Machuca (2004) Yorumlar

gri72 (2674) - 2 yıl önce

1972 yılındaki Şili'deki darbenin öncesi ve darbenin getirdikleri, bir çocuğun gözünden anlatılıyor ama olaylar çok yüzeysel anlatılmış, fazla derine inilmemiş. Belki de film siyasi olmasın diyedir. Bu anlamdaki eksikliğin dışında vasatın birazcık üzerinde bir dram.

| Cevapla Cevapla | Bildir

Franz_K (159) - 4 yıl önce

Dünyanın seçimle başa gelmiş ilk sosyalist hükûmetinin devrilerek yerine 17 yıl sürecek Pinochet diktatörlüğünün geldiği Şili askeri darbesinin öncesi ve sonrasını arka planına alan ve ülkede yaşanan gerilimli süreci bir Katolik erkek okulu özelinde anlatan Machuca; farklı sosyal sınıflardan iki çocuğun dostluğuna dair politik alt mesajlarla dolu güçlü bir hikâye anlatıyor. İlk üç çeyrek boyunca okulda yaşanan ufak tefek olaylara, Machuca ve Gonzalo’nun kendilerine katılan yaşıtları bir kız ile birlikte geçirdikleri masum ilk cinsel temaslarla süslü uçarı zamanlara odaklanmış görünse de film; ülkedeki gerilimli siyasal iklimi ülkenin özeti niteliğindeki bir Katolik okulunda yaşananlarla, askeri darbeye giden süreci de bir veli toplantısında farklı sosyal sınıflardan veliler arasında yaşanan çatışmayla sembolleştiriliyor, sokak gösterilerine yer verdiği sahnelerle de seyircisini giderek yükselen gerilimin beklenen sonuna hazırlıyor. Gonzalo’nun ailesi, özellikle annesi, üzerinden burjuvazi eleştirisi yapmayı da ihmal etmeyen film; askeri darbenin gerçekleştiği son çeyrekte bir yandan darbe rejiminin ülkedeki insanlık dışı uygulamalarına yer veriyor bir yandan da bu sürecin üç arkadaşın dostluklarına olan etkisine odaklanıyor. Özellikle final sahnesiyle seyirciyi derinden sarsacak film; sınıfsal farklılıklara ve bunların sonuçlarına dair Machuca’nın babası ağzıyla aktarılan, gece kondu mahallesine yapılan baskında da bir çift Adidas ayakkabıya indirgenen acı gerçekleri çok çarpıcı sahnelerle aktarıyor. Toplumsal sınıf farklarına farklı tabadan iki çocuk gözüyle bakan Machuca; politik alt yapısıyla ve kanlı askeri darbeye giden süreci anlattığı Şili yakın tarihine ışık tutan hikâyesiyle başarılı bir film.
7,9/10

| Cevapla Cevapla | Bildir

Fügen Atasoy (1418) - 7 yıl önce

2004 Şili yapımı biyografi/tarih filmi MACHUCA, 1973 yılında gerçekleşen kanlı darbenin hemen öncesindeki zamanda , biri zengin diğeri fakir sınıf arkadaşı iki çocuğun sosyal ve siyasi gelişmelere olan bakışını ve yaşadıklarını konu alıyor.

Birbirlerinin evlerine konuk olduklarında zenginlerin ahlaki değerlerinin zayıf, fakirlerin varoş mahallelerindeki yaşamın samimi ama sefalet dolu olduğu göze çarpıyor.

Darbe öncesi günler ve iki farklı aile çocuklarının arkadaşlığı iyi anlatılmış olsa da darbe kısa geçilmiş. Sosyolojik anlamda başarılı ama politik anlamda hafif buldum. Güzel bir film.

| Cevapla Cevapla | Bildir

poormf (1072) - 9 yıl önce

İki okul arkadaşının dingin anlatımlı hikayesinin ardında çğlık çığlığa yaşanan siyasal bir dönem konu edilirken, dostluk, masumiyet, ahlak ahlayışı, zenginlik, yoksulluk, sevgi ve sevgisizlik, futbolun toplumsal işlevi ince ince harmanlanmış.
Gerici, faşist darbeler, yönetimler yoksul halkların evlerini başlarına yıkarken, diğer yandan burjuvazi hanlarına hamamlar katar.
Ne acıdır ki, dostluk ne kadar güçlü olursa olsun sınıf gerçekliği kendini gösterir. Bu gerçekliğin altında kalmak ya da dışına çıkmak insanlığın da göstergesidir artık...

| Cevapla Cevapla | Bildir

Kenan EGE (117) - 9 yıl önce

Şili bizim kuşağın aklının politikaya ermeye başladığı dönemlerdeki çocukluğumuzun uluslararası haberlerinde baş köşedeydi. Önceleri dünyada seçimle başa gelen ilk sosyalist hükümeti kuran Allende ile, sonrasında ise abd desteğiyle onu deviren kukla diktatör pinochet ile. Emperyalist, kapitalist malum güçlerin haber ajansları kendi destekleriyle başa getirdikleri bu zalimlerin katliam haberlerini gecikmeden dünyaya satar, duyurur, çocuk akıllarımızı zorlardı. En meşhurları Şili'deki Pinochet ve Uganda'daki yamyam İdi Amindi. 29 yıl önce Brezilya'da muhtemelen sokakta yaşayan sersefil yaşlı bir adam bana şöyle sormuştu: Sizin memlekete koka kola girdi mi? Evet dediğimde işiniz çok zor demişti. O dönem zaten abd çuvalları başımıza geçirilmek üzere örülmeye başlanmış, bizim kuklalar memleketi 12 eylül ile devralalı 6 yıl geçmişti. ABD ikinci dünya savaşının hemen ertesinde Avrupa çantada keklik misali cebinde, Hitler'den miras teknoloji ve bilim dâhileri avucunun içinde, kendi evinden eskiyle kıyaslanmayacak derecede global yıkım ve sömürü operasyonlarına başladı. Şimdiki başa bela istihbarat örgütünün temellerini attı. Valizleri dolar ve politik ayak oyunlarıyla dolu her meslekten ajanlarını dünyaya saldı. O vakite kadar mühendis eli değmeyen 3 tonluk yürüyen tabut otomobiller, Alman denizaltı ve savaş gemilerinin üflemesiyle batan denizaltılar, gemiler ve Alman tanklarının ezdiği tenekeden tanklar yapabilmekteydiler. Nisan 1945'de Hitler intihar etti. Almanya yenildi. Aslen Almanya'yı çatlak diktatörün hesaba katmadığı sibirya soğukları yendi. Fakat o dönemin çok ilerisindeki teknoloji ve bilim mirasına ABD kondu ve bundan sadece 4 ay sonra Hiroşima'ya atom bombasını çakarak uzakdoğuya da bayrağını dikti. Sağ bıraktığı japonlara olmadık sevimlilikler, maskaralıklar yaptı, onlarla sıkı fıkı oldu. Japonya da bu hazır ve çok ileri teknolojiyi yavaş yavaş çalarak yüzde yüz okuma yazma oranı olan çalışkan halkıyla bütünleştirdi ve kendi teknoloji imparatorluğunu kurarak abd'ye teşekkür etti. Ki bu başka filmlerin konusu. Filmimize bakacak olursak, bu film 2. dünya savaşı ertesinde ABD'nin ağırlıkla el attığı güney amerika bölgesindeki büyük başarılarından! birine zemin teşkil ediyor. Film başlayana dek bu büyük başarı meyvelerini vermiş ve Şili halkı akıllara zarar bir keskinlikle 2 kutuba ayrılmıştır. Sosyalist iktidar yüzünden bazı tüketim mallarını karaborsadan temin edebildiği için sızlanan hali vakti yerinde olan kesim ve kuru bir gelecek umuduyla teneke evlerde sefalet çeken fakir kesim. Bu fakir kesim sosyalist Allende'nin verdiği insanca gelecek umuduyla belini doğrulmaya çalışrken tuzu kuru kesim tarafından insan yerine bile konulmadıklarını bilerek yaşamaktadırlar. Fakat çocuklar öyle mi? Kendi kutuplarının sonuna dek farkında olmalarına karşın gençliğe ilk adımlarını atmış başrol oyuncularımız iki çocuk günlük okul yaşamı içerisinde arkadaş oluverirler. Ve film başlar. Filmde; korkunç kutuplaşmanın meyvesi hızlı yozlaşma sonucunda temel ahlâki toplum kurallarını bile askıya almış görünen okumuş, kültürlü, entellektüel, modern tuzu kuru kesimin geleceğin kasap diktatörünü başa geçirecek zemini hazırlamadaki ölesiye pozitif çabalarını izlemek bizdeki tamamen toplumsal değil ama politik benzerlikler açısından benim düşüncemdeki her izleyicinin içini acıtacaktır. Sıkıcı siyaset içeren politik bir film beklemeyin. Sıkıcı ve yıkıcı politika tüm acmasızlığı ile fonda. Fakat önde yirmi yıl sürecek felaket yıllarının arifesindeki Şilili ortaokul çocuklarının günlük yaşamları. Çok güzel, çok başarılı bir film. Bizlerin mutlaka izlemesi gereken bir film.

| Cevapla Cevapla | Bildir

Mawashi (422) - 11 yıl önce

| Cevapla Cevapla | Bildir

cevirimvar (1457) - 12 yıl önce

'Machuca' bir Şili hikayesi değil, tüm ezilen halkların hikayesidir.

| Cevapla Cevapla | Bildir

Onur Turan (705) - 14 yıl önce

Toplumsal sınıf farklarının gözler önüne serildiği ve kanlı askeri darbeye giden süreci işleyen bir Şili hikayesi...

Filmin ilk periyodu biraz sıkıcı geçmekte fakat ilerledikçe daha bir anlam kazanıyor ve çekmeye başlıyor. Olaylara her iki tabakadan çocuğun gözünden yaklaşarak hissiyatı artırmak istemişler kanımca. Yalnız büyüklü küçüklü oyuncu performanslarını yeterli bulmadım, daha iyi olabilirdi, belki de Şili yapımı olması işte burda sırıtıyor.

Gerçekte yaşanmış olaylara değinen politik dramalardan hoşlananlar beğenebilir.
6-7 / 10

| Cevapla Cevapla | Bildir

kuzeydebiryer (360) - 14 yıl önce

1970 lerin Şili'sinden iki zıt kutbun hikayesi Cannes dan ödülle dönmüş bu başarılı yapımda önümüze sunuluyor. Bizim siyasi tarihimizde yer alan gerilimlerin okyanus ötesinde bu kadar benzer şekilde gerçekleştiğini görünce dünyanın gerçekten küçük olduğunu anlıyorsunuz Yönetmen Andrés Wood zenginlerin hayatını ,onların machuca gibi insanları hor görmesini anlatırken filmin finaliyle birlikte zenginlerin Şilisine ve destekçilerine etkileyici ve sağlam bir cevap veriyor.

| Cevapla Cevapla | Bildir