Gece Hayvanları (2016) Yorumlar

Romandaki yol,Edward'ın Sussan ile evli olduğu yaşamı sembolize etmiş.Sussan'ın çok memnun olmadığı bu yol,Tony'nin karısı India'nın yolculuktan cok da memnun olmadığı şeklinde gösterilmiş buna karşılık Edward'ı temsil edenTony karakteri ise yolculuğa karşı olumlu bakmakta(''telefon ve insanların olmadığı güzel bir yol''şeklindeki tutumundan gerçek hayattan izolasyonunda memnun olduğunu anlıyoruz.) Daha sonra yolda ilerlerken ortaya çıkan adamların başı mavi gözlü Ray Marcus,evliliklerine ani girişiyle ilişkilerine tecavüz eden mavi gözlü Hutton Morlow'u temsil ediyor ki India Hasting(Edward'ın idealindeki karısı) ve kızının öldürülmesinden sorumlu olan kişi.Lou ise alt benliğinde Edward'a kendisini zayıf hissettiren alt karakteri sembolize etmiş.(Sürekli zayıf olduğunu hatırlatıp,karısı ve kızının onun yüzünden öldüğünü söylüyor) Şefif Bobby,Edward'ın intikam ve nefretini temsil eden alt karakter.Tony'nin karısı ve kızı öldürüldükten sonra ortaya çıkıyor ve Lou(Edward ve Tonny'nin zayıflığı)'yu öldürdükten sonra yani Tonny'i intikam alabilecek kişiye dönüştürdükten sonra ortadan kayboluyor.Artık zayıf olmayan Tonny ise kaçan Ray'i öldürerek dönüşümünü tamamlıyor.Bu da eski Tonny'in ölmesi ile sonuçlanıyor.Romanda Edward,Sussan'ın yaptıklarından sonraki içsel dönüşümünü anlatmanın yanı sıra,günümüzdeki Sussan'dan roman yoluyla India ve Tonny'ı(Eski Sussan ve Edward) öldürerek intikam alırken,aynı zamanda Sussan'ın tercih ettiği şuanki hayatında da ne kadar yalnız ve mutsuz olduğunu anlaması için randevu maili atıyor.Böylece Sussan,Edward'ı hatırlıyor ve onu özlüyor.Geçmişe olan geri dönüş özlemini kolyesini çıkarmamasına karşın evlilik yüzüğünü takmamasıyla anlayabiliyoruz.Fakat Sussan'ın neler kaybettiği ile ilgili idrakı,Edward'ı beklerken yaşadığına şahit oluyoruz.Yavaş yavaş romandaki sembolleri çözüyor ve Edward'ın artık gelmeyeceğini ve onu sonsuza kadar kaybettiğini anlıyor.İşte tam bu anda kamera gözlerine yaklaşıyor ve annesinin mavi gözlerindeki hüznü Sussan'da görüyoruz.Olmayı istemekten korktuğu kadına da seçimleri sayesinde dönüştüğünü farkediyor.

Hikayede bir kadın ve bir erkek birbirine aşık şekilde evleniyorlar. Erkek maddi durumu zayıf, yazar olma hayali kuran, hassas, zayıf bir karakter. Kadın ise oldukça zengin sosyete ailesinden gelme, sanatla ilgilenen fakat annesine benzemekten korkan biri. Bu nedenle çocukluğundan beri tanıdığı adamın romantik olması ve kendisinin ailesinden uzaklaşmak istemesi nedeniyle aşık olur ve evlenirler. Fakat bir süre sonra adam iyi romanlar yazamaz ve maddi manevi kötü duruma düşerler ve zamanla kavgalar başlar. Kadın ise bu hayatından sıkılmaya başlar ve eski yaşantısının özlemini çeker. Kadın erkeği aldatır ve acımasızca erkeğin zor durumda olduğu bir anda terk eder.

İşte hikaye bundan sonra başlar. Yıllar sonra kadın, yeni eşiyle beraberken, sanat ve galeri işeriyle uğraşırken eski kocasından bir posta alır. Postadan adamın kadına adadığı tamamlanmış fakat yayınlanmamış bir roman çıkar. Romandaki karakterler adamın kendisi, kadın ve kadının hamileyken adama haber vermeden kürtaj yaparak aldırdığı çocuğudur (romanda kız çocuğu 18-19 yaşlarındadır. Zaten kadın ve erkeğin de yıllardır görüşmediği süre neredeyse bu kadardır). Romanda bir nevi eğer ayrılmasaydık en kötü başımıza ne gelirdi tarzında bir hikaye anlatılmış. Hikayede erkek zayıf ve eşiyle kızını koruyamamıştır. Ama intikamlarını almıştır.

Kadın bu romanı okurken adeta romanı yaşar ve eski kocasına gittikçe özlem duyar. Bu sırada da yeni kocasının kendisini aldattığını öğrenir. Kadın haliyle mutlu değildir. Gittikçe eski kocasına özlemi ve görüşme isteği artmıştır. Hatta mesaj göndererek buluşmayı teklif etmiştir. Buna çok ihtiyacı vardır. Bir süre sonra cevap gelir ve randevu ayarlarlar. Kadın güzelce süslenir, yüzüğünü çıkarır, ve eski günlerdeki gibi bir beklenti içerisinde randevuya gider. Randevuya gittiğinde kitabı çoktan bitirmiştir. Bu arada kitabın sonunda adam ölmektedir. Kadın randevuya gider ve beklemeye başlar. Bekler.. bekler... bekler.. ve işte o son anda bunun aslında bir intikam olduğunu anlar. Kendisi de en ihtiyaç duyduğu anda terk edilmiştir.

Adam romandaki hikayede kendisine yapılanın neye benzer bir acıya dönüştüğü hikayeyle anlatmak istemiştir. Uzun oldu biraz ama umarım doğru şekilde anlaya bilmişimdir İyi seyirler...

Kadının erkeğinin yanında güvende hissetmesi üzerinden yola çıkılarak çetrefilli bir seneryoya başarılı bir şekilde dönüştürülmüş olan gece hayvanları Filmi eski sevgili'nin yazar olması(Jake Gyleenhaal) ,yıllar sonra eski sevgili'ye (Amy Adams)yazıp gönderdiği romanının içeriğindeki konusu itibarı ile bunlar senin korkuların der,ve eski sevgiliye katharsis yaşatarak gönlünü tekrar fethetmeyi başarır ama bu bir intikam şeklidir

Birini sevdiğinde problemleri çözmeye çalışırsın. Öylece bir kenara atmazsın. Dikkatli olman gerekir. Bir daha asla eline geçmeyebilir çünkü.

Edward'ın filmin sonundaki sakallı adamı öldürürken yavaş hareketleri beni sinir etti zaten demiri de yedi gözüne.

Hikayede bir kadın ve bir erkek birbirine aşık şekilde evleniyorlar. Erkek maddi durumu zayıf, yazar olma hayali kuran, hassas, zayıf bir karakter. Kadın ise oldukça zengin sosyete ailesinden gelme, sanatla ilgilenen fakat annesine benzemekten korkan biri. Bu nedenle çocukluğundan beri tanıdığı adamın romantik olması ve kendisinin ailesinden uzaklaşmak istemesi nedeniyle aşık olur ve evlenirler. Fakat bir süre sonra adam iyi romanlar yazamaz ve maddi manevi kötü duruma düşerler ve zamanla kavgalar başlar. Kadın ise bu hayatından sıkılmaya başlar ve eski yaşantısının özlemini çeker. Kadın erkeği aldatır ve acımasızca erkeğin zor durumda olduğu bir anda terk eder.

İşte hikaye bundan sonra başlar. Yıllar sonra kadın, yeni eşiyle beraberken, sanat ve galeri işeriyle uğraşırken eski kocasından bir posta alır. Postadan adamın kadına adadığı tamamlanmış fakat yayınlanmamış bir roman çıkar. Romandaki karakterler adamın kendisi, kadın ve kadının hamileyken adama haber vermeden kürtaj yaparak aldırdığı çocuğudur (romanda kız çocuğu 18-19 yaşlarındadır. Zaten kadın ve erkeğin de yıllardır görüşmediği süre neredeyse bu kadardır). Romanda bir nevi eğer ayrılmasaydık en kötü başımıza ne gelirdi tarzında bir hikaye anlatılmış. Hikayede erkek zayıf ve eşiyle kızını koruyamamıştır. Ama intikamlarını almıştır.

Kadın bu romanı okurken adeta romanı yaşar ve eski kocasına gittikçe özlem duyar. Bu sırada da yeni kocasının kendisini aldattığını öğrenir. Kadın haliyle mutlu değildir. Gittikçe eski kocasına özlemi ve görüşme isteği artmıştır. Hatta mesaj göndererek buluşmayı teklif etmiştir. Buna çok ihtiyacı vardır. Bir süre sonra cevap gelir ve randevu ayarlarlar. Kadın güzelce süslenir, yüzüğünü çıkarır, ve eski günlerdeki gibi bir beklenti içerisinde randevuya gider. Randevuya gittiğinde kitabı çoktan bitirmiştir. Bu arada kitabın sonunda adam ölmektedir. Kadın randevuya gider ve beklemeye başlar. Bekler.. bekler... bekler.. ve işte o son anda bunun aslında bir intikam olduğunu anlar. Kendisi de en ihtiyaç duyduğu anda terk edilmiştir.

Adam romandaki hikayede kendisine yapılanın neye benzer bir acıya dönüştüğü hikayeyle anlatmak istemiştir. Uzun oldu biraz ama umarım doğru şekilde anlaya bilmişimdir İyi seyirler...

"Yazar aslında kendisini anlatır kitaplarında" . Edward çocuğunun kürtajla alınmasını (hastane sahnesi) çok adi ve acımasızca olduğunu kitabındaki Edward karakterinin kızına tecavüz edilip öldürülmesiyle bağdaştırıyor. Son sahnedeki görüşmede yalnız bıraktığı kadın karakterden de adeta "intikam" alıyor. "Sen beni işte tam da böyle yalnız bıraktın, beni hep zayıf gördün, zor zamanımda destek olmadın." demek istiyor. Zaten son görüşmeye istese de gidemezdi. Çünkü kitaptaki gibi kendi canına kıymıştı. Kameranın kadının gözlerine yakınlaşması ve bir anda sessizlik olması kadının bunu iş işten geçtikten sonra farkettiği sonucuna vardım. Yani her şey kitabına uygundu...

sen bu korkuların yüzünden beni terk ettin aslında...
ben suzanın korkularına itafen edwardın o romanı gönderdiğini düşünüyorum sen beni işte bu yüzden terk ettin diyor dikkat ederseniz serseler ailenin arabasını durdukları anda görüntü suana geçti işte bunlar suzanın bilinç altı korkuları zayıf erkek bizi koruyamaz korkusu adamı terk etme sebebide bu tarz bilinç altı korkularından kaynaklı ve zaten edwardın for suzan yazmış romanın başına.