melancolic yorumları : sayfa 3

melancolic profil sayfası

Knock at the Cabin (2023)
Shyamalan kadar kendi hatalarını görmeyip sürekli aynı çizgide giden bir yönetmen daha göremedim. Güzel hikayeler üretebiliyor ama iş uygulamaya gelince gerçekten başarılı bir iş çıkartamıyor.

Diğer çoğu filminde olduğu gibi bu filmde de konu aslında güzeldi. Karakterler de iyi yaratılmıştı. Ancak diyaloglar, çekimler, akış, tempo vs gibi bir çok konu, Shyamalan'ın son dönem filmlerinde olduğu gibi oldukça vasattı.

Kendisinin çok iyi yaptığı tek bir şey var, filmin içine fragmanda çekici görünecek sahneler yedirebilmek... Güzel imgeler buluyor ve her bir Shyamalan filminin adını duyduğunuzda, eğer o filmi izlediyseniz aklınıza bir kaç sahne geliyor mutlaka. O film iyi olmasa bile aklınızda tutmayı başarıyor. Herkese oluyor mudur bilmem ama Sixth Sense'te Unbreakable'a, Signs'tan Visit'e kadar hangi filminin adını duysam aklımda direkt bir kaç sahne canlanıyor hemen. Bunu başarabilmek hiç kolay değil, en azından bu konuda hakkını vereyim.

Film berbat falan değil, ama çok büyük beklenti ile de girmemek lazım.

Tarih: 26 Şubat 2023 04:53

The Last of Us (2023)
Diziyi beğenirsiniz ya da beğenmezsiniz bilemem - ki beğenmeme ihtimaliniz bence çok düşük - ama hiç kimsenin inkar edemeyeceği tek bir şey var; HBO "uyarlama dizi nasıl yapılır"ın dersini vermiş...

Altyapısı zaten yeterince güçlü olan bir hikaye var elde. Hatta benim de dahil olduğum büyük bir kitle tarafından tarihin gelmiş geçmiş en iyi oyunu olarak gösteriliyor. Bu durum dizinin yapımcıları, senaristleri ve yönetmenleri için aslında avantajdan çok dezavantaj. Çünkü o kitle eh işte denilecek bi dizi değil, başyapıt bekliyor...

Ellerini altına soktukları taş çok ağırdı ama ilk bölüm itibariyle haklarını teslim etmek lazım. Atmosfer başından sonuna çok iyi. Hikayeye birebir sadık kalıp, güzel detaylar ile zenginleştirmişler. Karaktere göre oyuncu seçimlerini oldukça beğendim. Ellie için Bella Ramsey'den çok emin değildim izlemeden önce ama o da rolüne gayet iyi oturmuş. Ellie'nin ilk oyundaki ergen gıcıklığını hiç filtrelemeden yansıtmışlar diziye, 2-3 bölüm sonra "Ellie'ye çok gıcık olmaya başladım." yorumunu yapanlar olacaktır

Yukarıda da belirttiğim gibi oyunu çok sevdiğim için tamamen objektif bakamıyor olabilirim, bazı sahneler eminim ki bana oyunu hiç oynamamış birine göre çok daha duygusal geliyordur. Ama prodüksiyon iyi, oyunculuklar iyi, hikaye sağlam, atmosfer başarılı... Bütün bunlar varken çok objektif olabilseydim bile sanırım pek kusur bulamazdım.

Sonuç olarak sonunda birer hafta beklemeye değecek güzel bir yolculuk başladı. Herkese iyi seyirler...

Tarih: 16 Ocak 2023 20:51

Dead to Me (2019)
Hiç elimin gittiği bir dizi değildi. Geçenlerde önüme çıkınca hafi bi bölüm izleyim dedim. İlk bölüm keyiliydi, sonraki 4-5 bölüm biraz baysa da sonrasında dizi kendisini toparladı.

Sonuç olarak bir kaç günde tüm diziyi bitirdim. Karakterlerle seyircini arasında bağ kurmayı başarmışlar. Özellikle Judy’yi her geçen bölüm daha çok seviyorsunuz.

Son sezon oldukça duygusal anlar var. Oldukça hoşuma gitti. Bu tarz aşırı dikkat gerektirmeyen kısa be soapy bir dizi arayışındaysanız bence izleyin.

Tarih: 09 Aralık 2022 02:04

Sıcak Kafa (2022)
Diziyi bitirdim. İlk 2-3 bölümü biraz zor aktı ama sonrasında akıcılık konusunda bir problemi yoktu. Ama dizinin akıcılık dışında çok fazla problemi vardı.

Öncelikle dizi vermek istediği hiç bir duyguyu yoğun olarak seyirciye aktarmayı başaramıyor. Dizinin barındırdığı türler olarak bakacak olursak, gerilim, dram, gizem ve bilim kurgu diyebiliriz. Ben kendi adıma gerilimi vermek istedikleri yerde bir gerilim hissetmedim, duygusal anlarda duygulanmadım, gizemli yerlerde meraklanmadım. Çünkü maalesef yönetmenimiz başından sonuna kadar bunların hepsini gözümüze soka soka yapmaya çalışmış ve duyguların çoğu samimi olmamış.

İstanbul'un dizideki distopik atmosferini çok beğenen yorumlar da okudum, çok çakma diyen yorumlar da... Genel olarak sanki Last of us ambiyansına benzetiliyor. Ben sadece Last of us'a benzetemeyeceğim, benzeri ortamlar, renk skalası vs bir sürü dizi ve filmde kullanıldı. Özentilikle suçlamak bence doğru değil ama yeni ve yaratıcı bir ortam yaratıldığını söylemek de doğru olmaz.

Osman Sonant'ı izlerken ise, dizinin yaratıcılarının belirledikleri karakter tiplemesine bakınca aklımdan şu geçti. Sanırım bu rolde ilk Mehmet Günsur'u düşünmüşler, o olmayınca Osman Sonant'ı ona benzetmeye çalışmışlar. Saç, sakal, gözlük tarz vs, çok benzemiş.

Haluk Bilginer ise bu rolü neden kabul etti anlamış değilim. Kendisini aşırı beğenirim ama onun da deli rollerine zaafı var sanırım. Deliyi canlandıracaksın diyince senaryoyu görmeden kabul mü etti gerçekten anlamadım. Dizide neredeyse figüran olmuş, açıkçası çok daha etkin bir rol bekliyordum.

Şule maalesef olmamış bence. İyi bir oyunculuk sergilemiyor. Çok inişli çıkışlı. Onun dışında dizide yan rollerde çok fazla usta oyuncu vardı, hepsi de rollerinin hakkını fazlasıyla vermiş. Özellikle Murat'ın annesi rolündeki kadının sahneleri geldiğinde dizinin gerçekçiliği ve inandırıcılığı artıyordu. Özgür ve Yasemin karakterleri de keyifliydi. Onların olduğu sahneler daha güzel aktı dizi...

Bir de nasıl mini dizi onu anlamadım gerçekten. Sonunda her şey ilk sezonun merak ettiren finali gibi bitti. Hiç bir şey açıklığa kavuşmadı. Yani bazı dizi/filmlerde olduğu gibi "sonunu seyirciye bıraktık" tarzı bi bitiş değil bu. Hatta merak unsuru da eklediler son 2-3 dkda. Devamı gelecekse de Netflix neden mini dizi olarak lanse etti, bu mevzuyu hiç anlamadım.

Uzun lafın kısası yapımcılar ve yönetmenimiz çok iddialılar ama ama dizi bu iddianın altını dolduramıyor. Oturup düşündürmüyor, empati kurdurmuyor. Ben kendi adıma çok istesem de başından sonuna hiç tamamen içine giremedim dizinin. Ama mutlaka beğenen de çok kişi olacaktır. Herkesin beklentisi farklı. Sonuçta çok kötü denilebilecek bir yapım değil ve oldukça emek olduğun belli.

İyi seyirler.

Tarih: 04 Aralık 2022 20:42

Wednesday (2022)
Oldukça keyifli, sürükleyici bir dizi olmuş. Atmosferi, karakter yaratımı oldukça başarılı. Zaten her zerresinde bir Tim Burton dizisi olduğunu hissediyorsunuz. Pencereden ikiye ayrılmış yarısı siyah beyaz yarısı rengarenk oda olayı görsel olarak çok hoşuma gitti.

Ortamı Harry Potter’a benzetenler ekşi’de vs çok gömülmüş ama yapacak bişey yok, oldukça benziyor. Bir okul ve bölümler arası yarışmalar yapılması akla direkt getiriyor Potter evrenini…

Wednesday karakteri Addams ailesinin her zaman en ilgi çekici karakteriydi, bu dizide de aynı etki ile devam ediyor. “Şey”in de dizide bu kadar aktif olması bence çok güzel olmuş.

Kendi adıma izlerken çok keyif aldım, tavsiye de ederim.

Tarih: 28 Kasım 2022 14:54

1899 (2022)
Bu sitede bulaşıcı bi yorum var; "Çok ağır ilerliyor." Her ağır tempolu film ya da dizinin altına bunu yazan 2-3 kişi oluyor mutlaka.

Bir dizinin temposunun ağır olmasını neden bir başarısızlıkmış gibi görüyorsunuz ben onu anlayamıyorum. Bunun yönetmen tercihi olduğunu anlamak neden bu kadar güç. Yönetmenler genel olarak karmaşanın fazla olduğu yapımlarda, tempoyu düşürüp seyircinin düşünmesini, hazmetmesini sağlarlar.

Bundan hoşlanan seyirci kitlesi de var. Benim hoşuma gidiyor, izlerken düşünmeme zaman vermesini seviyorum. Mesela ben Guy Ritchie filmlerini çok keyifle izleyemem. Her şey çok hızlı gelişiyor ve ben yoruluyorum izlerken. Ama Guy Ritchie filmlerine "çok kötü" olmuş diyemem. Çünkü o filmlerin hepsinin altyapısının ne kadar kuvvetli olduğunu biliyorum. Sadece bana hitap etmediğini söyleyebilirim.

Adam gelmiş bu diziye "vasat" diyor. Kusura bakma dostum bence sen vasatsın.

Bir de aman Allah korusun, sakın bi eşcinsel görmeyin bir filmde. Hemen de ahlakınız bozuluyor. Ne kadar kolay bozulan ahlaklarınız varmış, inanılır gibi değil.

Neyse, ben de diziye çok büyük umutlarla girenlerdenim. Senarist ve yönetmenimiz Baran Bo Odar'ın şaheseri Dark ile ister istemez bir kıyaslamaya girenlerdenim. O seviyeye çıkıp çıkamayacağını görmemiz için dizinin sonuna kadar beklememiz lazım. Çünkü konu muhteşem yerlere de evrilebilir, saçma sapan bir hal de alabilir.

Dark'tan çok geride kaldığı tek bir nokta var bence; Sound editing. Dark muhteşem ses efektleri kullanan, müzikleri sahnelere inanılmaz başarılı yerleştiren bir diziydi. 1899'da o konuda çok geride kalınmış. Belki de Dark döneminde seyircilerin bir kısmının "sürekli ses efektiyle geriyor başka bir numarası yok" demesinden biraz etkilenip o kadar baskın ses efektleri kullanmamayı tercih etmiş olabilir.

Gayet ayakları yere sağlam basan, ambiyansın, oyunculukların, çekimlerin, text'in oldukça başarılı olduğu bir dizi izlediğimi söyleyebilirim.

Tarih: 20 Kasım 2022 21:15

Smile (2022)
Uzun süredir beni bu kadar kararsız bırakan bir korku filmi olmamıştı. Smile'ın piyasadaki korku filmlerinin çoğundan çok daha iyi başardığı şeyleri de var, çoğu korku filminin düştüğü hataları da var...

Öncelikle korku severlerin bir korku filminden doğal olarak en çok beklediği şeyi bence izleyiciye fazlasıyla iyi veriyor. Gerilim, yer yer zıplatma vs. hepsi yeterince var. Film boyunca rahatsız edici bir ortam var. 2 saat boyunca güzel gerdi, vermek istediği tekinsizlik hissini çok iyi verdi, gerçekten üst seviyedeydi

Hikaye anlatımı güzel. Kendimi film boyunca Rose karakteri yerine koydum, onun ruh halini hissedebildim. Yani film karakter ile yeterince empati kurmamızı sağlayabilmiş.

Bir de filmi izlerken hafiften "The Ring" esintileri hissettim. Hatta bir iki yerde halka sekansları vardı. Sanki hikayenin ufak bir yerinden esin kaynağı olmuş da, bu sebeple The Ring'e ufak bir gönderme yapmışlar gibi hissettim, yanılıyor da olabilirim.

Sevmediğim şeylere gelirsem;

Oyunculuklar yeterince iyi değil. Yan karakterlerin bazıları zaten oldukça kötü ama başroldeki Sosie Bacon'ın da performansı çok iniş çıkışlı...

Bir de;

Sonuç olarak filmin sonunu ve oyunculukları çok sevmedim ama bu film çok kalifiye oyuncu performansları gerektiren bir dram filmi olmadığı için ve korku filminden en çok beklediğimiz şeyi, korkuyu çoğu filmden daha iyi verdiği için sevdiğim tarafların daha ağır bastığını söyleyebilirim.

Tarih: 05 Kasım 2022 05:26

Enola Holmes 2 (2022)
Çok kötü olmamakla beraber Holmes konseptli film-diziler arasında en vasat seri olduğunu düşünüyorum.

19. yüzyıl Londra'sı çok güzel resmediliyor. Sınıf ayrımlarını ilk filme göre çok daha güzel yansıtıyor. Ama Enola Holmes karakteri etrafında dönen mizah bana fazla sulu geliyor. Evet, Holmes dünyasında her zaman mizah vardır ancak mizah genelde kibir ve zeka üzerine kuruludur. Elola'nın dünyasında ise sakarlıklar, şapşallıklar üzerine kurulu sulu bir mizah var ve bu benim hoşuma gitmiyor. Dedektiflik üzerine kurulu bir filme bunun yakışmadığını düşünüyorum.

Bir de seyirciyle sürekli konuşması üzerinden hafif tiyatral bir deneme yapıyorlar ancak bu da bazen sıkıyor.

İşin dedektiflik kısmına da bakarsak çok kolay çözümlemeler yapılıyor. Çok akılcı ve yaratıcı bir kurgu göremiyorsunuz. Senarist abiler kusura bakmasın ama Robert Downey Jr.lı Sherlock Holmes ve Benedict Cumberbatchli Sherlock'u izleyenler için buradaki zeka oyunları biraz yüzeysel kalıyor.

En başında dediğim gibi kötü bir film değil, ailece otur, izle, eğlen, 2 gün sonra da unut filmi... Ama olayların nasıl geliştiğine kafa kıracağınız heyecanlı bir film istiyorsanız, bu film o film değil. Hatta bu konuda ilk film daha başarılıydı.

Tarih: 05 Kasım 2022 02:13

Barbarian (2022)
Yazacaklarımın hepsi spoiler değil ama izlemeden önce yorum okuyanların aklında bir şeyler canlanmaması için hepsini spoiler içinde yazıyorum.



Puanım 6,5

Tarih: 25 Ekim 2022 23:01

Pearl (2022)
A24'ten yine ya beğenilecek ya da "ne izledim abi ben dedirtecek" bir film gelmiş. Ben bu sefer oldukça seven taraftayım.

Mia Goth muhteşem bir oyunculuk çıkarmış. Hani iyi bir oyuncunun tek kişilik oyununu izlemeye gidersin ve büyülenirsin ya, öyle bir his yaşadım. Uzun bir tiradı vardı, müthiş... Uzun bir tebessüm sahnesi vardı, mükemmel... Gerçekten uzun zamandır filmi tek başına bu kadar domine eden bir performans izlememiştim.

Filmi beğenmeyene de amma zevksizmişsin demem, diyemem, çünkü seyirciyi ortak paydada buluşturacak bir film olmadığı kesin. Ama kendi adıma şiddetle tavsiye ederim...

Tarih: 22 Ekim 2022 05:10