Giriş Kayıt
En çok beğenilen yorumlar
avatar
(360) -
Aşkın Gururla imtihanı

Delicesine yağan yağmur altında Mr. Darcy’nin aşkını itiraf ettiği ve karşılık beklediği sahne gördüğüm ve unutamadığım romantik sahnelerin başında gelir. Lizzie’nin bütün kızgınlığına, içinde duyduğu içten içe büyüyen nefretine rağmen Mr. Darcy’in yüzüne bakışını, aşkın çekimine karşı koymaya çalışmasına rağmen Mr. Darcy’nin tek bir hareketinde çözülüverecek gibi görünen ruh halini ve oluşan duygu atmosferini kaç filmde bulabilirsiniz ki…

resim

Bu filmdeki romantik var oluşun temelinde sanat yönetmeninin bakış açısının çok etkili olduğunu düşünüyorum. Aklınıza filmin en can alıcı sahnelerini getirin, kendinizi oracıkta bulduğunuz filmin içine serpiştiriverilen o eşsiz sahneleri düşününüz, hayatta benzeri olmayan yaşayamadığınız bir duyguya dokunacak kadar yakınsınızdır. Romantik sinemanın büyüsüde buradan ileri gelir, günlük hayatın sıradan alışkanlıklarına esir düşen hayallerinizin çırpındığını, size birşeyler anlatmak istediğini sadece ve sadece bu kareler duyar. O anda karşınızda bir film yoktur artık çözümlenmesi gereken bir aşk ve ulaşılması gereken sonsuz bir mutluluk vardır. İzleyici karakterlerle özdeşim kurarak sanal bir birlikteliğe merhaba demiş ve en çarpıcı karelerin müzikle bezenmiş romantizm kapılarından geçmeye hazır hale gelmiştir.

Gurur yalnızlığımızın kalesidir.

Romantizmin drama ile iç içe geçtiği bir filmde aşık bir karakterseniz önyargılarla, yalanlarla ve sonu gelmeyen ayrılıklarla boğuşmak zorundasınız. Aşkın önyargılarımızla verilecek bir savaşı, sevdiğine ulaşmak için aldanmaması gereken yalanları ve dayanılması gereken yürek burkan ayrılıkları vardır. Hele de Bennet ailesinin bir ferdiyseniz işiniz daha zordur. Bennet kızları annelerinin elinde müstakbel bir eş adayına dönüşmeyi beklemekte ve en küçükleride bütün şımarıklığıyla toplumsal ayrımın sınırlarını hiçe saymayı kendinde bir hak olarak görmektedir. Bu Mr. Darcy’nin görgü kurallarına dikkat etmemek hususunda hatırlatıcı tavrını ön plana çıkaracak, Jane’nin duygularını belli edemeyişinde daha da belirgin hale gelerek bir tavsiyeye nihayetinde en yakın dostunun yaşaması gerektiği bir ayrılığa dönüşecektir.
Lizzie’nin gururunun aşktan uzak bir yalnızlığa dönüşmesi için bir subayın varolmayan geçmişine, ablasının hazinli öyküsüne ihtiyacı vardır. Elindekiler bir aşkın itirafında hançere dönüşecek sevgi sözcüklerinin son nefesi olacaklardır. Aynanın karşısında gündüz geceye karışacak, karanlıkta uzatılan bir mektup büyük kederlerle aşkın yenilişini gururun zaferini dünyaya duyuracaktır.

resim

Elizabeth’in geldiği bu noktada ayrılığın yalın gölgesi bedenini yormakta ailesinin yaptıklarına, kardeşlerinin bu duruma nasıl geldiğine bir anlam vermeye çalışmaktadır. Olan bitenlerden ve yaşanamamış bir aşktan başka gerçekliği göremeyen gözlerine, güneşin yakıcı ışıklarını, doğanın engin manzaralarını vaat etmiş ve akrabalarıyla çıkacağı kır gezisinde kaderine hüküm biçmiştir. Bu noktada yönetmen Jane Austen’in isteğine boyun eğmiş gibidir. Tesadüflerin aritmetiğinde gururu parçalara bölecek aşkı için her şeyi yapabileceğini ispatlayan Mr. Darcy’i yüceltecektir. Romantik erkeğin anatomisini sanata düşkünlüğüyle, nazikliğiyle ve sevdiği için yapabilecekleriyle şekillendirendirecek, bu da Mr. Darcy karakterine olan hayranlığımızın ne kadar doğru olduğunu gözler önüne serecektir.

Kendini beğenmişler komedyasının kraliçesi Lady Catherine yeğeninin gidişatını beğenmeyecek, gecenin geç saatlerinde kapıları vuracak ama dedikoduların doğru olmadığına dair sözü Lizzie’nin dudaklarından işitemeyecektir. Çünkü Lizzie’nin bu aşka vereceği bir cevap vardır o da değersiz insanların yüzüne sarfedilmeyecek kadar değerlidir.

Sabahın ilk ışıkları alacakaranlığı sona erdirmek için yol alırken, iki aşığın yolu ile kesişecek, seyirciyi bu eşsiz görüntüyle aşkın saflığına ve mutlu sona davet edecektir.

resim
9


avatar
(66) -
''İmkansız'' olarak algılanan bir aşkı gayet güzel ve samimi bir biçimde işleyen filmi harika bulduğumu söyleyebilirim.Filmdeki aşkı ayrıntıya dökecek olursam;Filmin henüz başında sert bir rüzgârlarla başlayan ve ortalara kadar aynı seviyede kalan hiçbir şekilde sıcak bir bakışı veya diyaloğu içinde bulundurmayan, sadece arka planda tutulan ama size var dedirten bir aşkdı.

Filmin ikinci yarısında yavaş yavaş dışarıya süzülen, izlerken merakla beklenen, güzel bir sahne ile ''Aşk''ın ilk adımı atılmış oldu tabi ''Gurur''la beraber.Buraya kadar herşey güzeldi hüznün de giriş yaptığı sahnelerdi fakat daha sonra sergilenen ısrar akla iki soruyu getiriyor ya Yönetmen abartılı bir giriş/devam yaptı yada olağanüstü bir aşk işleniyor.Filmin finali o kadar etkileyiciydi ki(belki o kadar abartılacak bir sahne de yokdu tamamen benim düşüncelerim) Yönetmende suç bulamadım.

Filmin isminin tam olarak doğru çevrilmediğini düşünsem de filme harika bir hava katmıştı.Filmdeki atmosfer bana ''Little Woman''ı hatırlattı, tabi ki bu filmle kıyaslayanamaz(romantizm yönünü) öyle bir hatada yapmayacağım.Filmde beni en fazla rahatsız eden varlık Anne karakteriydi, nasıl olurda bu kadar basiretsiz bir karakteri başrol oyuncunun Annesi yaparlar anlamış değilim.Baba karakteri de gereğinden fazla vurdumduymazdı.

Keira Knightley'in canlandırdığı karakter içinde birşeyler söylemek isterim.Tamamen saf,duygusal ve en önemlisi gerçek bir kalbi olan bir karakterdi.Bunlar da bir erkek için çok önemli ayrıntılar, kısaca izleyiciyi kendine aşık etmekte pek de zorlanmayacağı bir karakteri canlandırmıştı.Karakteri bu kadar beğenmemdeki en büyük pay da tabi ki kendisiydi,Oscar'a aday olmasına çok sevindim o sene kimin kazandığını bilmiyorum ama aday olması bile mutluluk verici.

9/10
9


avatar
(96) -
Jane Austen' ı ve dönem filmlerini seviyorsanız kaçırmamalısınız...
Arşivlik muhteşem bir uyarlama...
10


Yorumlar (28)
avatar
(105) -
"Pride & Prejudice", evliliğin romantik bir şey olmaktan çok iş olarak görüldüğü bir dönemde aşık olan iki kişinin hikayesini anlatıyor. Elizabeth Bennet (Keira Knightley) ve Mr. Darcy (Matthew MacFayden), dünyada evlenmek için evlenmek istemeyen ve sadece aşk için evlenmek isteyen iki kişi.

Filmde ilk fark ettiğim şey Roman Osin'in nefes kesici sinematografisiydi. Osin, bu muhteşem çekimleri öyle bir şekilde yapıyor ki, o dönemlere gidiyormuşsunuz gibi hissettiriyor. Sizi filmin içine taşıyor ve her saniyesine aşık olmanızı sağlıyor.

Bu filmin en önemli yönü, kesinlikle harika bir iş çıkardıklarını düşündüğüm Knightley ve MacFayden'ın performansları. Knightley, karakterini çok dik başlı ve bağımsız bir kadın olarak canlandırıyor ve film boyunca kadın cinsine bir bakıma rol model oluyor. Ailesine servet kazandırmak için bir erkeğe güvenmek ve onunla beraber olmak zorunda değil, bunun yerine sevebileceği ve birlikte yaşlanabileceği bir adam istiyor.

Bu arada, Bay Darcy o kadar içe dönük bir karakter ki Elizabeth için gerçek niyetini filmin ilerleyen bölümlerine kadar gerçekten anlayamıyoruz. Romantik romanlarda ve filmlerde yer alan birçok erkek karakter Bay Darcy karakterinden bir şeyler esinlenmiştir.

Bu filmdeki romantizm hakkında, bu türdeki diğer film ve kitaplardan farklı bir şey var. Elizabeth ve Darcy karşı karşıya geldiklerinde, izleyici bir şekilde bunalmış hisseder ve iki karakterimizin sonunda gururlarını bir yana bırakıp birbirlerine olan duygularının peşine düşeceklerini umarlar. Böylece, sonunda bir araya geldiklerinde, romantik bir film izlerken nadiren hissettiğiniz, açıklanamayan büyük bir mutluluk patlaması hissettim. Elbette, iki ana başrol kaçınılmaz olarak bir araya geldiğinde mutlu hissedebilirsiniz, ancak bu sefer farklı. Senaryodan mı, oyunculuktan mı, sinematografiden mi, yoksa her şeyin birleşiminden mi emin değilim. Ancak, bunun belki de en iyi dönem romantik filmlerinden biri olduğundan şüphem yok.
8


avatar
(9) -
Hiç bir filmi tekrar izlemem bu hariç. Hani sordular diyelim ; tek bir film izleme hakkın olsa ömrün boyunca hangisi olurdu diye ? -Aşk ve gurur derdim . en iyi kitap uyarlaması, senaryosu , oyuncuları , atmosferi , kıyafetleri , replikleri , kamera açıları en en enleri toplamışlar bu filme . Benim gibi uslanmaz romantiklere tek çare bu filmdir sanırım. Tam bir klasiktir eskimez, tozlanmaz. Yıllar geçtikçe değerini kaybetmeyen nadir filmlerden . izleyin izletin...
10


default avatar
(20) -
Çok sevilen bir klasiği sinemaya aktarmak çoğu zaman büyük bir risktir. Pride and Prajudice izlediğim en iyi kitap uyarlamalarından biri. Gerek senarist gerekse yönetmen, eseri çok iyi anlamış ve romandaki büyülü atmosferi filme taşımayı başarmışlar. Kitaptaki eşsiz satırları ete kemiğe bürünmüş kahramanlardan duymak için bile izlemeye değer. " Onun gururunu ben de kolaylıkla hoş görebilirdim. Benim gururuma dokunmamış olsaydı." O repliklerden sadece biri ..
10


avatar
(22) -
Film mekan,kostüm ve müzikler dışında hiçbir şey vermiyor maalesef. Büyük bir beklentiyle izledim, hüsran yarattı bende ne yazık ki. En büyük sebebi de filmde gram aşk duygusu yok, romantizm yok, oyunculuk kötü... Maalesef olmamış.
6


default avatar
(7) -
gerçekten mükemmel bir film yalnız yorumlarda bazı arkadaşlar filmdeki o döneme ait gelenekleri eleştiriyor ancak bu eleştiriler çok saçma geldi bana. o zamanın ingiltere' sinde gelenekler o şekildeymiş yani neyini eleştiriyorsunuz!
10


avatar
(6205) -
Keira Knightley'yi meshur yapan film. Dün izlemiş biri olarak ne kadar zarif bir aşk masalıydı.Oysaki günümüzde ilişkiler ne kadar yılış,yılış sa bu filmdeki aşk da bir o kadar yalın ince ve zarifti.Filmin her saniyesini beğenerek izledim.Dekorlar o dönemin görselliği müzikler danslar her şey muhteşemdi.Ciddi emek harcanmış kaliteli bir film izlemenizi tavsiye ederim...
8


avatar
(998) -
Olağanüstü ve vazgeçilmez bir film değil belki ama ben beğendim.konusu çok çok ilginç olmasa da şöyle bir göz atayım diye gönülsüz bir şekilde izlemeye başladığım filmi sonuna kadar izledim.Bana kalırsa izlemek için bir şans verin bu filme çok çok beğenmezsiniz ama ben bu filmi neden izledim de demeyeceğinizi garanti ederim.
8


avatar
(348) -
Güzel filmdi. Arşivimde sağlam bir yere sahip. Kötü yorumlar aldırmayın ve izleyin derim ben.
O dönemi de gözler önüne seren bir yapım aslında. Erkeklerin centilmen, bayanların hanımefendi olduğu yıllar... Tabii ki her dönemin kötüleri... Kostümler, müzikler, mekanlar... Görülmesi gereken bir film.
8


avatar
(193) -
Birincisi kefaret filminde olduğu gibi bu filmdede Keira Knightley başrol vererek filmi harcamışlar, ikincisi ingilizler bu aşk filmlerini beceremiyorlar.
4


avatar
(30) -
Gelmiş geçmiş en iyi aşk filmlerinden, tekrar tekrar izlenir. Sadece Mr. Darcy için bile izlenir
10


avatar
(5) -
Sürprizbozan: Göster
3

Cevaplar (1)
default avatar
(7) -
bence sende sorun var. o dönemin gelenekleri öyleymiş ve filme tam olarak yansıtılmış.
10


2
| Bildir


avatar
(1248) -
Çok sağlam bir filmdi. Oyunculuklar harikaydı, yaşanıldığı dönem çok iyi yansıtılmış. Başarılı bir uyarlama olmuş. Kesinlikle tavsiye ederim.
8


default avatar
(140) -
Türkçealtyazı üyeleri beni hayal kırıklığına uğrattınız. Genel yorum ne ise genelde o çıkardı filmde ama bu film için beklentimi çok büyüttüm yorumlarınızla... Filme gelirsek kostümler iyi tamam ama filmin iyi olmasına yeter mi bence yetmedi. Filmin 30. dakikasında filmin nasıl biteceğini çok kolay tahmin ettim. duygusala bağlayamadım çünkü
Sürprizbozan: Göster
saçma bulduğum bir diğer nokta da
Sürprizbozan: Göster
danslarını sıkıcı bulmamda cabası. bomba noktası Judi Dench ın saçını kim yapmış Çok Mutlu
Sonuç olarak kostüm, görsellik beğensemde filmi beğenmedim 6 puanı da Keira Knightley ve Rosamund Pike performansları için verdim.
6


default avatar
(151) -
Muhteşem bi film olmuş.Her şey tadında.Kesinlikle sıkılmayacksınz ve keyifle izleyecksnız.Enfesss ...


default avatar
(275) -
müzik, manzaralar, kostümler, kızlar güzel. sadece, göze hitap eden onlarca sahne için izlenmeli, duygusal etkileşim beklenmeden.
6


default avatar
(4) -
İzleyipte pişman olmayacagınız bir film, kaçırmayın derim Hıhı


default avatar
(30) -
manzaralar ve kostümlere çok emek verilmiş onların hatrına en fazla 6lık bir film. Konu çok yüzeysel işlenmiş, seyreden kişiye hiç duygu geçmiyor. tabi herkesin hayat algısına göre değişir izlemekte sakınca yok
6

Cevaplar (2)
avatar
(76) -
Konu yüzeysel mi? Yapma, Jane Austen yattığı yerden kalkar ,elbette hoşuna gitmemiş olabilir fakat dünyanın en önemli romanının muhteşem bir şekilde beyazperdede entegre olmuş haliyesi bu filmde mevcut.
8


5
| Bildir
default avatar
(30) -
Benim için muhteşem değildi .Ama bu şununla da alakalı olabilir, Keira Knightley hangi filmde olsa bana duygusuz donuk vs. geliyor.Hiç de anlamama rağmen bu kadına, bence kötü bi oyuncu diyebiliyorum.Kitap da ancak İngiliz edebiyatının önemli romanlarından olabilir.Tabi bu benim görüşüm, tabii çok kişisel ve kimsenin benimsemesi gerekmiyor.
6


0
| Bildir


avatar
(1072) -
Bir Peri masalı, içinde; Keira Knightley güzelliğinin canlandırdığı Lizzie karakterinin dik duruşu sayesinde yanlışları doğrulara dönüştüren ve biz izleyicilere "mutlu sonları severim: yeteri kadar entel değilim" dedirten...... Film, film değil görsel olarak ünlü natürist ressamların fırçalarından çıkmış, büyüleyici tablolar bütünü sanki...... Tabloların büyüleyici etkisine karşın bir o kadar da yalın bir anlatım........ Katmanalar (sınıflar değil) arası ilişkiler ve geçişler, geçişlere izin vermeler, vermemeler, bunların yanında baba kız ilişkisinin anlatımındaki sıcaklık. İki sahnede kameranın sıradışı ustlıkla kullanılışı........Keira Knightley kadar güzel film...
8/10
8


avatar
(48) -
Nasıl bir yorum bu film için yeterli bir ifadeye sahip olur inanın kestiremiyorum. Tek bildiğim şeyin izlememişseniz vakit kaybetmeden izlemeniz gerektiği! Şimdiden mutlu seyirler!


avatar
(61) -
kesinlikle muhteşem bir film ve alttaki yorumlar da filmden olsa gerek mükemmel olmuş..
10


‹ Önceki 1 2 Sonraki ›
Türkçe Altyazı © 2007 - 2024 | hd film