Bursa Bülbülü (2023) Yorumlar
En çok beğenilen yorumlar
cumhurcemoglu26 (6381) - 2 yıl önce
Aslında filmin başları çok ilgimi çekmese de ilerleyen süre içinde beni içine çekmeyi başardı. Özellikle Ata Demirer'le Özge Özacar çok güzel ikili olmuşlar ve beraber okudukları şarkıları çok, çok başarılıydı. Gerçekten sıkılmadan çok güzel 2 saat geçirdim ve sonuyla da gözlerimin yaşarmasına engel olamadım. Yalnız bu film böyle son bulmamalydı. Dilerim devamını yaparlar ve kaçırmam. Türk filmlerinde çok seçici olmama rağmen iyi Ki izlemişim. Bence izleyin...
7
eskatalogya (1723) - 2 yıl önce
ata demirer in en oturaklı senaryosu ve anlatımı olmuş, kendine çok iyi ifade edebilmiş, tempo güzel, şarkılar efso, oyunculuklar çok iyi, yer yer dram çoğu zaman bol müzikli ve komedik, bülbül muhabbeti acayip güzel bir ayrıntı, kesinlikle izlenmeli...
8
mteren (59) - 2 yıl önce
Ata Demirer'in birçok filmi gibi bu da harika bir yapımdı. Yer yer çok güldürdü, yer yer düşündürdü zaman zaman da üzdü. Cast inanılmaz iyi seçilmiş ve her biri muhteşem oynamışlar. Metin Akpınar'a saygı göstergesi sahneler için de ayrıca teşekkürler Ata Demirer.
8
Yorumlar (37)
bombolini (37) - 3 ay önce
Sonunda Ata Demirer bundan önceki hikayelerine benzemeyen bir senaryo yazmayı başarmış hatta onu komediden bir drama doğru evirmeyi de becermiş. hikayenin başkahramanını da bir tipten hikaye ilerledikçe bir karaktere dönüştürmüş (ya da tip irisi diyebilirim). aslında "daha önce de mutlaka anlatılmıştır" dediğiniz bir hikayeyi eli ayağı düzgün denilebilecek bir şekle sokmuş. beklentim yüksek değildi ama böyle eli ayağı düzgün bir hikayeyle karşılaşınca şaşırdım ne yalan söyleyeyim.
6
dinamikas (75) - 11 ay önce
65 yaşında bir vatandaş olarak şunu net bir şekilde söyleyebilirimki sanatçılarımız bizi ağlatmaktan zevk alıyorlar ve bizlerde hangi filim daha çok ağlatırsa onu sever olduk. Bu kısır döngüden çıktığımız gün belki bizlerde kazanan insanlar olmaya ve toplum olarak umutlu kazanmaya odaklı insanlar olmaya başlayacağız. Hemen hemen bütün filimlerimiz, şarkılarımız, şiirlerimiz ve romanlarımız da eninde sonunda kaybeden insanlar işleniyor hep. Bülbülün hikayesi de vizon tele gibi güzel, komik ve mutluluk verecek bir hikaye olarak sunulup sonunda bizi ağlatmak için sonlandırılmış ve kötülerin yine kazandığı bir hikaye olmuş. Yazık olmuş. Ata Demirer den daha iyi son beklerdim.
5
stormage (324) - 12 ay önce
Ata Demirer kendi çıtasını aşağı çekmeye devam ediyor. Çok daha iyi işler yapmıştı. Bu filmde senaryo... Aslında bir "senaryo" dan bahsetmek çok zor zira Ata Demirer eline geçirdiği boş kağıtlara aklındaki fikri şöyle bir karalayıverniş Kadro konusunda da çok düşünmesine gerek kalmamış nedeni basit aslında, Trakya, roman kültürü, roman havaları denilince sokaktaki çocukların bile aklına ilk gelecek isimler Melek Baykal, Ümit Yesin, Şevket Çoruh ya da Tarık Pabuççuoğlu olurdu. Ben Ata Demirerdeki bu "irtifa kaybına" bir anlam veremiyorum. Çok mu kötü, hayır ama bir öncekine, ondan öncekine ve hatta ondan da öncekine kıyasla gerçekten kötü. Üstelik bunu disney plus gibi bir platformdan yayınlıyorsun. Disney plus çok mu iyi sanki diyenleri duyar gibi oldum. Geçtik Ben çok beğenmedim, karar sizin
5
honorsteel (64) - 1 yıl önce
şarkı okudukları kısımlar çok çok güzel olsa da; mutlu etmesi beklenen filmin (afişe ve fragmana göre), hayatın ve insanların maalesef kötü taraflarını işlemesi filmden soğuttu.
sonuçta üzülmek istesem gündüz kuşağında program çok, en kötü haberleri izlerdim.
5
sonuçta üzülmek istesem gündüz kuşağında program çok, en kötü haberleri izlerdim.
malicinar (27) - 1 yıl önce
Ata Demirer ve filmlerinden hazetmesemde disneyde karşıma çıkınca şans tanıyayım dedim, gerçekten olmuş bu film. Ata yı sevmeyen biri olarak diyorum. Müzikal tadında nostaljik şarkılarla konser havasında çok hoşuma gitti. Tabi kaliteli bir kulaklıkla izlemem dolayısıyla müziğin keyfini çıkardım, izleyin
7
BLaCK LiGHTNiNG (93) - 2 yıl önce
Çok keyif aldım izlerken şarkılar düetler ve aşk zaman zaman gülümseten bir film tavsiyemdir... Ata ve Özge Özacar müthiş ikili olmuş
7
Cormorant (794) - 2 yıl önce
"Biz de usulü erkân bilen insanlarız şükür ama, sevda başa gelince ne usul kalıyor ne makam."
Beylik bir alıntı yaptım belki ama, filmin kendine göre bir felsefesi olmadığını sanmayın. Ata Demirer, yaptığı işlerde belli bir kaliteyi hedefleyen, müzisyen yönü de yadsınamayacak, son derece de ekran ve sahne sempatisi olan bir komedyenimiz. Bunları zaten biliyorsunuz. Tabii ki filmden bir stand-up gösterisi ummayın ama beklentileriniz olabilir, olmalı da..
Son derece eğlenceli, müzik dolu, seyir zevki üst düzey bir film. Özellikle Morrison'ın yorumundan sonra çok uzatmama gerek kalmamış, ama filmi izleyin, izletin.
8
Beylik bir alıntı yaptım belki ama, filmin kendine göre bir felsefesi olmadığını sanmayın. Ata Demirer, yaptığı işlerde belli bir kaliteyi hedefleyen, müzisyen yönü de yadsınamayacak, son derece de ekran ve sahne sempatisi olan bir komedyenimiz. Bunları zaten biliyorsunuz. Tabii ki filmden bir stand-up gösterisi ummayın ama beklentileriniz olabilir, olmalı da..
Son derece eğlenceli, müzik dolu, seyir zevki üst düzey bir film. Özellikle Morrison'ın yorumundan sonra çok uzatmama gerek kalmamış, ama filmi izleyin, izletin.
sebo79 (41) - 2 yıl önce
Bu filmi nasıl övsem bilemedim. Türk filmlerine her zaman mesafeli biriyimdir izlerken öyle saçma sapan başladı ki ilk 5 dk bunu mu övdüler dedim ama sonra ortalığı yıktı geçti. Gerçekten bana muhteşem bir 2 saat yaşattı. Kadro, seçilen şarkılar, dönemi yansıtması muhteşemdi. Hele Özge Özacar öyle bir oynamış ki Ata Demirer ile birebir sahnelerinde dağılmayan eskileri hatırlamayan yoktur herhalde. Şarkılar zaten efsane ne sözler yazılmış öyle kalbe dokunan içimizi eriten sözler. İzleyin izlettirin.
10
Karakush (401) - 2 yıl önce
Ata Demirer oturmuş kendine bir senaryo yazıp, kendin pişir kendin ye işini halletmiş. Aslında iyi bir konu taverna müziği dediğimiz bir dönemde orta yaşlı bir müzik sevdalısı ve genç kız arasındaki aşk; belki o dönemlere canlı tanıklık ettiğimiz için beni içine çekse de dediğim gibi Ata Demirer'in canlandırdığı karakterin dışındaki hiç bir yan karaktere hayat hakkı tanınmamış. Ki oyuncalar genelde sağlam, karakterlerin hakkını verecek kişiler. Birazcık Cem Gelinoğlu'na yaşam hakkı tanınmış (Belki de karakter GElinoğlu'nun hoşuna gitti). Cem Cücenoğlu'nu arkada el pençe dekor olarak görmek de üzdü beni. Bülent Ersoy'a ne söylenir bilmiyorum, ikinci karakter olarak kendisi canlandırsaydı diyeceğim ama.... Bu konuda Gülse Birsel ayakta alkışlanacak oyuncu ve senaristlerimizden, koca bir ekip ve her bir karakter başka bir film.
6
Xratra (83) - 2 yıl önce
Filmi ilk duyduğumdaki heyecan ve beklentimi fazlasıyla karşıladı diyebilirim. Ata Demirer abime, filmlerine ve yaptığı işlere karşı inanılmaz bir beğenim var. Memleketimizde çok büyük bir açığı doldurduğuna inanıyorum. Filmlerindeki kalite ve genel standartları çok iyi buluyorum.
Filme gelecek olursak
Cem Gelinoğlu çok iyi bir seçim olmuş. Tam en iyi oynadığı karakteri gayet iyi oynamış. Ali Kundilli ve Aykut Eniştedeki rollerine benzer bir rol diyebiliriz. Üzerine düşen anlardaki dokunuşları gayet güzeldi. Tek eleştirim
Özge Özacar mükemmel oynamış. Daha önce pek denk gelmemiştim ama buradaki oyunculuğu ve inandırıcılığı mükemmeldi. Oyuncular ve oyunculuklar muazzam, kötü oynayan yok diyebilirim. Ben şans verin derim.
9
Filme gelecek olursak
Sürprizbozan: Göster
Cem Gelinoğlu çok iyi bir seçim olmuş. Tam en iyi oynadığı karakteri gayet iyi oynamış. Ali Kundilli ve Aykut Eniştedeki rollerine benzer bir rol diyebiliriz. Üzerine düşen anlardaki dokunuşları gayet güzeldi. Tek eleştirim
Sürprizbozan: Göster
Özge Özacar mükemmel oynamış. Daha önce pek denk gelmemiştim ama buradaki oyunculuğu ve inandırıcılığı mükemmeldi. Oyuncular ve oyunculuklar muazzam, kötü oynayan yok diyebilirim. Ben şans verin derim.
Morrison (1692) - 2 yıl önce
Şunu hemen yazmak istiyorum: Lütfen ama lütfen filmin sonu - başı - kıçı - ortası - yanı yunu hakkında nasıl olduğunu, olacağını, olması gerektiğini yazmayın! Bu büyük bir spoiler!!! Lütfen yahu! İnsanın gözü takılıyor yoruma bir şekilde ve aklımda filmin nasıl
Bir Bursalı olarak filmi izlememek olmazdı. Türk filmlerine son derece nadir yorum yapıyorum, izlediğim Türk filmlerini listeme eklemiyorum çünkü ben bu siteyi sadece yabancı film olarak değerlendiriyorum. Her neyse, filmi beğendim, oldukça başarılı buldum, olumsuz yorumlara hiç katılamıyorum çünkü beni eğlendirdi, yer yer kahkaha attırdı özellikle hayranı olduğum Toygan Avanoğlu'nun Doktor Fatih tiplemesine doyamadım, kendisini güldür güldür programından da takip ediyorum y.tube sayesinde, iyi ki var böyle komiklerimiz. Gülme eşiğim çok düşük değil, her şeye gülmüyorum, gülemiyorum ama böylesi Türk filmlerinin de artık "yüzde yüz baştan sona güleceksiniz" iddiası olduğunu düşünmüyorum. Zira içinde bulunduğumuz devasa enflasyonda, berbat yönetilen ekonomide ve böylesi kötü siyasi atmosferin tatsızlıklarından bizi uzaklaştırıp, komiklikleriyle gülümsetebiliyorlarsa bir filmden daha ne isteyelim..
Bursa'nın avucumun içinden daha iyi bildiğim yerlerini ekranda görmek güzeldi. Ev olarak Tophane arkasında Hisar denen semtte eski yapısını koruyan bir evi bulup çekmiş belli. Ancak Ata biraz abartmış mı nedir, 80'lerdeki Bursa'yı Osmanlı zamanındayız gibi göstermiş bazı yerlerde, özellikle o sırtında yoğurt taşıyan dayı olayı ne yahu öyle bi şey yoktu o zamanlar, belki köylerde. Zavallı Deli Ayten'i zamanında gördüm, Çokran Plak detayı, Kültür Park havuz, açık hava salonunda Metin Akpınar - Zeki Alasya gösterileri vs. elinden geldiğince vermiş. O filmin başında Mudanya diye gösterdiği yer set zaten ama o yıllarda Marmara sahillerinde her kıyıda böyle piyanist şantör olayı vardı, Kurşunlu, Kumla sahilleri, Erdek, Ocaklar vs. yazları her gece gümbür gümbür eğlenceliydi, kamp yapmak çadır kurmak oldukça revaçtaydı.
Müzikler gerçekten o zaman götürdü, Ata içindeki müzik söyleme açlığını gidermiş yine. Kendisinin alaturka icra ettiği 2 şarkı var ki bazen arada açar dinlerim -Yaşamak Yalan Belki ve Unutturamaz Seni Hiçbir Şey. Özge Özaçar ise gerçekten çiçek gibi açmış, muhteşemdi, kendisi çok iyi tanıdığım birisi değil, bu filmle tanımış oldum, Seda Türkmen de çok tatlı, sevimliydi Katherine Heigl'a benzettim çoğu zaman.
Güzel film, kendini rahat bırakan, zorlamayan herkese keyifli zaman geçirtir.
Sürprizbozan: Göster
... Neyse, bir daha "zaten kesin izleyeceğim filmin" yorumlarına bakmadan direk izlemem lazım, böyle spoil edilmek gerçekten kötü. Bir Bursalı olarak filmi izlememek olmazdı. Türk filmlerine son derece nadir yorum yapıyorum, izlediğim Türk filmlerini listeme eklemiyorum çünkü ben bu siteyi sadece yabancı film olarak değerlendiriyorum. Her neyse, filmi beğendim, oldukça başarılı buldum, olumsuz yorumlara hiç katılamıyorum çünkü beni eğlendirdi, yer yer kahkaha attırdı özellikle hayranı olduğum Toygan Avanoğlu'nun Doktor Fatih tiplemesine doyamadım, kendisini güldür güldür programından da takip ediyorum y.tube sayesinde, iyi ki var böyle komiklerimiz. Gülme eşiğim çok düşük değil, her şeye gülmüyorum, gülemiyorum ama böylesi Türk filmlerinin de artık "yüzde yüz baştan sona güleceksiniz" iddiası olduğunu düşünmüyorum. Zira içinde bulunduğumuz devasa enflasyonda, berbat yönetilen ekonomide ve böylesi kötü siyasi atmosferin tatsızlıklarından bizi uzaklaştırıp, komiklikleriyle gülümsetebiliyorlarsa bir filmden daha ne isteyelim..
Bursa'nın avucumun içinden daha iyi bildiğim yerlerini ekranda görmek güzeldi. Ev olarak Tophane arkasında Hisar denen semtte eski yapısını koruyan bir evi bulup çekmiş belli. Ancak Ata biraz abartmış mı nedir, 80'lerdeki Bursa'yı Osmanlı zamanındayız gibi göstermiş bazı yerlerde, özellikle o sırtında yoğurt taşıyan dayı olayı ne yahu öyle bi şey yoktu o zamanlar, belki köylerde. Zavallı Deli Ayten'i zamanında gördüm, Çokran Plak detayı, Kültür Park havuz, açık hava salonunda Metin Akpınar - Zeki Alasya gösterileri vs. elinden geldiğince vermiş. O filmin başında Mudanya diye gösterdiği yer set zaten ama o yıllarda Marmara sahillerinde her kıyıda böyle piyanist şantör olayı vardı, Kurşunlu, Kumla sahilleri, Erdek, Ocaklar vs. yazları her gece gümbür gümbür eğlenceliydi, kamp yapmak çadır kurmak oldukça revaçtaydı.
Müzikler gerçekten o zaman götürdü, Ata içindeki müzik söyleme açlığını gidermiş yine. Kendisinin alaturka icra ettiği 2 şarkı var ki bazen arada açar dinlerim -Yaşamak Yalan Belki ve Unutturamaz Seni Hiçbir Şey. Özge Özaçar ise gerçekten çiçek gibi açmış, muhteşemdi, kendisi çok iyi tanıdığım birisi değil, bu filmle tanımış oldum, Seda Türkmen de çok tatlı, sevimliydi Katherine Heigl'a benzettim çoğu zaman.
Güzel film, kendini rahat bırakan, zorlamayan herkese keyifli zaman geçirtir.
Cevaplar (4)
Cormorant (794) - 01 Şubat 2023 18:07
Ben de bu kızı nereden tanıyorum diye düşünüp bulamamıştım. Yerli Katherine Heigl. İnsanlar gerçekten çift yaratılıyor herhalde.
Senin yorumlarına bu kadar özen göstermene gıpta ediyorum, Bursa ile ilgili müthiş detaylar, kendi anılarıyla da paralellik kurabilenlerin orada yaşamış gibi hissetmeleri işten değil.
Spoiler konusu benim de çok takıldığım bir konu, elimden geldiğince yorum sahibini de, moderasyonu da uyarmaya çalışıyorum ama yeterli olmuyor tabii ki. Hele bir dönem kısa ve öz yorumlara burun kıvıran, bolca copy-paste yapan ama kendi yorumlarına bayılan ve bu konuda çok başarılı olduğunu sanan bir kardeşimiz vardı, baştan sona filmi anlatmayı yorum zannederdi, neyse ki artık yazmıyor.
"Türk filmlerinin "yüzde yüz baştan sona güleceksiniz" iddiası olduğunu düşünmüyorum." demişsin, aynen doğru, nedense Cem Yılmaz ve Ata Demirer gibi komedyenlerin filmlerinden bir tür "stand-up" bekleyenler çoğunlukta oluyor, ki bana göre de çok yanlış bir beklenti.
See you, comanche.
8
Senin yorumlarına bu kadar özen göstermene gıpta ediyorum, Bursa ile ilgili müthiş detaylar, kendi anılarıyla da paralellik kurabilenlerin orada yaşamış gibi hissetmeleri işten değil.
Spoiler konusu benim de çok takıldığım bir konu, elimden geldiğince yorum sahibini de, moderasyonu da uyarmaya çalışıyorum ama yeterli olmuyor tabii ki. Hele bir dönem kısa ve öz yorumlara burun kıvıran, bolca copy-paste yapan ama kendi yorumlarına bayılan ve bu konuda çok başarılı olduğunu sanan bir kardeşimiz vardı, baştan sona filmi anlatmayı yorum zannederdi, neyse ki artık yazmıyor.
"Türk filmlerinin "yüzde yüz baştan sona güleceksiniz" iddiası olduğunu düşünmüyorum." demişsin, aynen doğru, nedense Cem Yılmaz ve Ata Demirer gibi komedyenlerin filmlerinden bir tür "stand-up" bekleyenler çoğunlukta oluyor, ki bana göre de çok yanlış bir beklenti.
See you, comanche.
2
| Bildir
Morrison (1692) - 02 Şubat 2023 07:50
Siteye ilk başladığımda yorumlar tek satırlıktı, ben de "trend bu galiba, millet daha uzun yorumlara katlanamıyor sanırım" deyip 1-2 satır yazıp geçiyordum. Bir de o zamanlar kırmızı renkle "unlike" tuşu vardı, millet beğenmediği yorumları kızartıyordu Yani daha önceleri pek özen göstermiyordum, uzun yazmak biraz da yorucu geliyordu. Elbette şimdi yine 3 satır yazıp biraktığım filmler var ancak hakkeden filmleri vaktim varsa betimlemelerle, hikayelerle yorumlamayı tercih ediyorum.
Bu filme gelirsek, Ata 1972 doğumlu, ben de öyle, yani Bursa'yı aynı zamanlarda yaşamışız, koklamışız içimize çekmişiz, bu anlamda bu şehrin kültürüne ait anlattıklarını daha iyi hissedebilenlerdenim. Diğer müzik hikayeleri genel zaten.
Saygılar, hürmetler efendim, To Sir, with Love <-- (bu bir film ismidir aynı zamanda)
Bu filme gelirsek, Ata 1972 doğumlu, ben de öyle, yani Bursa'yı aynı zamanlarda yaşamışız, koklamışız içimize çekmişiz, bu anlamda bu şehrin kültürüne ait anlattıklarını daha iyi hissedebilenlerdenim. Diğer müzik hikayeleri genel zaten.
Saygılar, hürmetler efendim, To Sir, with Love <-- (bu bir film ismidir aynı zamanda)
2
| Bildir
Cormorant (794) - 02 Şubat 2023 17:54
Evet, 1967 yapımı, ve 1996 yapımı devam filmi de var. İkinciyi daha izlemedim. Sidney Poitier'in 1963 yapımı "Lilies of the Field" ile Oscar alması o zaman için büyük olaydı. Gerçi ayrımcılık ve ikiyüzlülük devam ediyor, biteceğini de sanmıyorum. Zaman zaman "pozitif ayrımcılık" ile zevahiri kurtarmaya çalışıyorlar ama kim yutuyor bilmem. O filmin de 1979 yapımı "Christmas Lilies of the Field" adıyla yapılmış "çakması" var. Belki de kötü film değildir ama ticari olduğu belli.
Laf lafı açar dedikleri de böyle birşey. Bu satırları okuyan varsa bilgilensin dedim.
8
Laf lafı açar dedikleri de böyle birşey. Bu satırları okuyan varsa bilgilensin dedim.
1
| Bildir
sarisakal (99) - 2 yıl önce
Ata Demirer in filmlerini çok severek izleyen biri olarak her ne kadar Fantezi müzikten zerre hoşlanmasamda gayet güzel bir filmdi ve izlettirdi, dramda iyi verilmiş. Fakat genel olarak Ata Demirer filmlerinde artık beni bayan bir olgu varki bu geriye dönüp bakınca hemen her filminde kullandığı bir formül. Her filminde orta yaşını aşmış bir bekar ve hep kendinden 10-20-30 yaş genç kızlara aşık oluyor. Bu formül artık biraz sıktı bende geçmiş filmlerinin hemen hepsişnde var bu. Bundan 10 sene sonra film çekse yine bu sefer kendinden 40 yaş küçük bi kıza aşık olacak herhalde, her filmindede kızlar bi çıtır bi güzel. Artık mesela bi senaryosundad a evli olsa hatta bütün izleyenler o evlililkteki sıcaklığa samimiyete hayran olsa çok güzel işlense Demirer ve eşi arasındaki ilişki ve buna rağmen güzel hem eğlendiren hem bu film gibi hüzünlendiren bir fi,lşm olsa. Ama yaşlı aradığını bulamamış erkek ile genç ve güzel kızın aşkı daha kolay bi formül tabii ama dediğim gibi bu formül bende biraz artık sıktı. Filmin en eksi yanı ama enteresan bi şekildede filmin anateması buydu. Dediğim gibi yine güzel bi drama ama formülün kolay olmasıda bunda etkili tabii. Umarım ilerde bu formülü artık kullanmaz ve daha değişik ve daha güzel senaryolu filmler izleyebiliriz Ata Demirer den.
halil5 (222) - 2 yıl önce
Filmi bitirir bitirmez yoruma geldim. Ata Demirer'in Eyvah Eyvah sonrası en beğendiğim 2. filmi bu oldu diyebilirim. Başında bazı sahneler biraz daha kısa olabilir hatta bazı yerler silinebilirmiş. Neredesin Firuze tadında bir yapıt. Öyle ki baz sahneler tekrar izlemek/dinlemek istedim. Mutlaka bir şekilde izleyin.
Rooter (1058) - 2 yıl önce
Uzun zamandır hasret kaldığım hem oyunculukları ile hem de müzikleri ile göz dolduran çok beğendiğim bir film olmuş, Özge Özacar güzelliği filmin başındaki dansı ile bir anlık boş bulunup hey maşallah dediğim sonra da hatundan azar yediğim filmdir ben filmi çok sevdim müzikler karakterler vs. harikaydı özellikle küçük emrah karakterini çok sevdim bülent ablamız da tebriği hak ediyor doğrusu, sadece tek üzüldüğüm nokta filmin sonu oldu şekşe sonu böyle bitmeseydi
eskatalogya (1723) - 2 yıl önce
ata demirer in en oturaklı senaryosu ve anlatımı olmuş, kendine çok iyi ifade edebilmiş, tempo güzel, şarkılar efso, oyunculuklar çok iyi, yer yer dram çoğu zaman bol müzikli ve komedik, bülbül muhabbeti acayip güzel bir ayrıntı, kesinlikle izlenmeli...
8
Film Altyazıları
The Crow (2,427)
Blink Twice (405)
The Crow (263)
The Lord of the Rings: The Fellowship of the Ring (158)
Beetlejuice (137)
Furiosa: A Mad Max Saga (130)
Bad Boys: Ride or Die (114)
The Lord of the Rings: The Two Towers (114)
Lore (112)
Kingdom of the Planet of the Apes (90)
Dizi Altyazıları
Slow Horses (1,101)
The Old Man (474)
Evil (272)
Tulsa King (263)
Only Murders in the Building (249)
Bad Monkey (229)
The Serpent Queen (209)
From (199)
True Detective (132)
Fargo (101)