Giriş Kayıt
En çok beğenilen yorumlar
avatar
(811) -
Emily güzel iş çıkarmış ve performansını filimin sonuna kadar götürmeyi de başarmış. Senaryo gerçekten çok iyiydi, Filim derinleştikteçe sizi de içine çekerek finale götürüyor.
Tavsiye ederim, iyi seyirler.
7


avatar
(998) -
daha gizemli ve gerilimli anlatılabilirmiş, izledim ama izlemesem de bir şey kaybetmezdim gibi geldi
kötü değil ama daha iyi olmasını bekliyordum ve aslında olabilirdi de 10 / 6
6


default avatar
(80) -
Ben beğendim doğrusu. Oldum olası da severim bu tarz konuları sinemada. Ama bu kitaptan uyarlama senaryoda oldukça iyiydi oyunculukların yanında.
7


Yorumlar (63)
avatar
(546) -
Yavaş ilerleyen ama sıkmayan bir yapım olmuş. O kadar sınırda bırakmışlar ki ne kötü diyebiliriz nede iyi. İzlerken sıkacak gibi olup, sizi bir şekilde bağlıyor.Sonlara doğru bu hissiyattan tamamen uzaklaşabiliyoruz .Bana göre tam 'Meh' ifadesini hak eden bir yapım olmuş.Fazla bir beklentiye girmeden izlerseniz , zaman geçirmelik bir film olabilir sizin için.6/10
6


avatar
(430) -
gizem, psikolojik gerilim ve drama türünde diyebileceğimiz, gayet ağır bir tempoya sahip olan bir film olmuş. ama yine de başrollerde birbirinden güzel 3 tane aktris olması dolayısıyla bir şekilde izlenebiliyor. yine de herkese hitap etmeyecektir, çünkü gerçekten de 90 dk.da anlatılabilecek bir konuyu 120 dakikaya yaymışlar. emily blunt hayranları ve saydığım türlerin severleri izleyebilirler. bu kapsamların dışında kalanlar için ise sıkıcı olabilir.
6


avatar
(271) -
Emily Blunt müthiş bir oyunculuk sergilemiş. Diğer oyuncular da iyiydi fakat Emily başrol olmanın hakkını vermiş.

Sürprizbozan: Göster


Sürprizbozan: Göster
7


default avatar
(329) -
Bu tür filmleri sevmiyorum. Başlamış oldum baktım. Aile ilişkilerinde bu kadar çok bozuklukları göstererek insanlara yalnız değilsiniz, bunlarda var, yoksa yapın nasıl olsa kötülük kol geziyor mu deniyor. Korkuyu zihinlerimize sıçratarak güvensizlik sendromu körükleniyor. Fobilerimiz hobilere döndü. Erkeklerin zayıf karakterli oluşuna da dem vurulmuş. Sonuçta beğenmedim. Seyretmeseniz de olur.
5


avatar
(20) -
Çok sıkıcı,depresif..Benı cok bunalttı ızlerken.Fılmın sonunu merak etmekten zıyade yeter artık kımse cıksın ve bıtsın dıyerek ızledım.Zaten tahmın yapamayalım dıye ellerınden gelenı yapmıslar basıt numaralarla.En beklenmeyen kısıyı katıl yapıyım derken ''bravo elınden gelen bu yanı'' dedırttı bana fılm.
3


avatar
(1162) -
Senaryosu, Paula Hawkins’in aynı isimli romanından (2015) Erin Cressida Wilson tarafından uyarlanarak yazılan “The Girl On The Train”, yönetmen koltuğunda Tate Taylor’ın oturduğu bir psikolojik gerilim…

Prömiyeri, 20 Eylül 2016’da Londra’da yapılan ve 5 Ekim 2016 tarihinde İngiltere’de ardından 7 Ekim 2016 tarihinde de Amerika’da vizyona giren filmin,6.5/10 (154.051 oy) ve 3.2/5 (34.303 oy) olan IMDB ve Rotten Tomatoes izleyici puanı ortalamalarıyla 5.3/10 (295 yorum) ve 48/100 (49 yorum) olan Rotten Tomatoes ve Metacritic yorum ortalamaları, vasat bir filmle karşı karşıyaymışız gibi düşünmemize neden oluyor…

Ama biz yine de, 45 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilen ve 173.2 milyon dolarlık bir hasılat rakamına ulaşmış olan bu filmi, her zamanki gibi önceliği oyuncu kadrosuna vermek suretiyle bizzat kendimiz mercek altına alarak inceleyecek ardından da puanlamaya çalışacağız…

Bunun için de, Rachel, Megan ve Anna adındaki üç kadının iç içe geçmiş nefes kesen hikâyesinin anlatıldığı filmin ayrıntılı incelemesine geçmeden önce yine filme ilişkin ilk tespitimizi, sonrasında da naçizane ilk önerimizi paylaşalım istiyoruz…

Bu bağlamda da işe; karşımızdakinin, “İşte bu kadar” diyerek her şeyi tam anladığınızı düşündüğünüz an sizi çok daha öngörülemeyen şok bir sürprizin karşıladığı etkileyici bir film olduğunu söyleyerek başlayabiliriz…

Paula Hawkins’in, kimilerince yeni neslin Alfred Hitchcock’u olarak nitelendirilmesine neden olan aynı isimli ilk romanından uyarlanan bir senaryo ile çekilen film gerçekten de sürükleyici bir kurguya sahip… Öyle ki, 112 dakikalık filme laf olsun diye eklenmiş tek bir fotoğraf karesi dahi yok… Zaten dalgaya düşüp de, herhangi bir sahneyi atlayacak olursanız daha sonra yaşananları ve hikâyeleri anlatılan üç kadının başına gelenleri anlayabilmeniz için filmi başa sarıp bir kez daha izlemeniz gerekebilir… Zira olayların gelişimi, 6 ay önce, 2 ay önce vs. gibi flashback geçişleri ile dünün ve bugünün karışımı biçiminde anlatılmış…

Bu haliyle de filmi, yine bir roman uyarlaması olan David Fincher’in “Gone Girl”üne (2014) benzetenler olmuş… Ancak biz, Paula Hawkins’i Alfred Hitchcock’a benzetenlerin verdiği esinlenme ve cesaretle, her gün evlerin önünden hızlı bir biçimde geçen trendeki yerinden yaptığı gözlemlerle, o evlerde yaşananlara ilişkin bir yargıya varmaya çalışan Rachel (Emily Blunt) karakteri ile geçirdiği bir kaza sonucunda bacağını kırarak bir süreliğine evindeki tekerlekli sandalyeye mahkûm olan ve zamanını karşı apartmanlardaki evleri gözleyerek geçiren (ve aynen Rachel gibi olan bitene ilişkin bir yargıya varmaya çalışan) L.B. 'Jeff' Jefferies (James Stewart) karakteri üzerinden “Rear Window” (1954) filmine benzetmenin çok daha doğru olacağını düşünüyoruz… Çünkü filmlerin isimleri olan “Trendeki Kadın – Arka Pencere (deki Adam)” ile de özetlenmiş olan genel konsept açısından bu çok daha doğru bir yaklaşım olacak…

Hikâyeleri anlatılan üç kadını canlandıran Emily Blunt (Rachel), Haley Bennett (Megan) ve bu yıl kendisini, Kubrick’in efsanevi “The Shining” (1980) filminin devamı ve korku – gerilim türünün yeni nesil ustalarından Mike Flanagan’ın en son projelerinden biri olarak kurgulanan “Doctor Sleep” (2019) filminde “Rose the Hat” karakterinde de göreceğimiz Rebecca Ferguson’un (Anna) performansları da yeterince iyi… Ki, bu filmdeki performansı ile Emily Blunt “En İyi Kadın Oyuncu” kategorisinde BAFTA ödülünü de aday olmuş fakat “La La Land” (2016) filminin yıldızlarından Emma Stone karşısında kaybetmişti…

Buraya kadar yapmış olduğumuz bütün bu değerlendirmeler; bize girişteki, “düşük yorum puanı ortalamaları vasat bir filmle karşı karşıyaymışız gibi düşünmemize neden oluyor” varsayımımızın doğru olmadığını gösteriyor…

Belki, yine klasik bir laf olacak ama diğer yorumlarımızda da olduğu gibi yazılmayanları yazmaya, anlatılmayanları anlatmaya, söylenilmeyenleri söylemeye çalıştığımız bu satırlar filme ilişkin ilk tespitimiz olsun…

İlk önerimize gelince:

O hakkımızı da bu kez; “Ma” (2019) filmindeki yorumumuzun bir kısmını tekrarlamış olmak pahasına, nitelikli film izlemeyi alışkanlık haline getiren sinemasever dostlara, “Tate Taylor gibi az ama öz işlere imza atan yönetmenlerin filmlerine, yapılan olumsuz eleştiri ve verilen olumsuz puanların hiçbirini ciddiye dahi almadan izleme listelerinizde yer vermeyi unutmayın” diye seslenerek kullanmak istiyoruz…

Sonuç olarak, kendi değerlendirme sistemimiz içinde “Geçer” kategorisine dâhil ederek puan olarak da 6 verdiğimiz bu film için önerimiz de, eğer halen izlemediyseniz “bir şans da siz verebilirsiniz” şeklinde olacak…

Keyifli seyirler…

Son bir not:
Bütün filmlerini izlenmeye değer bulduğumuz Tate Taylor filmlerinin yorumlarına, “The Help” (2011) ve “Get on Up” (2014) ile devam edeceğimizi de bir kez daha hatırlatmış olalım…
6


avatar
(6201) -
Genelde sonu şaşırtan filmleri hep sevmişimdir.Açıkçası uzun olmasına rağmen kendini bir şekilde izlettiriyor. Saplantılı bir kadının başkalarının hayatına nasıl müdahale ettiğini flashbackler ile değişik açılardan güzel anlatılmış. Aslında sakin başlayıp finale doğru temposu yükseliyor.Bu arada Emily Blunt'ın oyunculuğu ise oldukça başarılıydı.Filmde anlatım hikaye gibi gözüksede değişik anlatım tarzı ile kendini sonuna kadar merakla izlettiriyor.Bana göre olumsuz yorumları dikkate almadan bir şans verin derim...
7


default avatar
(6) -
Haley Bennett ablamızın çekiciliğiyle tanışmak için dahi izlenebilecek bir film. Evet, gizem de fena işlenmemiş. Bu filmi beğenenler Amerikan yapımı Ejderha Dövmeli Kız' a meftun kalırlar.
6


avatar
(94) -
Cok super bir yapim. Senaryo oyle orulmus ki ustune gercek hikayeden uyarlanmistir yazsalar inanilir. Kisaca izleyin. Gerilim cok tadinda super bir yapim.
10


avatar
(363) -
Uzun zamandır listemde seyredilmeyi bekleyen bir filmdi. Yeni fırsat buldum. Başlarda biraz ağır gitsede ortalarından sonra hikaye bir yerlere varmaya başladı. Psikolojik bir dram filmi, suç evet ama gizem hayır. Bu tarz filmlerin senaryo tarzına aşina iseniz, sonuna doğru olayı çözersiniz ama zaten bu noktada filmin kendiside çözülüyor. Çok muazzam diyemem ama vakit kaybıda sayılmaz. Bir daha söylüyorum. Baştan bir 30 dakika ağır gidiyor. Sonra olaylar gelişmeye başlıyor.
7


avatar
(1234) -
Emily Blunt ın güzel bir oyunculuk gösterdiği izlenesi bir psikolojik dram suç filmi. Tavsiye ederim 7 puan
7


avatar
(74) -
Başlarda biraz karışık bir kurgu ile ilerlese de sonra sonra oturuyor taşlar. Ancak filmin güzel yanı; tam birine hak verip diğerine kızarken, birden işlerin değişmesi ve senaryonun sürprizlerle sizi daha fazla içine çekmesiydi bence. puanını görünce berbat bir son bizi bekliyor diye düşünürken, başlarda tahmin ettiğim ancak filmin kasvetli gidişatına kapılarak değişik komplo planları içerisinde gelgit yaşarken, seyirciyi hiçte üzmeyen bir final ile noktalaması, verilen puanın hakettiğinden az olduğu düşüncesini hakim kıldı bende. Sizde benim gibi puanına aldanarak izlemeyi erteliyorsanız eğer; hiç vakit kaybetmeden izleyin ve arşivinize ekleyin derim. İyi seyirler..
8


avatar
(463) -
herkesin seveceği türden değil ve izlerken ki ruh halinize de bağlı, ayrıca aile ile izlemenizi tavsiye etmiyorum.
5


avatar
(319) -
Biraz ağır ilerlediği doğru ama izleyeni çok sıkmıyor.. Başlarını atlatırsanız sonunu çabuk getirirsiniz.. Klasik "katil kim" filmlerinden biri..
7


avatar
(614) -
Aşırı durağan. Sabırla temponun bi nebze artmasını bekledim ama tempo o kadar geç arttı ki filmden çoktan kopmuştum. Gizem türünü severim ama yine de sıkıcı geldi doğrusu. Senaryosu hatrına izlemiş oldum, bence kitabı okunmalı.
5


default avatar
(18) -
Film izlerken sizi içine alıyor ve sürüklüyor. Kurgu çok başarılı , oyunculuklar çok kaliteli. Tavsiye ederim
7


avatar
(727) -
Trendeki kız biraz durağan bir yapım. Başroldeki Emily Blunt rolünü güzel oynamış. Gizem zamanla artıyor. Televizyon filmi tadında bir film ama ben beğendim. Senaryo biraz kara filmlerinin cinayet hikayelerini andırıyor. Kitabını okumak lazım. Sonra sevişme sahneleri sebebiyle her ortamda izlenmez. Hailey Bennet ne kadar çokta Britt Robertson'a benziyormuş, meğersem Hailey Bennet miş.
7


avatar
(1029) -
Tempo çok düşük, insan ara ara uyuyor ama konu iyi. Edgar Ramirez biraz sönük ve az olmuş, biraz daha aktif ve fazla görüneydi iyiydi.
6


avatar
(998) -
daha gizemli ve gerilimli anlatılabilirmiş, izledim ama izlemesem de bir şey kaybetmezdim gibi geldi
kötü değil ama daha iyi olmasını bekliyordum ve aslında olabilirdi de 10 / 6
6


‹ Önceki 1 2 3 Sonraki ›
Türkçe Altyazı © 2007 - 2024 | hd film