Giriş Kayıt
En çok beğenilen yorumlar
avatar
(53) -
Bu sansürsüz ve kaliteli çeviri için otomatikportakala teşekkürler.Bazı çevirmenler kafalarına göre sansür uyguluyor.Olması gereken ve tam karşılığı yada kasıt, ima unsuru olan kelimeleri ya kaldırıyorlar yada saçma sapan kelimeler koyuyorlar.Buna şiddetle karşıyım filmin seyrini bozuyor ve inanın filmden soğutuyor.TürkçeAltyazı'nın buna dikkat etmesini arz ederim.


avatar
(12) -
filmdeki sahneler çok gerçekçi ikinci kez bile izlenir
8


avatar
(161) -
2 saat 35 dk. hiç sıkılmadan izledim,gerçekten sürükleyici bir film.İzleyin pişman olmazsınız
8


Yorumlar (54)
avatar
(353) -
hapishane filmleri sevenlerin kaçırmaması gereken filmlerden biri. film başlarda durağan ve ağır tempoda gidiyor. sonlara doğru aksiyon olsa da genel anlamda sakin bir film. belki biraz daha kısa olabilirdi. açıkçası filmin gerçekçi ve oyunculukların başarılı olmasının yanında senaryo zayıf kalmış. bazı noktalarda ilişkiler tam anlaşılmıyor dolayısıyla net bir kurgu yok sanki. yine de gayet kendini izleten güzel bir film. izleyiniz efendim.
7


avatar
(105) -
''Müridin ne kadar çoksa o kadar güçlüsündür.''

Sürprizbozan: Göster

Filmin özellikle ilk 30 dakikası çok akıcı. Merak ettiriyor. Daha sonraları biraz durgunlaşıyor film. Filmin en güçlü yanlarından birisi gerçekçiliği. Öldürme,dövüş,konuşma.. tüm sahneler son derece gerçekçi.
8


avatar
(6203) -
Hapishane filmlerini seven kişileri rahatlıkla tatmin edecek bir film. Yalnız kendi adıma yazıyorum gereksiz uzatmalarla yer yer sıkıcı bir hal alıyor ama yine de hapishanenin gerçeklerini çok iyi anlatmış başarılı bir yapım olmuş. Eğer bu tarz filmleri seviyorsanız izlemeniz gereken filmler arasındadır..
7


avatar
(176) -
Çok güzel kurgusu olan gerçekçi sağlam bir film. Çok beğendim şiddetle tavsiye edeceğim arşivlik bir yapım.
8


avatar
(35) -
normalde 2 saatten fazla süren filmleri sevmem genelde filmin süresi uzadıkça sıkıcılaşır ama bu film 2 saat daha sürse izlerdim herhalde. Fransız sineması yine kendini göstermiş en az 8 puanlık bir film.
8


avatar
(57) -
Bu filmin hikayesini hem günümüzden hem de geçmişden ele alabiliriz. Bilinen üzere peygamber denilince akla gelen bir karakter var. Bu karakterin mümkün olmadığını anlamak güç değildir. Peygamber sürekli doğruları söyleyen, herkesin sözünden çıkmadığı, iyilik seven, doğru bir karakter olarak bilinir. Bu bir ütopyadır. İnsanlar kutsallaşan objelerin ana fonksiyonunu kaçırıyorlar. Peygamber bir ileticidir, islamda bu tanrının buyruğunu insanlara bildiren kişi olarak tanımlanır.

Bu film konuya daha farklı yanaşıyor. Peygamberi ara bulan, sinsi, iş bitiren, şansı yaver giden bir karakter olarak ele alıyor. Bunun doğru olması diğerine göre çok daha mümkün. Çünkü peygamberlikten önce ve sonra olarak düşünürsek ilk fikirde kişinin her şeyden temiz, anadan üryan peygamber olması lazım. Fakat bu filmde bu süreci görüyoruz. İleticinin vasıflarını, aşamalarını görüyoruz. Sürekli patronu değişiyor fakat rolü filmin sonuna dek değişmişyor. Filmde kullanılan oku emri ile peygamber artık kendi emirlerini iletmeyi güdüyor. Çünkü kafasında sesler var artık kendi emirleri var.
9


avatar
(1723) -
çok hoşlandığımı söyleyemem, bir ara sıkıntıdan atlata atlata devam ettim, hikaye yavaş akıyor ve anlaması biraz zor konular birbirinin devamı değil kurgu da bir sıkıntı olduğu aşikar...
6


avatar
(1162) -
“Un prophète / A Prophet”, senaryosunu da Thomas Bidegain, Abdel Raouf Dafri ve Nicolas Peufaillit ile birlikte yazan Jacques Audiard’ın yönetmen koltuğunda oturduğu bir drama…

Prömiyeri, 16 Mayıs 2009’da 2 BAFTA ödüllü Jacques Audiard’ın Büyük Jüri Ödülünü de kazandığı Cannes Film Festivalinde yapılan ve 26 Ağustos 2009 tarihinde Fransa’da vizyona giren filmin, 7.9/10 (88.652 oy) ve 4.1/5 (24.933 oy) olan IMDB ve Rotten Tomatoes izleyici puanı ortalamalarıyla 8.3/10 (156 yorum) ve 90/100 (31 yorum) olan Rotten Tomatoes ve ”Mutlaka İzlenmeli” etiketine de sahip olan Metacritic yorum ortalamaları oldukça etkileyici…

Ama biz yine de, 13 milyon dolar gibi mütevazı bir bütçeyle çekilen ve 17.9 milyon dolar gibi beklenenden çok daha düşük bir hasılat rakamına ulaşmış olan bu filmi, her zamanki gibi önceliği oyuncu kadrosuna vermek suretiyle bizzat kendimiz mercek altına alarak inceleyecek ardından da puanlamaya çalışacağız…

Bunun içinde, “Yabancı Dilde Yılın En İyi Filmi” kategorisinde hem Academy hem de Golden Globes ödülleri gecesinde Fransa adına yarışan ve birinde Arjantin adına yarışan “El secreto de sus ojos / The Secret in Their Eyes” (2009) filmine diğerinde de Almanya adına yarışan Haneke’nin “Das weiße Band - Eine deutsche Kindergeschichte / The White Ribbon” (2009) filmine kaybeden filmimizin ayrıntılı incelemesine geçmeden önce filme ilişkin ilk tespitimizi, sonrasında da naçizane ilk önerimizi paylaşalım istiyoruz…

Bu bağlamda da işe; karşımızdakinin, henüz yolun başındaki Tahar Rahim ile Alain Resnais, István Szabó, Julian Schnabel, Steven Spielberg, Bertrand Tavernier ve Volker Schlöndorff gibi yönetmenlerin filmlerinde de oynamış olan tiyatro kökenli yılların oyuncusu Niels Arestrup’ın birlikte sergiledikleri sıra dışı performans sayesinde, uzun sayılabilecek 155 dakikalık süresine rağmen seyrine doyum olmayan filmlerden biri olduğunu söyleyerek başlayabiliriz…

Bu iki oyuncudan birinin, polise saldırmaktan 6 yıl hapse mahkûm olan 19 yaşındaki Cezayir asıllı toy ama sert delikanlı Malik El Djebena’yi diğeri de Korsika mafyasının liderlerinden César Luciani’yi canlandırdıkları filmde, tarafların birlikte ve birbirlerine karşı olarak gerçekleştirecekleri bir sonraki hamlenin ne olacağını kestirmek hiçte kolay değil… Yani her an her şeyin olabildiği bu filmde, “Böyle olacağı baştan belliydi zaten” denilecek tarzda pek fazla bir şey olmadığı gibi çok basmakalıp (cliché) bir hapishane hikâyesi de mevcut değil…

Zira Jacques Audiard’ın bizzat kendisinin vurguladığı gibi bu filmde, diğer filmlerde olmayan bir şey yapılarak Fransa’da yaşayan Araplardan bir ikon yaratılmaya çalışılmış ve (spoiler olmaması için burada ayrıntısına girmeyeceğimiz) ilginç bir olay sonrasında da Malik gibi Müslüman olan Brahim Lattrache tarafında ona “Prophète / Prophet” yani “Peygamber” biçiminde hitap edilmiş… Ki, aslında böylelikle filmin adının da, bir sahnedeki kehaneti nedeniyle Malik’e takılmış olan isimden geldiğini de öğrenmiş oluyoruz…

Eğer şu ana kadar spoiler vermeden anlattıklarımız ilginizi çekti ve Malik’in kehanetin ne olduğunu da merak ettiyseniz, sıkılma ihtimalinizin kesinlikle bulunmadığı bu filmi oturup sonuna kadar izlemeniz gerekecek…

Bize göre filmi ilgi çekici kılan faktörlerden bir başkası da, bu filmde diğer hapishane filmlerinde olduğu gibi ceberut hapishane yönetimi ve gardiyanların mahkûmlar üzerindeki baskılarına odaklanmak yerine, Korsikalıların Arapların düşünme tarzına ilişkin olarak yaptıkları tanımlamada olduğu biçimde kimi gülümseten unsurlarda içeren mahkûm grupları arasındaki ilişkiye odaklanılması… Ki, yukarıda da o yüzden ortada basmakalıp (cliché) bir hapishane hikâyesi yok demiştik…

Belki, yine klasik bir laf olacak ama diğer yorumlarımızda da olduğu gibi yazılmayanları yazmaya, anlatılmayanları anlatmaya, söylenilmeyenleri söylemeye çalıştığımız bu satırlar filme ilişkin ilk tespitimiz olsun…

İlk önerimize gelince:

O hakkımızı da bu kez; iyi film izlemeyi tarz haline getirmiş sinemasever dostlara bu film aracılığıyla, “Sinema denilen şeyin pahalı Hollywood prodüksiyonlarından ibaret olmadığını bir kez daha hatırlatmış olalım” diye seslenerek kullanmak isteriz…

Sonuç olarak, kendi değerlendirme sistemimiz içinde “İyi” kategorisine dâhil ederek puan olarak da 7 verdiğimiz bu nitelikli Fransız filmi için önerimiz de, eğer halen izlemediyseniz “mutlaka bir şans da siz verin” şeklinde olacak…

Keyifli seyirler

Son bir not:
Her ne kadar 22 Ocak 2016 tarihli Deadline’da Mike Fleming Jr. bu filmin, yapımcılığını Sony Pictures'ın üstleneceği, senaryosunu Dennis Lehane’nin yazacağı ve yönetmenliğini de Sam Raimi’nin üstleneceği bir Amerikan versiyonun (remake) yolda olduğunu duyurmuş olsa da, bu konuda henüz her hangi bir gelişme mevcut değildir…
7


avatar
(741) -
sağlam bir filmdi.. film gibi filmdi.. daha iyisi yaşamdır dedirten bir tutukluluk filmi
8


avatar
(317) -
Kotu film degil ama fazla uzun ve yavas geldi bana . Hareketli fipmleri seviyorsaniz size hitap etmeyecektir.
6


avatar
(1234) -
Ne zaman Fransa yapımı bir film izlesem her seferinde hayran kalıyorum. Başarılı oyuncular ile gerçekçi bir film. Tavsiye ediyoruz
8


avatar
(422) -
Uzun zamandır böyle gerçekçi bir film izlememiştim. Oyunculuklar ve konunun işlenişi harikaydı. Genel olarak hapishane denildiğinde vurdu kırdı tarzı filmler aklımıza gelir ama bu film bize bambaşka bir hapishane hayatı gösteriyor. Kesinlikle izlenmeli.
8


avatar
(1248) -
Film aşırı gerçekçi duygularla bezenmiş. Sonunda sıkıcı olmayan, durağanlıktan uzak güzel bir Hapishane filmi çıkmış. İzlemeyen arkadaşlar gönül rahatlığı ile izleyebilirler.

7/10
7


default avatar
(75) -
Fransızların yaptığı en iyi 3-5 filimden bir tanesi denilebilir. Arşivlik bir filim. Gerçekçi bir çekim ve fransız yeraltı dünyasından gerçekçi kesitler.
7


avatar
(313) -
Eğer Fransız filmlerinin durağan kurgulu ve kesinlikle ve tamamen doyurucu aksiyonuna alışıksanız mutlaka tereddütsüz izlemeniz gerekiyor.Fazla adrenalin beklemeyin ama zaten izlerken adrenalin aramıyorsunuz bile


default avatar
(148) -
durağan ilerleyen, sağlam bir film
7


default avatar
(467) -
Temposu ağır olsa da film sizi eline aldı mı iki buçuk saat su gibi akıyor gerçekten kurgusu ve oyunculukları ile üst düzey bir film olmuş bozmayacaklarsa devamı da çekilebilir bence...


default avatar
(22) -
Kısa saç bir insana bu kadar mı yakışır.


default avatar
(77) -
uzun ama harika bir film hikayesi oyunculukları herşey dört dörtlük kesinlikle izlenmesi tavsiye edilir,
8


avatar
(811) -
Etkileyici sahnelerin olduğu ve oyunculukların da göz doldurduğu sağlam bir filim, tavsiye ederim...."Kontrolü elden kaçırırsanız avcı iken av olabilirsiniz!" Saygılar
7


‹ Önceki 1 2 3 Sonraki ›
Türkçe Altyazı © 2007 - 2024 | hd film