The Jesus Rolls (2019)

özkan uğur'un solo albümü gibi bir şey.. bu tip oyuncular ana karakter olduğunda keyif vermiyor nedense..

“The Jesus Rolls”, başrollerden birinde oynamanın yanı sıra senaryosunu da, 150 dakikalık şahane bir Fransız filmi olan “Les valseuses / Going Places” in (1974) kısaltılan “yeniden çevrimi (remake)” ve Coen biraderlerin “The Big Lebowski”sisinin (1988) “spin – off”u olarak uyarlayarak yazan John Turturro’nun yönetmen koltuğunda oturduğu bir drama…

Öyle ki, Turturro bu filmde, “The Big Lebowski” de olduğu gibi Jesus Quintana adını kullanırken, gerçekten de bir Fransız olan Audrey Tautou’de, yine aynı isimle “Les valseuses” de Miou-Miou’nun canlandırdığı Marie karakterini oynamış…

“Çıplaklık” ve “cinselliğin” öne çıktığı, kimi zaman ciddi anlamda komik de olabilen bu yol hikâyesinde, Turturro ve Tautou’ye ek üçüncü partner (yol ve yatak arkadaşı) olarak 2 Primetime Emmy ödüllü Bobby Cannavale’de (Petey) yer almış…

Elbette varlıklarıyla filme renk katmış olan “Kiss of the Spider Woman”ın (1985) yıldızı Sônia Braga (Jesus’un annesi) ile Academy ve BAFTA ödüllü Susan Sarandon (7 – 6 – 7 / Jean) ve (her ne kadar öylesine bir görünüp sonra da ortalıktan kaybolduysa da) Christopher Walken’ı da (Warden) unutmamak lazım…

Ki, bütün bu sıraladıklarımız bize, 2016 yılında çekilen ve ancak 2020 yılında vizyona girebilen filmin oyuncu kadrosunun son derece kusursuz olduğunu söylüyor…

Başta David Lynch ve Jim Jarmusch gibi ustalarla da çalışmış olan görüntü yönetmeni Frederick Elmes ve “La vita è bella / Life is Beautiful” da da (1997) editörlük görevini üstlenmiş olan Simona Paggi’den oluşan teknik ekip de oldukça iyi…

Üstelik filmin süresi de 80 dakika…

Yalnız yine de bu filmi, sıkılmadan izleyebilmek için Coen biraderlerin “bol sürpriz” ve kimi zaman da, suratlara “kan sıçrayan” espri anlayışlarına da şerbetli olmak gerekiyor…

Filmin hikâyesine hiç girmeyeceğiz…

Zira verilecek olan en ufak bir bilgi yahut da ayrıntı, bu minnacık filmde, kaçınılmaz bir biçimde “spoiler” içereceği için filmi henüz izlememiş olanların ağzının tadını kaçıracaktır…

Bu nedenle de, yorumumuza burada son noktayı koyuyoruz…

Belki, yine klasik bir laf olacak ancak diğer yorumlarımızda olduğu gibi “spoiler vermeden” yazılmayanları yazmaya, anlatılmayanları anlatmaya, söylenilmeyenleri söylemeye çalıştığımız bu son derece özgün satırlar, filme ilişkin aydınlatıcı tespitler toplamımız olsun…

Sinema sanatına yaraşır; “emek ve bilgi verilerek” yazılmış bir başka kapsamlı yorumda yeniden buluşmak üzere, kendi değerlendirme sistemimiz içinde “Geçer” kategorisine dâhil ederek puan olarak da 6 verdiğimiz bu film için önerimiz de, çok büyük beklentilere girmeden, “bir şans da siz verebilirsiniz” şeklinde olacak…

Keyifli seyirler,

Son bir not:
Gerçek anlamda bir şamata bombası olan “Les valseuses / Going Places” in (1974) kapsamlı yorumunu da sizlerle paylaşacağız…

Önceden belirteyim filmi hiç beğenmediğim gibi saçma ve gereksiz bir yapım buldum.Hayran olduğum Audrey Tautou'ya gelince oynadığı aptal kız rolüyle gözümden inanılmaz düştü ve çok fazla zayıflamış güzelliği gitmiş.. Ayrıca 73 yaşına gelmiş çok başarılı yapımlarda ses getiren Susan Sarandon sana hiç yakışıyormu gereksiz erotik rol sahneleri figuran gibi. Yanlız filmde iki şeyi beğendim bir ispanyol müziklerini ikincisi Jesus'un yürüyüş sitilini onun dışında film yıkım...