Giriş Kayıt
Yorumlar (2)
avatar
(1418) -
Tiyatro oyuncusu Levent Tülek , Mephisto’nun en sevdiği film olduğunu bir yerde söylememiş olsaydı, belki de bu müthiş filmden hiç haberim olmayacaktı.

Daha açılış sahnesinden bu filmin tiyatro ve oyunculuk ile ilgili olduğu belliydi ve yaşadığım yerden dolayı bu tarz operet,opera,müzikal gibi görkemli gösterilere yıllardır gidemediğimden, film kafadan 10 puanla başladı benim için ve sadece sanat değil, drama yönüyle de çok kuvvetli bir film izledim.

Filmin merkezinde, çok iyi bir tiyatro oyuncusu olan Hendrick Höfgen bulunuyor. Bolşevizm etkili oyunlarda oynayan, sanatta çeşitlilik ve özgürlük yanlısı hatta işçileri tiyatro oyununda oynatacak kadar devrimci olan Hendrick, Hitler’in partisinin iktidara gelmesiyle, baskı altında kalır.

Aklı fikri sadece oyunculukta olan Hendrick, Faust’un eseri olan Mephisto oyunundaki başrolü ve onlara gösterdiği saygı ile başbakan ve general ile iyi geçinir.

Kendisi politikadan ve nazi yönetimine olan direnişten uzak dursa da, siyahi sevgilisi, Paris’e kaçan burjuva eşi ve bazı direnişci arkadaşları nedeniyle, sanatını özgürce icra etmekte zorlanır. Nazi yönetimine karşı uysal davranan Hendrick, devlet tiyatrosunun başına atanır. Nazilerin gücü ve baskısı, seçtiği oyunlara ve oyunculara kadar onu etkiler.

Sadece oyunculuğunu düşünen ve sanatını yapmak isteyen Hendrick, sokakta gördüğü zulümlere de suskun kalacaktır.

Film henüz ikinci dünya savaşı başlamadan önceki yıllarda (1930 civarı) Hitler’in faşist yönetiminin , Yahudi ve yabancılara olduğu kadar ; sanata ve sanatçıya da ne kadar baskı yaptığını konu alıyor.

Hendrick’i canlandıran Avusturyalı Klaus Maria Brandauer , unutulmaz bir oyunculuk sergilemiş. Olağanüstüydü desem abartmış olmam.

Süresinin uzunluğuna bakmayın, araya serpiştirilen tiyatro gösterileri, danslar ve müzikle film hiç sıkmıyor ve çok kolay izleniyor.

MEPHISTO’NUN YABANCI DİLDE FİLM OSCAR ÖDÜLÜ VAR.
9


default avatar
(9) -
"Mephisto" yu seyretmeden önce gerçekten büyük bir ilgi ve beklenti vardı film için kendi adıma, fakat filmin bu beklentiyi karşıladığını söyleyemeyeceğim.
her ne kadar senaryosu çok orjinalse de, ben kendi adıma yönetmenin özellikle oyuncu yönetiminde çuvallamış olduğunu düşünüyorum; Klaus Maria Brandauer bu filmde oldukça gösterişli, neredeyse tiyatrovari bir oyunculuk kıvamı tutturmuş ki bir süre sonra seyredeni filmin doğal akışından koparabiliyor. Halbuki onu Sydney Pollack'ın elinde "Out of Africa" da veya "The Russia House" filmindeki minimal ve ölçülü oyunu hatırlamak mümkün...
malesef Zsabo'nun filmin süresinin uzunluğunu kendi adına dezavantaja dönüştürdüğünü de gördüm, giderek hikayeyi mantıksal zorlamalara (baş karakterinin mesleki naifliğini vurgulamak için) ve inandırıcılıktan uzak bir öykü yapısına terkettiğini de düşünüyorum.
elbette kişisel beğenilerim ve seçiciliğim, asla "bu filmden uzak durun" ukalalığında bir münasebetsizlik olarak algılanmasın, ben kendi adıma aradığımı bu filmde bulamadım.


‹ Önceki 1 Sonraki ›
Türkçe Altyazı © 2007 - 2024 | hd film