği var hikayesinde. Tüm bunları çıkarınca sıradan bir hikaye olduğu da bir gerçek. Tamamen zenginleştirme ve çekilen yerin etkisi çok olumlu etki etmiş. Sıkılmaya çok müsait olsa da finali iyi yaptığını söylemek gerek.
7


avatar
(396) -
Alt metni ile anlam kazanan; yüzeysel olarak hemen hemen bomboş, sonunda hiçbir şey vermeyen bir film. Tür olarak niye komedi yazılmış anlaşılır gibi değil. Tek bir komik sahne yok. Tamamen kasvetli, hüzünlü ve bunalımlı bir yapım.
7


default avatar
(14) -
Absürd, saçma sapan, dram komedi tarzı bir yapım, o kadar saçma ki binde bir yaparım, filmi bitmeden izlemeyi bıraktım, bu kadar absürdlük, asap bozucu fiziksel şiddet ve insanların anlaşılmaz umarsızlığı bana dayanılmaz geldi. Hiç de komik değildi, bir sırıtma bile yaratmadı. Oyuncular, İrlanda adası yaşamını yansıtması, sinema sanatı adına on üzerinden istemeye istemeye dört buçuk veriyorum, beş demek bile istemiyorum.


‹ Önceki 1 2 3 Sonraki ›
Türkçe Altyazı © 2007 - 2024 | hd film