Giriş Kayıt
Yorumlar (12)
avatar
(1162) -
Senaryosu, Julie Kavanagh’ın "Rudolf Nureyev: The Life" isimli kitabından esinlenilerek David Hare tarafından yazılan “The White Crow”, filmde Aleksandr Ivanovich Pushkin karakterini de canlandıran Ralph Fiennes’in yönetmen koltuğunda oturduğu biyografik bir drama…

Prömiyeri, 31 Ağustos 2018’de Telluride Film Festivalinde (ABD) yapılan ve 22 Mart 2019 tarihinde İngiltere’de, 2 Nisan 2019 tarihinde de Amerika’da vizyona giren filmin, hâlihazırda IMDB, Rotten Tomatoes ve Metacritic gibi mecralarda ciddiye alınacak miktarda oydan oluşan bir izleyici ve yorumcu puanı ortalaması mevcut değil…

O nedenle bizde, 1938 Irkutsk (SSCB) doğumlu ünlü Sovyet bale dansçısı Nureyev’in, çocukluk yıllarından 16 Haziran 1961 tarihinde siyasi sığınma hakkı isteyerek Batı’ya iltica ettiği ilk gençlik yıllarına kadar olan dönemin hikâyesinin anlatıldığı bu filmi, her zamanki gibi önceliği oyuncu kadrosuna vermek suretiyle bizzat kendimiz mercek altına alarak incelemeye ardından da puanlamaya çalışacağız…

Bunun içinde, bir anlamda soğuk savaş dönemindeki bloklar arası çekişmeler çerçevesinde, o yılların magazin basınında, Sovyet kozmonot Yuri Gagarin’in 12 Nisan 1961 tarihinde “uzaya çıkan ve Dünya’nın yörüngesinde dolaşan ilk insan” unvanını kazanmış olması sonucunda SSCB’nin kazanmış olduğu uluslararası popülariteye karşı sağlam bir anti – Sovyet propaganda malzemesi olarak kullanılan olayların ele alındığı filme ilişkin ilk tespitimizi, sonrasında da naçizane ilk önerimizi paylaşalım istiyoruz…

Bu bağlamda da işe; karşımızdakinin yönetmen Ralph Fiennes’in, gerek Sovyet düşmanlığını ve gerekse de henüz 54 yaşındayken 6 Ocak 1993 tarihinde AIDS’e bağlı komplikasyonlar nedeniyle hayatını kaybeden Nureyev’in cinsel tercihlerini ön plana çıkartarak olayları köpürtmek yerine filmi, (oldukça yerinde bir kararla) Nureyev’in gelişme sürecindeki “kabına sığmayan” ruh halini yansıtmaya adamış olması nedeniyle gerekli ilgi ve desteği görememiş filmlerden biri olduğunu söyleyerek başlayabiliriz…

Ki, zaten filmin başında da o yüzden, filme adını veren “White Crow / Belaya Vorona / Beyaz Karga” için:

“Bu deyim, sıra dışı, olağanüstü, diğerlerine benzemeyen aykırı birini tanımlamak için kullanılır” deniliyor…

Yani bu da kısaca, hatalı olanın Fiennes değil, bütün yaşamı iki kelimeye sığdırılarak bu biçimde özetlenen bir adamın hikâyesinden daha farklı (ve abartılı) şeyler çıkartılmasını bekleyenler olduğu anlamına geliyor…

Filmde, biri “kurgu” diğeri de “oyuncuların performansı” olmak üzere dikkatimizi çeken iki önemli husus daha var…

Kurgu denilince de tabii, editör masasında Ralph Fiennes’in yanında, 4 Academy, 1 Golden Globes ve 5 BAFTA ödüllü “The Grand Budapest Hotel” (2014) filminin editörü de olan Barney Pilling’in oturduğunu söyleyerek başlamamız gerekiyor… Zira filmdeki baş döndürücü flashback geçişleri ile zaman ve mekân değişimleri, araçtakilere hissettirmeden vites küçültüp büyüten otomatik Mercedes şanzımanınınki kadar sarsıntısız olmuş…

Oyunculara gelince… Her şeyden önce, Nureyev’i canlandıran ve filmde İngilizce ile Rusça dillerini birlikte kullanan 1996 doğumlu Ukraynalı bale dansçısı Oleg Ivenko’nun, castinge dâhil edildiği günlerde hiç İngilizce bilmemesinin yanı sıra Rusçayı da kafasını gözünü yararak ve çoğunlukla da tercüman yardımıyla konuşabildiğini belirtmemiz gerekiyor… Ki, bu film onun aynı zamanda kamera karşısına geçtiği bir ilk de olmuş durumda… Bunun dışında, başta Ralph Fiennes olmak üzere Louis Hofmann, Adèle Exarchopoulos, Chulpan Khamatova ve Raphaël Personnaz gibi oyuncuların performansları da kusursuz… Filmde (o da aslında bile bile) kusurlu yapılan tek şey ise, Rusça ve Fransızcanın dışında üçüncü bir lisan olarak ağır bir aksanla tane tane konuşulan İngilizce… Hani öyle ki, neredeyse konuşulanları rahatlıkla not bile alabilirsiniz…

Belki, yine klasik bir laf olacak ama diğer yorumlarımızda olduğu gibi “spoiler vermeden” yazılmayanları yazmaya, anlatılmayanları anlatmaya, söylenilmeyenleri söylemeye çalıştığımız bu satırlar filme ilişkin ilk tespitimiz olsun…

İlk önerimize gelince:

O hakkımızı da bu kez, nitelikli film izlemeyi alışkanlık haline getirmiş sinemasever dostlara, “Bu film bir kez daha gösterdi ki, Ralph Fiennes’i sadece aktör olarak değil yönetmen olarak da takipte tutmaya yarar var” diye seslenerek kullanmak isteriz…

Sonuç olarak, kendi değerlendirme sistemimiz içinde “Geçer” kategorisine dâhil ederek puan olarak da 6 verdiğimiz bu film için önerimiz de, olumsuz yorum ve puanlara aldırmadan, “bir şans da siz verin” şeklinde olacak…

Keyifli seyirler…
6

Cevaplar (2)
default avatar
(51) -
Dammak hocam ellerine sağlık. Yine 10 numara 5 yıldız bir yorum olmuş.

Filmleri, tarihi, siyasi, sosyolojik ve felsefi bağlamları çerçevesinde yorumlayarak okuyucularına geniş ufuklar açan, Türkçe Altyazı’da tek günümüz Türkiye’sinde de 2 – 3 sinema eleştirmeninden birisin. Bu artık çok net olarak görünüyor. Ben Türkçe Altyazı’nın yerinde olsam bu yorumları, bu da bizim resmi yorumcumuzdur diyerek, İspanyollar gibi "Türkçe Altyazı" etiketiyle Rotten Tomatoes ve Metacritic’de yayınlatırdım.

Kim bilir, birde sana, yurt dışındaki eleştirmenler gibi spoilerli yazma izni verilseydi daha neler yazardın hocam.

Yine de, öpülecek ellerine sağlık.
7


0
| Bildir
avatar
(792) -
Spoiler'lı yazıyor zaten genellikle. İzne ihtiyacı yok. Gülücük


1
| Bildir


avatar
(2674) -
Hakkında daha önce bir belgesel seyrettiğim için, filmin senaryosunun oldukça yüzeysel bir şekilde yazıldığını belirtmek isterim.
Sürprizbozan: Göster


Süresi 125 dakika; Belki biraz daha uzun olsaydı ya da 2-3 bölümlük mini bir dizi olsaydı çok daha etkileyici olurdu kanaatindeyim.
7


default avatar
(203) -
aydem 12 ve cumhurcemoğlu26 arkadaşlarımız söylenecek güzel şeyleri söylemişler. Ben de ilave
olarak sakın ola bu güzelliği kaçırmayın diyorum. Gelelim milyonluk soruya : peki bu güzelliği kim
tercüme edecek. Tabii ki Fügen Atasoy. İnşallah eliniz ( la musica del silenzio ) yada değer ve bende
cennetlik olurum.

Cevaplar (4)
avatar
(1418) -
Bu filme el attım da bir sorun vardı, şimdi ne olduğunu hatırlamıyorum. Digitürk'te görünce geçtiğimiz aylarda izledim. Çok güzel bir film.
7


0
| Bildir
default avatar
(203) -
Acaba bir daha mı el atsanız. Belki sorunu çözersiniz.Saygılar/sevgiler.


0
| Bildir
avatar
(1418) -
Maalesef artık mümkün değil. Filmi izlediğim için artık merakım kalmadı çünkü ayıptır söylemesi ben sadece izlemek istediğim filmleri çeviriyorum. Hem çevirmekten vazgeçtiğime göre şimdi hatırlamadığım önemli bir sebebi vardır, bir kez daha indiremem. . Belki başka bir çevirmen arkadaşımız ilgilenir. Sevgiler:)
7


0
| Bildir
default avatar
(203) -
Cevap verme nezaketi gösterdiğiniz için teşekkür ederim.Sağlıcakla kalın.


1
| Bildir


default avatar
(138) -
Dünyaca ünlü Tatar/Türk balet Rudolf nureyev'in hayat hikayesinin anlatıldığı kaliteli bir yapım. Nureyev'in sanatsal karakteri çok iyi işlenmiş, dönemin siyasal ortamı da hakeza. Yine rudi'nin bir balet olmaya nasıl karar verdiği, sevdiği,istediği şeyi ve olmak istediği kişiyi nasıl seçtiği, onu başarmak uğruna neler yaptığı vs. biraz da hayatın anlamı nedir, bir amacı olmadan insan ne yapar noktasına değinilmiş başarılı bir biyografik film olmuş. İyi bir balet olmak için sergilere, tarihi eserleri görmeye gitmesi ve o hayranlığı, sanatını birçok açıdan beslemeyi arzu etmesi, o tutkusu gerçekten etkileyici bir şekilde film de yansıtılmış.

Son olarak, bale hayranı olmanıza gerek yok eğer sanata ilginiz varsa ve değerli buluyorsanız insanları anlamak için bazı değerli insanların filmini izlemek gerekli. Buradan hareketle filmi izlemenizi tavsiye
ediyorum.
8


avatar
(6204) -
Öncelikle Rudolf Nureyev rolündeki Oleg Iverko'yu gerçekten çok çok başarılı buldum ve Ralph Fiennes'ı gönülden tebrik ederim .Evet film durağan ilerlese de son çeyrekteki heyecan üst noktadaydı.Ayrıca dönemin politik olaylarını bir Rus sanatçıya oynatmaları daha da inandırıcıydı. Önerime gelince eğer Baleye karşı ilginiz olmasa da en azından sanatla ilgiliyseniz böylesine değerli insanların biyografi filmlerini izlemek gerekir diye düşünüyorum.Kısacası oldukça kaliteli bulduğum bu filme şans vermenizi isterim.....
8


default avatar
(2) -
Biyografi film hastası olarak böyle vasat bir biyografi filmi görmedim.Sen git öyle bir dansçının biyografisini yap,böyle vasat olsun yazık.Madem bu kadar yavaş düşünüyordunuz mini dizi şeklinde yapsaydınız.Trtde zamanında bir belgeselde çıkmıştı hayatı,orada on bin kat daha şey anlatıyor.Hayır o orman sahnesinden sonra pat diye kesiliyor deli oldum resmen.Yinede bu adamın değeri bilinmeli bence,bu film olmamış ama tr çevirirseniz iyi olur biran önce.


‹ Önceki 1 Sonraki ›
Türkçe Altyazı © 2007 - 2024 | hd film