En çok beğenilen yorumlar
bradyfrady (187) - 13 yıl önce
Minority Report'u mutlaka bir kategoriye sokmak gerekirse, ilk olarak bilimkurgunun akla geleceği şüphesiz. Nereden baksanız bilimkurgu denince akla ilk gelen yazarlardan olan ve hikayeleri Blade Runner ve Total Recall gibi filmlere esin kaynağı olan Philip K. Dick'ın kısa hikayesinden uyarlanan bir film. Ama, türlerin kesiştiği 1998 yapımı Dark City'de olduğu gibi Minority Report aynı zamanda bir aksiyon gerilim veya gelecekte geçen kara film olarak görülebilir.
Film değişik izleyiciyi kitlesinin değişik şeyler bulabileceği bir yapıda. Büyük bütçeli bir aksiyon arayanları tatmin edecek derecede kovalamaca ve heyecan olmasının yanısıra, düşünmek ve bazı konularda kafa yormak isteyenlerin de bulacakları birçok şey var.
Kader mi yoksa özgür irade mi? Filozofların üzerinde uzun yıllardır tartıştıkları bu soru Minority Report'un altında yatan ana tema. Seyirci, filmin gittiği yerlere gitmek için, gelecekte yaşanacak olaylar önceden mi belirlenir yoksa özgür irade ile yaşanacaklar değiştirilebilir mi, sorusuna kendi içinde cevap aramak durumunda.
Filmin içinde birçok paradoks var. Bunlardan en büyüğü: Birisinin cinayetle suçlanması, onun ilerde gelişen olaylar ile bir cinayet işleme durumuna gelmesine neden olur mu? Tom Cruise'un karakteri katil olduğu suçlaması yüzünden kaçıyor ve ilerde gelişen olaylarla birini öldürüp öldürmeme seçimini yapma durumuna geliyor. Bu duruma gelmesinin tek sebebi, aslında ilk başta bu suçlamayla karşılaşması. Yoksa böyle bir durum mümkün olmayacak.
Bir başkası da şu olabilir. Bir suç işlemeyi düşünen ve planlayan ama henüz gerçek anlamda işlemeyen, kanun karşısında masum olan biri eyleminden değil düşüncesinden dolayı suçlanıp yakalanabilir mi?
Malice ve Dead Again gibi filmlerin senaryo yazarı Scott Frank'in uyarladığı senaryo ilgi çekici. Bunun üzerine Spielberg'in yönetimi ve yıllardır birlikte çalıştığı görüntü yönetmeni Janusz Kaminski'nin soluk renkler kullanarak kattığı atmosfer ekleniyor.
50 yıl sonrasında neler olabileceği konusunda fikirler özel efektler filmi tamamlayıcı nitelikte. Genelde, önce özel efektlerin yapılıp, üstüne derme çatma bir senaryonun oturdulduğu şu günlerde bu pek sık görülmeyen seçim.
Tom Cruise hem başrol için son derece uygun hem de bu bütçede bir projenin box office başarısı için gerekli olan büyük isim. Yardımcı oyuncular Amerika'lı olmayan üç oyuncudan oluşuyor. Hart's War'da başrolü oynayan sürekli çıkış içindeki İrlandalı Colin Farrell, İsveçli büyük oyuncu Max von Sydow (Exorcist) ve dazlak olarak gördüğümüz İngiliz oyuncu Samantha Morton. 1999'da Sweet and Lowdown'daki dilsiz rolü ile Oscar adayı olan Morton, burada da rolü gereği çok az konuştuğu için neredeyse dilsiz.
7
Film değişik izleyiciyi kitlesinin değişik şeyler bulabileceği bir yapıda. Büyük bütçeli bir aksiyon arayanları tatmin edecek derecede kovalamaca ve heyecan olmasının yanısıra, düşünmek ve bazı konularda kafa yormak isteyenlerin de bulacakları birçok şey var.
Kader mi yoksa özgür irade mi? Filozofların üzerinde uzun yıllardır tartıştıkları bu soru Minority Report'un altında yatan ana tema. Seyirci, filmin gittiği yerlere gitmek için, gelecekte yaşanacak olaylar önceden mi belirlenir yoksa özgür irade ile yaşanacaklar değiştirilebilir mi, sorusuna kendi içinde cevap aramak durumunda.
Filmin içinde birçok paradoks var. Bunlardan en büyüğü: Birisinin cinayetle suçlanması, onun ilerde gelişen olaylar ile bir cinayet işleme durumuna gelmesine neden olur mu? Tom Cruise'un karakteri katil olduğu suçlaması yüzünden kaçıyor ve ilerde gelişen olaylarla birini öldürüp öldürmeme seçimini yapma durumuna geliyor. Bu duruma gelmesinin tek sebebi, aslında ilk başta bu suçlamayla karşılaşması. Yoksa böyle bir durum mümkün olmayacak.
Bir başkası da şu olabilir. Bir suç işlemeyi düşünen ve planlayan ama henüz gerçek anlamda işlemeyen, kanun karşısında masum olan biri eyleminden değil düşüncesinden dolayı suçlanıp yakalanabilir mi?
Malice ve Dead Again gibi filmlerin senaryo yazarı Scott Frank'in uyarladığı senaryo ilgi çekici. Bunun üzerine Spielberg'in yönetimi ve yıllardır birlikte çalıştığı görüntü yönetmeni Janusz Kaminski'nin soluk renkler kullanarak kattığı atmosfer ekleniyor.
50 yıl sonrasında neler olabileceği konusunda fikirler özel efektler filmi tamamlayıcı nitelikte. Genelde, önce özel efektlerin yapılıp, üstüne derme çatma bir senaryonun oturdulduğu şu günlerde bu pek sık görülmeyen seçim.
Tom Cruise hem başrol için son derece uygun hem de bu bütçede bir projenin box office başarısı için gerekli olan büyük isim. Yardımcı oyuncular Amerika'lı olmayan üç oyuncudan oluşuyor. Hart's War'da başrolü oynayan sürekli çıkış içindeki İrlandalı Colin Farrell, İsveçli büyük oyuncu Max von Sydow (Exorcist) ve dazlak olarak gördüğümüz İngiliz oyuncu Samantha Morton. 1999'da Sweet and Lowdown'daki dilsiz rolü ile Oscar adayı olan Morton, burada da rolü gereği çok az konuştuğu için neredeyse dilsiz.
gitarisyen (396) - 12 yıl önce
Çok adını duymama ve hep izlemeyi istememe rağmen bugüne kadar izlemeyi ertelediğim ve izledikten sonra bu kadar geç izlediğime pişman olduğum bir film. Her şeyden önce Steven Spielberg'in neden bu kadar önemli ve başarılı bir yönetmen olduğunu bu filmde kanıtlarıyla gördüm. Daha önceki filmlerinin (bazılarını beğenmesem de) çoğunu zevkle izlememe rağmen bu filmdeki "gelecek algısı" çok hoşuma gitti. Şöyle ki; genelde bilim-kurgu tarzı filmlerde gelecekle ilgili bir klişe tutturulmuştur ve hep öyle kullanılagelmiştir. Çoğu yönetmen sanki bir tabuymuş gibi bunun dışına pek çıkmamıştır. Örneğin silahlar anlamsızca ışın tabancaları şeklinde tasarlanır, karmaşık düğmeler ya da hologramik unsurlar v.s. vardır ve bunlar günümüzden ya da günümüzdeki eşya anlayışından çok uzaktır. Bu filmde ise (yine aynı unsurlar kullanılmasına rağmen) 2054 yılında geçen konusu itibariyle kullanılan teknoloji günümüze hiç de yabancı olmayan, sade ve doğal akışıyla ilerleyerek 2054 senesine varmış bir teknoloji olarak karşımıza çıkıyor ve sırıtmıyor. Makineler, silahlar, cep telefonları hafif tasarım değişiklikleriyle bundan 25-30 sene sonra "olabilecekmiş" değil, "olacakmış" havasıyla verildiği için filmi samimi kılıyor ve izleyeni filmin içine çekerek seyir zevki yüksek bir atmosfer sunuyor.
Bunun dışında söyleyebileceklerim başarılı bir senaryo olduğu, oyunculukların yerli yerinde olduğu, türün meraklılarının beklentilerini karşılayabilecek bir film olduğudur. Filmde yine satır aralarında (Stieven Spielberg filmlerinde bazen gördüğümüz üzere) din olgusuna Danny Witwer karakteri üzerinden de yer verilmiş olması ve "kâhin" kavramıyla birlikte, suçu işlemeden önce geleceği görerek suçu işleyecek insanların yakalanması üzerine suçun aslında hiç işlenmemiş olması ve bu anlamda bir "suçlu"nun olup olmayacağı felsefesine de göz atması bakımından güzel ve beklentilerimi karşılayan bir seyirlik olduğunu düşünüyorum.
Bence benim kadar geç kalmadan izlemeniz gereken ve sevebileceğiniz bir film.
Bunun dışında söyleyebileceklerim başarılı bir senaryo olduğu, oyunculukların yerli yerinde olduğu, türün meraklılarının beklentilerini karşılayabilecek bir film olduğudur. Filmde yine satır aralarında (Stieven Spielberg filmlerinde bazen gördüğümüz üzere) din olgusuna Danny Witwer karakteri üzerinden de yer verilmiş olması ve "kâhin" kavramıyla birlikte, suçu işlemeden önce geleceği görerek suçu işleyecek insanların yakalanması üzerine suçun aslında hiç işlenmemiş olması ve bu anlamda bir "suçlu"nun olup olmayacağı felsefesine de göz atması bakımından güzel ve beklentilerimi karşılayan bir seyirlik olduğunu düşünüyorum.
Bence benim kadar geç kalmadan izlemeniz gereken ve sevebileceğiniz bir film.
Yorumlar (37)
eskatalogya (1723) - 4 yıl önce
orjinal bir senaryodan çok başarılı bir bilim kurgu aksiyon çıkarılmış, sahneler arasındaki geçişler güzeldi, finali de gayet makul, izlenmeli...
8
MrBlackTron (462) - 4 yıl önce
Zaman zaman düşse de tempolu, özenle ve başarıyla çekilmiş bilim kurgu filmi. Başyapıt değil ama birinci sınıf film. Tom Cruise ve genel olarak oyunculuklar son derece başarılı, kendilerini vererek oynamışlar.
7
tzacol41 (190) - 5 yıl önce
yıllar sonra izleyebildiğim ve bu zamanda bile izlerken çok ileri zamana göre yapılmış bir film olmuş benim için bu filmin çıktığı ilk zamanlarda millet nasıl kaldırabilmiş anlamış değilim gerçekten kaliteli bir yapım zamanına göre ağır( işleyiş olarak değil yalnız,kurgu olarak) bir filmmiş bence her bünye kaldıramaz gerçekten güzeldi izlemek isteyenlere şiddetle tavsiye ederim
8
meetehun (1082) - 6 yıl önce
Bilimkurgu hayranlarına Spielberg ve Cruisenun birlikte oynadığı, şiddet içeren suçların olabileceği Philip K. Dick'in kısa öyküsüne dayanan yakın gelecekteki bir hikaye olan Azınlık Raporu'nda birlikte berabar çalışarak 2000 yıllara damagası vurmuş bir eser ortaya çıkarmışlardır.
Gerçekleşmesi öngörülen ve önlenen, failin harekete başlamadan yani fiili yapmadan önce yakalanmasını konu alan farklı bir bakış açısı ile yaklaşılmış nadir bulunan filmlerden birisidir.
Film Notum:10/10
10
Gerçekleşmesi öngörülen ve önlenen, failin harekete başlamadan yani fiili yapmadan önce yakalanmasını konu alan farklı bir bakış açısı ile yaklaşılmış nadir bulunan filmlerden birisidir.
Film Notum:10/10
vitaleravenna (206) - 8 yıl önce
Bu filmi duydugum halde tam altı yıl izlemeden beklememe sebep olan kader acaba neyi planlıyordu. Böylesine muazzam filmler boyle bekletilmemeli mazallah ya izleyemeden olseydim
10
kendinebak (110) - 9 yıl önce
"Körler Ülkesinde Tek Gözü Olan Kral Olur'
Kader mi seçim mi suçlu mu suçsuz mu? Steven Spielberg ten izlenesi bir film daha.
8
Kader mi seçim mi suçlu mu suçsuz mu? Steven Spielberg ten izlenesi bir film daha.
Movie Phenomenon (175) - 9 yıl önce
Bence şuana kadar idaalı en iyi film diyebilirim. Hele Samantha Morton rolünün hakkını fazlasıyla vermiş. Colin ise hikayenin başında benim gözümde hem iyi adam olarak kalması ve umduğum gibide çıkması heyecan vericiydi.Philip K.D 'in bilim kurgu konusunda kendini aşmış mütiş hayal gücü olan inanılmaz biri. Nereyese senaristliğini yaptığı tüm filmleri izlemiş durumdayım. 2011 den beri 4 yıl arayla çekmiş olduğu The Man in the High Castle dizisini dört gözle bekliyorum. Şunu demeden edemeyecem Başkahin olarak bilinenAgatha bence Cinayet Kraliçesi olanAgatha Christie'in şerefine verilmiş bir isim. Geç izlediğim için kendimi epey hayıflıyordum. Bence sizler daha fazla geç kalmayın derim.
9
feyizli (270) - 10 yıl önce
Açıkcası filmden beklentim yüksek değildi. Fakat senaryonun bu denli sağlam olması beni şaşırttı. Bence bilim-kurgu kategorisinde ilk sıraları oynamasa da bilim-kurgu deyince akla gelmesi gereken bir film. Kesinlikle izlemenizi tavsiye ederim.
8
seko7356 (678) - 11 yıl önce
Sosyal Devlet!
İzlediğim bir diziden hatırladığım söz ceset yoksa cinayet yok, cinayet yoksa katil de yok haliyle. Gel gelelim bizim adamlar çok güzel bi sistem geliştirmiş gibi görünsede işlenmeyen suçlar yüzünden insanları katil ilan ediyorlar. Bunun yanında kahinlere yapılan ne kadar etiktir iradeleri dışında onları tutsak edip kullanmak. Filmde de dediği gibi Tanrı rolünü üstlenmek bence bu insanlara göre bir şey değil.
Tüm bunların yanında film bilim kurgudan ziyade suç ve aksiyon üzerine kurulmuş. Bir çok mantık hatası olmasına rağmen yinede sıkılmadan izlenilebilir bir film yapmışlar.
7
İzlediğim bir diziden hatırladığım söz ceset yoksa cinayet yok, cinayet yoksa katil de yok haliyle. Gel gelelim bizim adamlar çok güzel bi sistem geliştirmiş gibi görünsede işlenmeyen suçlar yüzünden insanları katil ilan ediyorlar. Bunun yanında kahinlere yapılan ne kadar etiktir iradeleri dışında onları tutsak edip kullanmak. Filmde de dediği gibi Tanrı rolünü üstlenmek bence bu insanlara göre bir şey değil.
Tüm bunların yanında film bilim kurgudan ziyade suç ve aksiyon üzerine kurulmuş. Bir çok mantık hatası olmasına rağmen yinede sıkılmadan izlenilebilir bir film yapmışlar.
derya (232) - 11 yıl önce
Bu filmi on küsür sene önce, vizyona girdiğinde sinemada izlemiştim. Salonun aşırı kalabalık olduğunu hatırlıyorum, yanımdaki arkadaşım dahil pek çok kişinin koltuklara giden merdivenlerde oturduğunu da (belki film uzundu ve koltukta yorulmuşlardı, belki de salon çok doluydu emin değilim). Hasılatın, bütçeyi dörtle çarpması böyle bir şey olsa gerek. Filmin çok etkileyici olduğunu hatırlıyorum; efektlerin, teknolojinin ve hayal gücünün zamanına göre çok iyi olduğunu da. Filmin pek çok karesini de hatırlıyorum; sahneyi, dekoru, oyuncuların hareketlerini.
Bugün filmi tekrar izlediğimde her şey aynı. Her şey hatırladığım gibi, izlediğim yaşın etkisiyle abarttığımdan değilmiş. Film gerçekten iyiymiş.
10
Bugün filmi tekrar izlediğimde her şey aynı. Her şey hatırladığım gibi, izlediğim yaşın etkisiyle abarttığımdan değilmiş. Film gerçekten iyiymiş.
Cevaplar (2)
Film Altyazıları
Furiosa: A Mad Max Saga (2,641)
Kimitachi wa dô ikiru ka (1,510)
Dune: Part Two (331)
Mad Max: Fury Road (314)
The Fall Guy (225)
Tarot (178)
The Ministry of Ungentlemanly Warfare (146)
Godzilla x Kong: The New Empire (127)
Håndtering av udøde (121)
Spoorloos (103)
Dizi Altyazıları
House of the Dragon (4,503)
Evil (656)
The Acolyte (274)
Tracker (171)
Young Sheldon (165)
Halo (163)
True Detective (153)
The Bear (149)
From (149)
Yellowstone (143)