Çok Pişmiş (2015)

* The Hundred-Foot Journey / Aşk Tarifi
* Comme un chef / Şeflerin Savaşı
* Chef / Şef

Son bir kaç yılda çekilmiş aynı türden filmler. Peki Burnt'ün benzerlerinden ayıran farklı bir özelliği var mı? maalesef yok. Sinemada fazlaca işlenmiş bir konuya sahip: İşinin ehli ve karizmatik bir insan (klişe) mesleğinin zirvesine çıkabilecekken, kendi hataları yüzünden her şeyi berbat etmiştir (klişe) . Şimdi eski ekibini tekrar toplayarak (klişe) yeni bir başlangıç yapmak istemektedir (klişe).

Bu iskeleti alıp istediğin mesleğe uygulayabiilirsin; polis, asker, doktor vs. Araya bir tane eski sevgili, bir tane yeni sevgili, bir de mafya eklersen, al sana senaryo... Maalesef oyuncuların kalitesinin altında kalan bir yapım..

Çok Pişmiş, daha çok geçen yılki "Şef" filmi ile rahatça bağlantı kurulabilecek ve sinemanın daha önce benzeri senaryolarını işlediği, tanıdık bir film. Bu, film için bir eksi niteliğinde olsa da ortaya çıkan durum hayli bir başarılı.

Başrolde, en iyi performanslarından birini veren Bradley Cooper ve American Sniper ile de birlikte oynadığı Sienna Miller var. Şimdi konuya gelirsek eğer: "Adam Jones, eskiden iyi bir restoranı olan iyi bir şeftir. Ancak uyuşturucu ve bayanlarla olan sorunu, onu en dibe götürmüştür. Şimdiyse bu alışkanlıklarından kurtulmayı başarıp kendi restoranını kurmaya çalışacaktır. Bunun için de iyi yemek yapan kişileri toplamaya başlar."

Gelelim işlenişine. Filmin oldukça sade ve acelesi olmayan bir işlenişi var. Her ne kadar konu tanıdık olsa da, film kendini izlettirmeyi başarıyor. Gerek Cooper'ın iyi performansı ve Miller'in tatlı oyunculuğu ile. Ayrıca ekipte Omar Sy, Alicia Vikander ve Emma Thompson gibi ünlü oyuncular da var. Filmin başarısına epey katkısı olmuş bu oyuncuların. Fakat Vikander'ın filmde sadece 4 dakika gözükmesini yakıştıramadım. Filme daha fazla dahil olabilirdi.
Ayrıca filmde insanların İngilizce konuşurken birdenbire gereksiz yere Fransızca konuşmasına da bir anlam veremedim.

Ama film hoştu açıkçası. Ne eksiği vardı, ne de fazlası. Dramın yoğunluğunu ve araya serpiştirilmiş komedi kısımları iyi dengelenmiş. Özellikle de yemek pişirme sahneleri oldukça hoştu. Ve her ne kadar "Şef" filmindeki gibi olmasa da, yine de karnınızı biraz acıktıracak şekilde olmuş.

Film özellikle de mutfak sahnelerine oldukça odaklanmış. Film boyunca mutfakta yaşanan tansiyonu, heyecanı hissedebiliyorsunuz. Her ne kadar yönetmen John Wells bu anları biraz karmaşık çekmiş olsa da film, hissiyatından hiç ödün vermiyor.

Çok Pişmiş hakkında şunu söyleyebilirim ki, bu film kesinlikle izlenmesi gereken bir film değil. Dediğim gibi, sade bir film. Fragmanlarından bir tık ileride sadece ve mutfaktaki sahneler, oyunculuklar bu filmi ileriye taşıyor. Benim hoşuma gitti, bu haftanın şans vermeniz gereken alternatiflerinden birisi. İyi bir film olmuş.

SONUÇ: Cooper'ın oyunculuğu, yemek ve yüksek tempolu sahneler Çok Pişmiş'i, izlemesi eğlenceli olan, sürükleyici bir film haline getiriyor.

FİLMİN İYİ YANLARI:

+ Cooper ve Miller'ın kimyası.

+ Heyecanlı, komik ve dramatik sahneler.

+ İçeriğin ve mesajın basit ve net olması.

+ Mutfak sahneleri.

FİLMİN KÖTÜ YANLARI:

- Senaryonun temelinin basite dayanması.

- Bazı oyuncuların arka planda kalması.

TOPLAM PUAN: 7.4/10

Öncelikle çok zayıf bir senaryoya sahipti. Mutfak filminde mutfakla ilgili şov yoktu. Biz alışkınızdır o bıçakla doğrama numaralarına. Ama tek bir şov bile göremedik.Hep tabak süsleyip durdular. Üstelik fast food reklamı alarak da mutfak filmleri arasında bir ilki yaşatmış olabilir.