Giriş Kayıt
Yorumlar (22)
avatar
(1723) -
costa'yı amen filminden sonra keşfetmiştim, biraz sinema evrenine bakayım dedim politik bir film görünce hemen kendimi geriye çekiyorum çünkü böyle filmlerin en büyük dezavantajı hep aynı pencereden bakması bkz.abdi ipekçi cinayetini işleyen berhan şimşekli yapım, belki film birşey anlatıyor ama o 'şeye' kendi penceremden bakmak isterim...
5


avatar
(1012) -
İzleyecekler için baştan şunu söyleyeyim.Film Fransızca ama Fransa da geçen bir olayı anlatmıyor.1967-74 yılları arasında Yunanistan da gerçek olay kişi ve davalara dayanıyor.Araştırısanız daha bir bilinçli izlersiniz.Zaten özellikle belirtiliyor gerçek kişilerle bağlantısı vardır.Kasıtlı olarak benzetilmiştir diye.Gelen askeri yetkililerin üniformalarındaki payelerden tutunda kağıtlardaki kraliyet mührüne kadar Yunanistan ima ediliyor.Çok üst düzey oyunculuklar , screenplay ve yönetmenlik gösterisi.Böyle film yapılacaksa yapılsın.Bazen zaman öldürmelik, eğlenmek için film izleriz.Ama böyle bir şey sadece izlemekle yetinilmez.
10


avatar
(34) -
faşist düzenin herzaman aynı yöntemleri kullandığını gözteren güzel bir film.bu film resmen bugün Türkiye'sini anlatıyor.yöntemlerin bu kadar bilindik olmasına rağmen neden birşey yapılamadığını anlamak ta zor...


default avatar
(1082) -
Z, solcu bir siyasi liderin suikastı işleyen, nefes kesici şekilde sürükleyici ve bu suikastın arkasındaki komployu göstermesi açısından, soruşturma ve olayların sonunda gerçekleşen gerçek suikast hikayesini anlatan güçlü, yoğun, gerçekçi ve çekici bir politik gerilimdir.

Aslında Yunan tarihinin çok farkında değilim, farkında değil derken balkan savaşlarında ve I dünya savaşı sırasında yani mütareke zamanında denize gömdüğümüz, krallıkla yönetilip sonra darbe yapılıyor, sonra cumhuriyeti kuruyorlar sözde diye devam eden karanlık bir tarihleri var.p

Politik gerilimden çok hoşlananlar için biçimlmiş kaftan, ama bu film birçok açıdan diğerlerinden çok farklıydı. Gerçek hikayeye dayanan ve dramatik bükülmeler olmadan farklı bir yapıya bürünüyor.. Filmin ilk bir saati çok fazla olayları ortaya çıkmıyor, soruşturma başladığında gerçek bir eyleme girişmek için ikinci yarıya kadar beklemeniz gerekiyor ve ardından film gerçekten ilginç hale geliyor.Bir ülkenin siyasi tarihinden kesitler vermesi açısında olumlu.. Türkiyenin karanlık siyasi tarihinin de böyle gün yüzüne çıkması dileğiyle..Baş yapıt düzeyinde bir film..
9


avatar
(1162) -
Bu akşam, kendime şöyle harika bir sinema ziyafeti çekeyim düşüncesiyle, artık ne çıkarsa bahtıma diyerek elimi arşivimin en sıra dışı filmlerinin bulunduğu kırmızı ipek kumaştan yapılmış özel torbaya daldırdım…

Elime gelen film, Costa-Gavras’ın Vasilis Vasilikos’un otuz iki dilde çevirisi yapılan aynı adlı romanından uyarlayarak çektiği “Z” oldu…

Gösterimi, başta Yunanistan ve Türkiye olmak üzere pek çok ülkede uzunca bir süre yasaklanmış olan bu film, 14 milyon dolarlık hasılatı ile 1969 yılında ABD’de en çok gişe yapan filmler listesinin 12. sırasına yerleşmekle kalmamış, katıldığı bütün festivallerde ciddi övgüler alırken 2 Academy, 1 Golden Globes, 1 BAFTA ve 2 Cannes ödülü dâhil toplam 11 ödülü de kendi hanesine yazdırmıştı…

İzleyici puanı ortalaması IMDB’de 8,2/10 ve Rotten Tomatoes’da ise 4,3/5 olan filmin, profesyonel sinema eleştirmenlerinin oylarıyla oluşan Rotten Tomatoes puanı da 8,2/10… Yani sonuç itibarıyla film hakkındaki olumlu havada, neredeyse herkes tam bir fikir birliği içinde gibi…

“Gerçek olaylarla, sağ ya da ölü olsun gerçek kişilerle olan benzerlikler tesadüfi değildir. Her şey kasıtlıdır” şeklindeki oldukça cesur (özelliklede o tarihte Yunanistan’da askeri cuntanın iktidarda olduğu düşünüldüğünde) bir bilgilendirme yazısıyla başlayan filmin konusuna hiç girmiyorum… Zira Yunanlı politikacı Grigoris Lambrakis’ in öldürülmesine ilişkin olaylar ve faşist Yunan askeri cuntasının alaycı bir üslupla hicvi etrafında kurgulanan filmin hikâyesi, gerek IMDB ve gerekse de Türkçe Altyazı gibi mecralarda ayrıntılı bir şekilde zaten anlatılmış durumda…

Başrollerini Yves Montand, Irene Papas ve Fransız sinemasının yaşayan efsanelerinden Jean-Louis Trintignant’ın paylaştığı filmin çekimleri, Paris Théâtre des Champs-Élysées’deki Bolşoy Balesi sahnesi dışında, Yunanistan’ı andıran Akdenizli atmosferi ve daha da önemlisi Cezayir Kültür Bakanlığının sağladığı maddi destek nedeniyle Cezayir’de gerçekleştirilmiştir… Zira filmin yapımcıları o kadar parasızdır ki, Vago karakterini canlandıran Marcel Bozzuffi, profesyonel dublörler için bütçe ayrılmadığından "Kamikaze" isimli aracı bizzat kendisi kullanmak zorunda kalmıştır… Filmin bir başka önemli ayrıntısı da, askeri cunta tarafından ev hapsinde tutuluyor olmasına rağmen bestelerinin filmde kullanılabilmesi için Costa-Gavras’a bir şekilde onay veren, bir diğer yaşayan efsane Mikis Theodorakis’in müzikleridir…

Neredeyse tam bir yokluk ve yoksunluk içinde çekilmesine rağmen politik sinemanın ve o sinemanın önemli temsilcilerinden Costa-Gavras ’ın başyapıtları arasında yer alan bu filmi halen izlemediyseniz kendinize bir iyilik yapın ve hemen izleyin derim… İzleyecek herkese keyifli seyirler…
8


avatar
(1418) -
2013 yılında yazdığım yorum...
COSTA-GAVRAS'ın yönettiği, 2 Oscar ödüllü 8,1 puanlı 1969 yapımı " Z " / Ölümsüz filmi, 1963 yılında Yunanistan'da meydana gelen bir siyasi olaylar zincirini konu alıyor.
Son derece başarılı bir film. Herkesin izlemesini çok isterim.

Asker destekli sağcı hükümetin yönettiği bir ülkede ( filmde Yunanistan adı geçmiyor) sol görüşlü , barış yanlısı , sevilen bir milletvekili suikast sonucu yaşamını yitirir. Genç ve idealist bir savcı ve genç bir gazeteci olayı araştırırlar. Soruşturma aşamasında general, polis şefi ve hükümet olayın üstünü örtmeye çalışırlar. Bu arada tanıklar da çeşitli kazalar sonucu tek tek ölürler. Acaba gerçek suçlular ortaya çıkacak mı? Bunu öğrenmek için lütfen bu muhteşem çekilmiş filmi izleyiniz.

Filmin şahane müziği O'Adonis sadece iki sahnede mevcut. Beste Mikis Theodorakis'e ait.

En iyi yabancı dilde film ve en iyi kurgu Oscar ödülleri dahil 10 ödüllü bir film.
9


avatar
(30) -
bizdeki olayları onlar anlatmış gibi... bizim ülkede bu tarz olayların verdiği malzemeyle alfabenin 28 harfiyle de (z hariç) film çekebilirsiniz....
Film bir başyapıt ...
9


default avatar
(1723) -
Oldukça çarpıcı bir film ...Devlet tarafından siyasi cinayetlerin nasıl işlendiği ve örtbas edildiğini anlatan belgesel tadında bir film ...
8


default avatar
(6) -
vay be. film sanki 5 dk önce Türkiyede çekilmiş gibi iyi ki filmin dili fransızca da karışıklığa mahal vermiyor Polis neden acaba Gülücük bu arada
Sürprizbozan: Göster
10


avatar
(217) -
Tek kelime ile mükemmel bir film. Belki bir film olabilir ama gerçekte kapalı kapılar arkasında yaşananlara da ışık tutuyor her zaman için. Bu tür susturmaların/örtbas etmelerin hep yapıldığını ve yapılacağını düşünüyorum.

İzlemenizi kesinlikle tavsiye ediyorum. Mükemmel bir kurgu. Güzel oyunculuklar. Harika müzikler de cabası.

10/10
9


default avatar
(1457) -
Dün gece matineme en sevdiğim yönetmenlerden bir tanesi olan Costa-Gavras'ın "Z" sini almıştım. Dönemin sol yapıtlarına imzasını atan Costa-Gavras'ın ilk büyük eseri "Z". Gece aslında "Z" den önce yine kendisine ait "Missing" ile yola çıkmıştım ama beğenmedim. İlk eseri olan "Z" çok daha etkileyici gerçekten. Belki de Yunan olmasının verdiği etkiyle konulara daha fazla hakim olmasındandır. Zaten kendisi politik sinemanın baş yıldızlarından bir tanesi. Uzun ve başarılı kariyerinin bu son döneminde 'Cennet Batıda' filmiyle tekrar parladığını ve 'Le Capital' ile geçen sene bir defa daha ekranlarımızda olduğunu ilave edelim. Büyük isimler için büyük sözler sarf etmeye gerek yoktur kanımca. Costa-Gavras da işte öyle bir isim. Le Capital çıktığı vakit ilk izleyeceklerden birisi ben olacağım orası kesin. İnşallah orada da yorumlarımızı paylaşacağız. Yves Montand tam bir usta. Irene Papas'ı da en son Kaptan Korelli'nin Mandolini'nde anne rolünde hatırlayacaksınız. Burada da eşsiz bir rol ortaya koyuyor zaten. Ama esas başarılı oyunculuklar kötü adamlarda. Buna da dikkat çekmek istiyorum. Ama hepsi bir tarafa. (Yönetmen dahil) Mikis Theodorakis ve müzikleri inanılmaz. Yani filmi uyumanıza yakın açıp gözlerinizi kapatıp aralarda Mikis'in melodilerini dinleseniz yine aynı heyecanı duyarsınız. O derece yani. Andante altyazısı ortalama bir seviyedeydi. Bazı yerlerde hatalar olmasına rağmen filmi izlenebilir büyutlarda tutmayı başarmış. Bu kadar zor bir tercümede bu tür hatalar normal. Ellerine emeğine sağlık. İzlemeniz gereken bir yapım olduğunu söyleyebilirim. Saygılarımla...
8


default avatar
(275) -
1963...50 yıl geçmiş, daha modern (!) yöntemlerle, aynı sahneler, farklı ülkelerde yineleniyor...onlar hep aynı, ama yok etmek istedikleri, filmin sonunda da sıralandığı gibi epey geniş bir spektrum...
nice aydınlatılmamış cinayetlerin perde arkasını apaçık gösteren bir film olduğundan, bu güne göre yöntemler demode olsa da, izlenmeli bence. müziklerse, apayrı bir lezzet...
8


default avatar
(10) -
Top 10 listemde bulunan ve her zaman seyredeceğim filmlerin başında gelir.Konusu günümüzde de güncelliğini koruyor bana göre. Mikis Theodorakis'in müzikleri için söyleyecek söz bulamıyorum.Müzik böyle yapılır diyor usta.
10

Cevaplar (2)
default avatar
(275) -
yorumumu yazdıktan sonra, seninkini okudum, tekrarlamış gibi olmuşum Gülücük
8


1
| Bildir
default avatar
(10) -
Sen benim yorumumu biraz açmışsın.Gülücük
10


0
| Bildir


avatar
(59) -
Costa-Gavras tarafından 1969 yılında Vassilis Vassilikos'un yazdığı aynı adlı bir romandan beyazperdeye uyarlanan siyasal serüven türünde bir Fransız filmidir. 1969 Cannes Film Festivali'nde Jüri Ödülü kazanmıştır.Filmde, aslında ülke adı hiç geçmemesine karşın, Yunanistan'da 1963 yılında solcu milletvekili Gregoris Lambrakis'in öldürülmesi sonrasında gerçekleşen olaylar kurgulanarak yansıtılmaktadır. Eleştirmenlere göre film, 1967 ile 1974 arasında Yunanistan'da hüküm süren askeri yönetimi eleştirmektedir.Film, sağcı hükümet emrinde çalışan bir polis şefinin, bitkilere musallat olan asalaklarla mücadele etmek gerektiği gibi, topluma zararlı olan kişilerle ve özellikle de solcularla mücadele etmek gerektiğini anlatan konuşmasıyla başlar.Filmin bitişinde akan yazıda ise filme emeği geçenlerin adları yerine askeri yönetimce yasaklanan her ne varsa onlar listelenir: barış hareketleri, grevler, sendikalar, erkeklerin saçını uzatması, The Beatles, pop müzik, Sofokles, Leo Tolstoy, Aeschylus, Socrates'ın eşcinsel olduğunu yazmak, Eugène Ionesco, Jean-Paul Sartre, Anton Çehov, Mark Twain, Samuel Beckett, sosyoloji, uluslararası ansiklopediler, özgür basın, modern matematik. 1969'da yapılan filmde savcıyı canlandıran ve filmin yapımından yıllar sonra ülkenin Cumhurbaşkanı olacak olan ve olayı hükümet adına soruşturan savcının, ölümünü araştırdığı milletvekili Gregoris Lambrakis'i simgeleyen ve Direniş ölmedi ya da Lambrakis yaşıyor anlamına gelen Z harfinin perdeyi kaplamasıyla film sona erer.
10


default avatar
(8) -
Hayatım boyunca izlediğim en iyi 5 filmden biridir.
10


avatar
(370) -
demokrasi denen şeyin ne olup ne olmadığı hakkında halkımıza bir ders niteliğindedir bu film. trt'nin döndürüp döndürüp ekrana koyması taraftarıyım.
demokrasi kültürünün nerdeyse hiç seviyesinde olması, hak hakkaniyet, gerçek kavramlarının içinin boşalması bu filmi türkiye için özel kılıyor.

eski yunancada "yaşıyor" manasına gelen "Z", politik sinemanın "öğretici" modelinde bir zirvedir.
9


avatar
(358) -
Bir Fransız-Cezayir ortak yapımı olan film,Vassili Vassilekos'un aynı adlı romanı Z-Ölümsüz adlı kitaptan uyarlanmış ve dünyaca tanınmış yönetmen Costa Gavras'ın en çok yankı yaratmış filmidir. Yunanlı Radikal sosyalist, barışçı ve İnsan Hakları Savunucusu Radikal Parti milletvekili Dr.Gregoris Lambrakis'in Polaris füzelerinin Yunanistan'a yerleştirilmesi aleyhine yaptığı bir konuşmasından sonra, 22 Mayıs 1963'te, bir triportörle gelen saldırganlar tarafından öldürülmesini ve sonra bu cinayetin Yunanistan'daki Faşist Albaylar Cuntasına rağmen soruşturulmasını anlatır. İktidar, Ordu ve yargı ilişkilerini inceler.

Sözkonusu film sansür nedeniyle uzun yıllar Yunanistan'da ve 1989'a değin Türkiye'de gösterilemedi.
9


avatar
(117) -
Bizim 60'lı ve 70'li yıllara dair çok şey görülebilir bu filmde. Benzerlik karşısında insan ürperiyor. Faşizm devletin üst seviyesinde kabul görünce altta kalanların nasıl canı çıkar. Costa Gavras'ın her filmi arşivliktir. Bu filmi yabancı film oscar'ını almış bir film. Bizde sansürü geçemeyip 20 yıl sonra gösterime sunulmuş bir film. Sansürcüler, yedikleri haltların sinemada halka gösterilmesini istememiş olmalılar.
9


default avatar
(186) -
Ölümsüz (Z) filmi; Yunanistan da yaşanan Albaylar cuntası üzerinden çekmiş. Keskin bir kapitalist ve devlet terörü eleştirisi mevcut. Bunu yaparken de kara mizaha başvurmuş. İzlerken eğleniyorsunuz, cinayeti işleyenlerin kandırılmışlıkları, Süikastı planlayanların çapsızlıkları ve kendilerini onur, adalet gibi saçma sapan şeyler altında nasıl çıkarcı ve iki yüzlü olduklarını görürken. Adalet kavramının nasıl iptal edildiğini ve darbe sonrası baskı ve şiddetin nasıl arttığını ancak kara bir mizahla sunabilirdi.

Yukarda saydığım tüm unsurlar filmi izlenir kılmasının yanında, esas önemli nokta, bu filmi izlerken kendi ülkemiz dahil nerdeyse tüm ülkelerde egemenlerce aynı oyunun oynandığını görmek. belki de bu unsur filmi daha da çarpıcı kılıyor.
9


avatar
(101) -
Ülkemde bir zamanlar oynan oyunları bir film şeridinde izlemek...
10


‹ Önceki 1 Sonraki ›
Türkçe Altyazı © 2007 - 2024 | hd film