Sound of Freedom (2023)

İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.'yi henüz 6 yaşında iken, İsmailağa üyesi Kadir İstekli ile evlendirdi. Türkiye'de infial yaratan olayda H.K.G., savcılığa verdiği ifadede, 6 yaşından beri adeta hapis tutulduğu evden kaçana kadar her gün tecavüze uğradığını söyledi. Dönemin bakanı:



Karaman'da Ensar Vakfı ve Karaman Anadolu İmam Hatip Lisesi Mezunları Derneği'ne (KAİMDER) bağlı evlerde kalan 9-10 yaşlarındaki çocukların 2012 – 2015 yılları arasında istismara maruz kaldığı ortaya çıktı. BirGün gazetesi "Karaman'da 45 erkek öğrenciye tecavüz!" haberiyle girdi. Bir çocuğun okula gitmek istemeyişi üzerine ablasının psikiyatriste götürmesi, çocuğun kendisine hayvan pornoları izletildiğini söylemesi ve psikiyatristin savcıyı araması üzerine soruşturma açılmıştı. Tecavüze uğradığı ileri sürülen 45 çocuktan 10'u Karaman Devlet Hastanesi'nden tecavüz raporu aldı. Dönemin bakanı;



Film sahiplerine kendi ülkemizden selam, umarım bizim de filmimizi yaparsınız bir gün.

Hikayesi bazı izleyicilere, özellikle de anne-babalara biraz ağır gelebileceği için konusunu araştırıp, sizin için uygunsa izlemeniz lazım. Çünkü fazlasıyla ciddi ve dramatik bir yapım olmuş. Film, CIA ajanı Timothy Ballard'ın operasyonlarından birini konu alıp, gerçek olaylardan yola çıkarak yazılmış, pek fazla süslemeden çekilmiş ve bu sayede filmin etkileyiciliği artmış.

Konusu ve ciddiyeti itibariyle ABD'de oldukça ses getiren bir yapım olduğu için merak edenler izleyebilirler, ben izlerken genel olarak sıkılmadım. Farkındalık yaratması açısından ise gayet başarılı bir film olmuş.

Bu yorumu yanaklarımdaki gözyaşları kurumadan yazıyorum. Son yıllarda en çok etkilendiğim filmlerden biriydi...

Çocuklar...Bir çikolata vererek kandırabileceğimiz ve onlara her türlü kötülüğü yapabileceğimiz saf ve masum melekler...En zayıf noktalarımız, en değerli varlıklarımız, dünyayı katlanır hale getiren içimizin gülen yüzü çocuklar...

Bu filmi izleyene kadar dünyada hala köle ticaretinin geçmiş yüzyıllardan da daha fazla oranda devam ettiğini ve her sene 2 milyon çocuğun kaçırılıp seks kölesi haline getirildiğini bilmiyordum. Gerçekten insan denilen varlığın iğrençliğinin ve yapabileceği kötülüklerin bir sınırı yok.

Film gerçek bir olaydan uyarlanmış ve filmi 2 bölüme ayırabiliriz. İlk bölümde pedofili sapıkların peşinde olan Amerikalı bir ajanı izliyoruz. Bu bölümde yönetmen o çocukların maruz kaldığı iğrençlikleri bir tokat gibi yüzümüze çarpıyor.Ve bu bölümde adeta gözyaşları sel oluyor. İkinci bölümde ise hikaye Kolombiya'ya uzanıyor ve bu sefer film heyecan, gerilim, hatta aksiyon dolu bir insan kurtarma hikayesine dönüşüyor. Ve final bölümünde yine bolca gözyaşı...

Yönetmen, yapımcı ve senarist gişede kendilerine çokca para kazandıracak milyon farklı konu bulup filme çekebilirlerdi. Ama o iyi yürekli insanlar bu yürek yakan konuyu ele alıp bir farkındalık oluşturmaya çalışmışlar. Hepsinin alnından öpmek isterdim, kusursuz ve muhteşem bir film olmuş.

Jim Caviezel'i daha önce Mesih İsa rolünde izlemiştik. O Mesih, dini ve tarihsel bir karakterdi. Bu filmde ise Onu gerçek bir kurtarıcı Mesih olarak izliyoruz. Seks kölesi olarak çalıştırılan çocukları kurtarıyor ve uzun yıllar unutulmayacak bir performansa imza atmış. Küçüklü büyüklü diğer oyuncular, çekimler, ışık ve en çok da müzikler mükemmeldi.

"Sinema neden 7'den 70'e herkesin çok sevdiği bir sanattır?" sorusunun cevabı olan filmlerden biri bu. Yeryüzünde size binlerce kilometre uzakta olan acıları yüreğinizde hissetmenize neden oluyor. Eğer duyarlı ve hassas bir insansanız bu filmi izledikten sonra eskisi gibi olamayacaksınız...