If Only (2004)

" BİR RÜYA GİBİ GEÇTİ ZAMAN, GÖZLERİMİ KAPATIP AÇINCAYA KADAR "
Zamanı durdursam sevgimle,yıllar geçse de o an hep kalsa benimle..Keşke akıp giden zamanı mühürleseydim de almasaydı kader ellerimden..Keşke sana sevdiğimi yeniden söyleme imkanım olsa.Keşke kal deseydim sana ya da gitme dediğinde gitmeseydim yanından.Keşke gözlerine baka baka şimdi duyduğum pişmanlıklarımı yapmasaydım.KEŞKE KEŞKE KEŞKE. Seninleyken duran zamandan hiç şikayet etmeseydim ya da hızla geçen saniyelerden.
Lan ve Samantha birbirlerini çok seven çiftlerdir fakat; iş başa düştüğünde aşkı hak ettiği gibi yaşayanlardan değillerdi.Günlük yaşam,çalışma hayatı,öncelikler,unutkanlıklar hayatlarını ve hatta aşklarını bölüyordu..Birbirlerini anlamaya çalışmaları neredeyse imkansız hale gelmişti ya da hep bi erteleme durumu söz konusu idi,düşünmüyorlardı yaşamın kısalığını ya da yarının olmayışını.Herkesin kendi iç dünyaları vardı,erteledikleri hayatlarını umursamıyorlardı ta ki o olay olana dek.
Tik Tak sesinle geçiyor ömür ya sevgimiz nasıl harcanıyor,yenik düşüyor zamana.Farkında olmadan da olsa bizler katlediyoruz saniyelerimizi bir bir boşa harcıyoruz.
Ne akrebin suçu var ne de yelkovanın kızgınlıklarımızı ne kadere ne de talihe teslim etmeliyiz.Yarını düşünürüz hep, peki ya bugün? Gözümüzden kaçar gider sayılı günler nasıl geçiyorsa ömürde bir gün biter ya bugün ya yarın ya da ertesi gün.BİZ yoksak ya da O yoksa dermiyiz kendimize, ne düşünürüz ne de yakıştırırız yok oluşu.Sona yaklaşır gibi kelimeler dökülmeli ağızdan, yarını iple çekilen bugün için. Fırsat varken ertelememeli "Seni Seviyorum" klişe gelen iki kelimeyi. Sonrası yokmuş gibi yaşamalı aşkı doludizgin. "Hiç küs kalmamalı çünkü varmı nefesinin 1 saniye sonra kesin garantisi."
Filmi izlerken duygularınıza esir oluyorsunuz ya kendinizden bir parça buluyor ya da onların bu yıkılışlarına tanık oluyorsunuz.Lan karakterinin çırpınışlarına,keşkelerine,zamanla mücadele etmesine gözyaşlarınızla eşlik ederek bakıyorsunuz. Samantha için de bu söz konusu hiç kusursuz olduğunu düşündüğü aşk mücadelesinde, sona gelince başlıyor irdelemesi pişmanlıklarını.Sevginin emek olduğunu ve emeğin zamanla olduğunu ama gün içinde söylenen ve yapılan küçük şeylerle damlayarak göl olacağını,birkaç saate sığdırmak istedikleri keşkeleriyle anlıyorlar ama hayat kısa çok geç kalınmaya gelmiyor.Onlar için her gün yeniden rüyadan uyanırcasına ümitle bekleniliyor keşke herşey bir rüya olsa yaşanmış gibi yaşanıp ama gerçek olmayan Fazla pek bilinmeyen bu filmi bu türden hoşlananlar mutlaka seyretsinler,zamanınızdan ne kaybedersiniz ki.

Çok beğendiğimi söyleyemem. İşleniş ve sürükleyicilik anlamında zayıf kalması nedenleri arasında olsa da en büyük etken ise romantizm yaratmak adına kolaya kaçılması...



Dram olgusunu artırmak ve
pişman, fedakar, romantik sevgili profili çizmek adına ucuz bir final olmuş bence. Daha farklı şeyler beklerdim...
Zaten filmin ilk 20 dakikası bayıktı, o ara kapatma ihtiyacı hissettim. Sonradan biraz ilgi toplamaya başlıyor fakat yine de yeterli olmuyor...

Filmden yüksek hissiyat yakalayabilenlere saygı duyarım ama şahsi fikrim özelliği olmayan, ortalama bir yapım.
5 / 10

Hoş bir film. Klasik bir romantik/dram değil, işin içine bir de bilim-kurgu girince çok daha güzel olmuş. Fazla duygusal. Sadece şöyle olsaydı daha da iyi olabilirdi:

Eğer böyle olsaydı 1 puan daha fazla verirdim.

İzlenebilir değil izlenmeli, tabii türü seviyorsanız.