Blue Jean (2022)

Filmin ingilizceden çevirisini ben yaptım. Dolayısıyla bu filmi izleyen bir kere izlerken ben her sahnesini en az 3 kere seyrettim. Yanlış çeviri olmasın diye bazı sahneleri 5-6 kere izlediğim bile oldu. Evet, film vasat bir film bence de. Mesajını 10 üzerinden 7 gibi verebiliyor. 6 hatta 5 bile olabilir. Ama bazı arkadaşların bu filme 1 puan verdiklerini görünce çok şaşırdım. Bu nasıl bir mantalitedir diye anlamak için empati yapmaya çalıştım ama beceremedim. Sırf lezbiyen filmidir diye 1 puanı bu film hiç hak etmiyor. Lezbiyenlik hayatın bir gerçeği ama siz inkar ediyorsunuz diye ortadan kalkmıyor. Ben bu arkadaşları filme puan verirken daha geniş kriterlere göre puan vermeye davet ediyorum. Sadece inanç ve muhafazakarlık üstünden verilen puanlar gerçeği yansıtmıyor.

Bu herkese göre bir film değil dostlar, bu kesin. Fragmanında 80'lerin hit parçalarından olan "Bad Boys Blue - You're a woman" parçasını duyunca izlemeye başladım, ama beni sarmadı bunu peşinen belirteyim, ne filmi olduğunu da biliyordum elbette.

Lezbiyenlik konusundaki bir filmi bir erkek gözüyle izleyip puanlamak ya da derin analiz etmek - yorumlamak çok doğru gelmiyor ama "aranızda lezbiyen varsa o anlatsın" diyemeyeceğimize göre bir izleyen olarak neye benzediğini kısaca tarif edelim.

Bu film öyle "hadi bugün bilim kurgu izleyelim, hadi bi western izliyeyim, yeni çıkmış neymiş bi izleyelim gibi izlenecek türden bir film değil. Resimler içinde afişine bakarsanız 3 tarif var: A Slam-Dunk Masterpiece, Phenomenal, Deeply Human.. Bir baş yapıt ya da fenomen sanırım ancak lgbt dünyasının değerlendireceği bir şey olabilir bilemem ancak Deeply human kısmına katılırım, zira 2 kadın arasında yaşlı gözlerle bir duygusallığa şahit oluyoruz ve başka insancıl durumlar var. Bunun haricinde pornografik görüntüler ve sevişme sahneleri mevcut normal olarak, bu bir lezbiyen filmi, bunu bilerek izlersiniz heralde.

Özetinde "1988'de Margaret Thatcher'ın Muhafazakar hükümeti, eşcinselleri ve lezbiyenleri damgalayan bir yasayı çıkarmak üzeredir. Bu durum, beden eğitimi öğretmeni Jean'i ikili bir hayat yaşamaya zorlar." evet filmin ana teması o dönemde lezbiyenlerin kendilerini ne kadar baskı altında hissettikleri, toplum baskısı, cinsel kimliklerini rahatça söyleyememeleri. İyi seyirler.

Filmi yetersiz buldum daha çok lezbiyen,eşcinsel karakterlerin yaşadığı toplumsal baskı yüzünden daha eşcinsel olduklarını bile çevrelerine belli etmeden yaşamaya çalışmalarını ve bunun nasıl psikolojik olarak onları zorladıkları üzerine bir film diyebiliriz.

Yetersiz bulma sebebim ise Jean karakteri çok yüzeysel geçiştirilmiş ki ana karakterimiz bu ve tüm film bu karakterin yaşadığı zorluklar üzerine kurulmuş,ama film bittiğinde jean karakteri hakkında pekte bir şey öğrenemiyoruz diğer karekterlerde gene aynı şekilde hiç derinlik verilmeden geçiştirilmiş ve bu yüzden karakterlerle bir empati kuramıyorsunuz pek (illa cinsel tercih olarak eşcinsel olmanıza gerek yok zaten hetero bireyler de toplum baskısı yaşıyorlar) çok havada bırakılmışlar.

Keşke en azından Jean karakteri nasıl bir çocukluk geçirdi ebeveynlerinden eski kocasından eski ilişkilerinden nasıl yara aldı da bugünlere geldi kendini niye bu kadar saklamak zorunda kaldı,ne yapmayı sever nelerden hoşlanmaz vs biraz altı doldurulsaymış iyi olurmuş ki ana karakterle bari bütünleşelim.

Evet filmde çıplaklık ve sevişme sahneleri var ancak tabi çok abartı seviyelerde değil en azından çok göze sokulmamışlar sonuçta kadının cinsel kimliği üzerine kurulu bir film bence gerektiği kadardı anlatma açısından,daha çok yediği baskılardan psikolojisinin hayatının iyi olmamasına odaklanılmış ama keşke daha iyi işlenseymiş.

Ayrıca filmdeki ana karakterimiz çok pasif bir karakter sakinliği vs aşırı olmuş bu da bazen duygularının geçmemesine neden olmuş,yani açarsak biraz daha bazı yerlerde bağırıp çağırabilir tepkisini daha iyi hissettirebilirmiş kavga anında bile ölü gibi sakin bir karakter bu da çok gerçekçi durmuyor,halbuki sevgilisinin tepkileri çok daha gerçekçiydi mesela.

Ayrıca filmde birde tempo sorunu var hep sakin ilerliyor dingin bir film izlemek isteyenler için iyi seçim olabilir arkada açayım dursun gibi,filmin iniş çıkışlarının tepe noktasının olayların bir yere bağlanmasının olmayışı da can sıkabilir.

Yine de eski dönemlerde bu kadar baskı uygulanmış ve malesef günümüzde pek çok toplumda ise hala baskı gören insanların bu baskılar yüzünden ne kadar mutsuz olduğunu göstermeleri açısından güzel bir film olmuş,ayrıca ister eşcinsel olalım ister hetero olalım eğer mutlu olmak istiyorsak ve psikolojimizi bozmamak istiyorsak kendimizi olduğumuz gibi kabul edip bizi olduğumuz gibi kabul eden insanlarla,çevreyle yaşamamızın ne kadar önemli olduğunu da vurguluyor.

Ortalama olduğu için benim puanım 6.