Kaliforniyanın Kralı (2007)

Filmde derinlik ve mevzu var. Konusu kısaca şöyle, bir süre mental bir klinikte tedavi gören Charlie hastaneden çıkar ve kızı Miranda'nın yanına yerleşir. Miranda annesinin küçük yaşlarda evi terketmesiyle Charlie'yle yaşamaya devam etmiş, Charlie'nin de akıl hastanesine yatmasıyla yalnız yaşamak zorunda kalmış bir kızdır. Akıl hastanesinden çıkan Charlie'nin bir definenin peşinde olması ve Miranda'yı da buna inandırmasıyla başlayan öykü oldukça samimi bir havada devam ediyor.


Kaçık ama saygın babayı oynayan Michael Douglas ile 16 yaşındaki kızı rolündeki Evan Rachel Wood film karakterlerini harikulade bir çizgide derinleştirmişler. Klasik bir define arayışı beklerseniz sükut-u hayale uğrarsınız, onu size bir kere söyleyeyim. Baba-kız ilişkisini ele alan samimi ve bağımsız bir yapım söz konusu. Babanız bir kaçık hatta bir kaybeden olabilir ama o yine sizin babanızdır, onu sevdiğiniz için babanızın kararlarını sınamadan, sorgulamadan ona her halükarda destek veririz. Filmin sonu gerçekten manidardı. Ancak o kıyıya vuran çıplak Çinlileri ben de anlamadım. Sıradışı konusuyla sevdiğim bir film olmuştur. Kalifornya'nın Kralı 2007 Sundance Film Festivalinde gösterime girmişti.

fena film değil,daha iyide olabilirdi,charlie nin çok akıllı ve inatçı bir kaçık olduğunu vurgulamaya çalışmasalar,mirandanında canından bezdiğini bize hissettirmek için özel çabalar harcamasalar,hikayeyi kendi akışına bıraksalardı çok daha güzel bir film olurdu,yinede ortalamanın üzerinde,seyretmekten keyif alacağımız bir film var ortada

Michael Douglas'ı zeki-akıl hastası rolünde izlemek keyifliydi. Usta oyuncu böyle birşey olsa gerek. Kızına neler yaşattığının farkında olmayan bir baba, yaşına göre ağır yükler taşıyan,sabırlı bir genç kız. Bunun yanında hedefe ulaşmak için harcanan çaba görülmeye değer. Çizgi film sahnesi de ayrı bir tat katmış. Fakat dram ağırlıklı, yavaş ilerleyen bir yapım. Sıkılma olasılığınız çok yüksek. Son olarakta filmi adıyla bağdaştıramadım!