Seul'a Dönüş (2022)

Valla ben çok sıkıldım pek bir şey de anlamadım diyebilirim yarısı diskoda geçti hatta filmin. İzlemeyen bir şey kaybetmez bana göre.

Davy Chou'nun anlaşılması güç senaryosu, evlat edinmenin evlat edinilenler üzerindeki etkilerine dair pek çok ön yargıyı nazikçe yıkıyor. Ülkeler arası evlat edinmenin ikircikli ve suçlayıcı bir tasviri olan "Seul'e Dönüş", Güney Kore'nin tartışmalı evlat edinme geçmişinden yola çıkarak Güney Kore'de doğup Fransız ebeveynler tarafından evlat edinilen 25 yaşındaki Freddie'yi anlatıyor. Tokyo uçuşunun iptal edilmesinin ardından tesadüf eseri Seul'e gelir ve kaldığı otelin resepsiyon görevlisi Tena ile arkadaş olur. Tena, Freddie ile gittiği yerlerde ona çevirmenlik yapar. Tena çok uysal, tatlı bir kızken Freddie ise bir o kadar gıcık bir kız. Ailesiyle ve yabancılaştığı doğum yeriyle arasındaki uçurumu kapatmanın imkânsızlığı acı tatlı bir içgörüyle gösteriliyor. Bu diaspora öyküsü, amiyane bir yapım olmanın yanı sıra Freddie'nin gıcıklığından mı kaynaklandı bilemiyorum, beklentimin altında kaldı.
6.5/10

Çocukluk çağı travmalarının, kişinin karakterinde yarattığı derin hasarlar ve kimlik krizi üzerine, içine girmesi zor; ama değerli bir film.