Yorumlar (16)

vitaleravenna (190) - 2 hafta önce
Film yalnızlığı çok yalın bir şekilde betimlemiş. Fakat bunun yanında yaşlı, huysuz ve bencil bir ihtiyarın gençlik yıllarıyla kurduğu muhasebeden ve o git gellerden beklediğim doyumu alamadım. İsmiyle tarzıyla bu konuda çok büyük beklentilere girmiştim oysa...
6

eskatalogya (1723) - 1 yıl önce
bergman filmlerine bir türlü kanım ısınmıyor, bir değişiklik arıyorum ama ben ona ulaşamıyorum, bir tarzı olduğu açık ancak anlatımı o kadar durağan geliyor ki bana sıkılmamak elde değil, belki de yaşadığı yılların uzağında bir kafaya sahip olması dezavantajı olabilir benim üzerimde, filme dönersek neresi düş neresi gerçeklik biraz karışıyor, ortam ve mekanlar güzel, temposuz...
6

meetehun (1082) - 4 yıl önce
Film harika bu türü sevenler için görmesini öneririm. İyi bir sanatsal film... Bergman harika ve bence yedinci mührün yanı sıra bence en iyi filmlerinden olabilir. (bunlar sadece benim gördüğüm iki Bergman filmi, ama bence Yaban Çilekleri yedinci mühürden daha iyi.) Film çok sanatsal ve diyalog çok uzun tutulmuş, çok uzun diyaloglar filmlerden beni kopartıyor biraz... Böyle filmlerin artık yapılmaması sanatseverler için kötü, o zaman yine başka bir yönetmenin bir daha Bergman gibi filmler oluşturma yeteneğine sahip olup olmadığını söylemek gerekir..


nothimme (511) - 6 yıl önce
Bu film bir insanın üstünde çok fazla duygusal etki yaratıyor. Anı ve umut hakkında muhteşem bir film. Burada, yaşlı bir adamın geçmişinden görüntülerini keşfetmesi veya bazılarının aşk hayatlarındaki bunalımından bahsedilmiyor. Bu film itiraf filan değil, sadece ayna. Aynı krizin herkese hediyesi. Bir adamın yada kadının, bir Suriyelinin yada Almanın aynı sessizliği, aynı korkusu ve aynı isteği. Bir an için geçmişinizi sanki gerçekmiş gibi görüyorsunuz; senin gerçek bedenin, gerçek sesin, gerçek gözlerin...
"Wild Strawberries" Hayat hüsranlarının içten, zengin ve duygusal derin düşüncelerini; pişmanlıkları ve kayıpları temin ediyor. Ana karakter -78 yaşındaki profesör Isak Borg- hayatını, gerçek ve acı dolu bir pencereden görmeye zorlanıyor, bunun yanında bir umudun olacağını da öğreniyor.
9
"Wild Strawberries" Hayat hüsranlarının içten, zengin ve duygusal derin düşüncelerini; pişmanlıkları ve kayıpları temin ediyor. Ana karakter -78 yaşındaki profesör Isak Borg- hayatını, gerçek ve acı dolu bir pencereden görmeye zorlanıyor, bunun yanında bir umudun olacağını da öğreniyor.

Fügen Atasoy (1418) - 6 yıl önce
2014 yilinda yazdigim yorum...
İsveçli Usta Yönetmen Ingmar Bergman'ın Yaban Çilekleri/ Wild Strawberries (1957) filminin senaryosunu ve kurgusunu çok beğendim. İnsanın geçmişine dönüp bakması, kendine ayna tutup nasıl biri olduğu ile yüzleşmesi etkileyici çekimler ve oyunculuklar ile çok güzel anlatılmıştı.
Bergman'ın izlediğim diğer filmlerine göre daha akıcı, oyuncu kadrosu daha zengin, diyaloglar ise anlaşılırdı. Hep sakin bir zamanda izleyeyim diyerek boşuna ertelemişim. Süresi de 90 dakika olunca filme doyamadan bitti.
78 yaşındaki Profesör, bencilliği ve soğuk davranışları nedeniyle yalnız kalmış biridir. Mesleğinin 50. yılı olmasından dolayı onur ödülü verileceği için arabayla yola çıkar. Yanına gelinini de alır. Yolda durakladığı birkaç yerde çocukluğunu ve gençliğini hatırlar, geçmişini bir seyirci gibi uzaktan izler.
Yolda arabasına tanımadığı 3 neşeli genci ve sürekli kavga eden bir karı kocayı da alır.
İşte gerçek sinema diyerek hayranlıkla izlediğim ve çok beğendiğim bir film.
9
İsveçli Usta Yönetmen Ingmar Bergman'ın Yaban Çilekleri/ Wild Strawberries (1957) filminin senaryosunu ve kurgusunu çok beğendim. İnsanın geçmişine dönüp bakması, kendine ayna tutup nasıl biri olduğu ile yüzleşmesi etkileyici çekimler ve oyunculuklar ile çok güzel anlatılmıştı.
Bergman'ın izlediğim diğer filmlerine göre daha akıcı, oyuncu kadrosu daha zengin, diyaloglar ise anlaşılırdı. Hep sakin bir zamanda izleyeyim diyerek boşuna ertelemişim. Süresi de 90 dakika olunca filme doyamadan bitti.
78 yaşındaki Profesör, bencilliği ve soğuk davranışları nedeniyle yalnız kalmış biridir. Mesleğinin 50. yılı olmasından dolayı onur ödülü verileceği için arabayla yola çıkar. Yanına gelinini de alır. Yolda durakladığı birkaç yerde çocukluğunu ve gençliğini hatırlar, geçmişini bir seyirci gibi uzaktan izler.
Yolda arabasına tanımadığı 3 neşeli genci ve sürekli kavga eden bir karı kocayı da alır.
İşte gerçek sinema diyerek hayranlıkla izlediğim ve çok beğendiğim bir film.

skuralay (36) - 9 yıl önce
David Lynch in mullholland dr. sında kullandığı rüyalar imgeler sanki bu filmden esinlenmiş.Sanatsal yönüyle birlikte her izleyiciye hitap etmese de akıcı ve güzel bir film. Yönetmenin Yedinci mühür ve persona sından sonra izlediğim üçüncü filmi diğerlerine nazaran daha hoşuma gitti.

DanteAllaegri (258) - 9 yıl önce
Bir sanat filmini nasıl bir çırpıda izlenebilir ve aynı zamanda akılda kalıcı ve vurgun etkisi yaratarak insanı metaforlar denizinde cankurtarma simidiyle yüzdürebilir hale getirdi ingmar bergman hala anlamış değilim. Heralde o 3 otostopçudan dolayı yo yo yaban çileklerinde yada o da değil ısak gibi bir anti karakterden mi ? bence hepsinin bir araya gelişinden. Bir insanın fahri unvan almak için çıktığı 14 saatlik hayat yolculuğunu ve o insanın içinde yaşadığı içsel değişiklikleri anlatan bu film tipik bir sanat filmi değildir. Metaforların, görselliğin,siirlerin,oyunculuğun üst seviyede bir film olsada hatta yer yer felsefik sözlerle insanı düşündürsede bergman öyle bir anlatmış ki filmi sanat filmlerinden nefret edenlerin bile izleyiceği bir film olmuş. çünkü o 3 otostopçu filmi o kadar izlenir kılıyor ki girdiklerinden çıktıkları sahneye kadar filmi buram buram kara komedi kokmasını sağlıyorlar. Daha neler yazmak isterdim bu film için. Ama düşüncelerimi daha düzgün anlatana kadar kendimde saklayım. Uzun lafın kısası hem sanat denizi içinde yüzmek için hem de çok eğlenceli bir film izlemek için izleme listenize üst sıralardan bir yer açın bu başyapıt için.
10

ozgurgece (24) - 9 yıl önce
Yaşlı profesör Isak rolünde Victor Sjöström'ün adeta döktürdüğü, şiir gibi bir görselliğin eşlik ettiği sorgulamalar, yüzleşmeler ve iç yolculuklarla dolu yoğun içeriğiyle ve akıllardan çıkmayacak kabus sahneleriyle 90 dakikalık bir başyapıt.
Eski filmlere karşı önyargıları olanlar için, siyah beyaz estetiğinin büyüleyici evrenine kusursuz bir atlama taşı aynı zamanda, diye düşünüyorum.
Eski filmlere karşı önyargıları olanlar için, siyah beyaz estetiğinin büyüleyici evrenine kusursuz bir atlama taşı aynı zamanda, diye düşünüyorum.
Sürprizbozan: Göster


asdf_13 (433) - 10 yıl önce
Bu film mümkünse ustanın aynı yıl çektiği Yedinci Mühür ile birlikte izlenmelidir. Yedinci Mühür sorgularken Yaban Çilekleri aramaktadır. Önce sorgulamak ve sonra aramak daha etkili olacaktır.
Yaban Çilekleri, 'kişinin sırlarını sakladığı tarla' manasında bir deyimmiş. Bu deyimi bilince film daha bir anlam kazanıyor.
Filmde bir çok metafor var. Özellikle de -sizinde fark edeceğiniz gibi- rüya sekanslarında.
Bu metaforların hepsinden bahsetmek zaten imkansızken bir kısmını açıklamak bile çok yorucu olabilir.
Yalnızca şunu belirtmek isterim; dikkat ederseniz
9
Yaban Çilekleri, 'kişinin sırlarını sakladığı tarla' manasında bir deyimmiş. Bu deyimi bilince film daha bir anlam kazanıyor.
Filmde bir çok metafor var. Özellikle de -sizinde fark edeceğiniz gibi- rüya sekanslarında.
Bu metaforların hepsinden bahsetmek zaten imkansızken bir kısmını açıklamak bile çok yorucu olabilir.
Yalnızca şunu belirtmek isterim; dikkat ederseniz
Sürprizbozan: Göster
sorusuna da cevap vermeyi deneyiniz.
cassavetes (202) - 10 yıl önce
Bergman'ın en az sevdiğim filmi. Elbette görsel olarak aykırı bir 'bilinç dışı' yolculuk stili yaratıyor ama seyirciyi karakterlerin 'öykücüklerine' ortak etmede pek başarılı değil. Ama yinede bir Bergman filmi bu, o açıdan 4/5

loverman55 (31) - 11 yıl önce
Halüsinasyonlarla dolu içsel bir yolculuk . Basit , zekice, akıcı bir şekilde işlenmiş bir başyapıt.
İngmar Bergmanın izlediğim üçüncü filmi ve belkide izlediklerim arasında en sıcağı . Bu filmi daha başka şekilde nasıl çekebilirlerdi diye düşünüyorum şuan ama daha ötesi olamazdı heralde.
Film işlerken bir yandanda izleyiciye ayna tutuyor . Hangimiz en sıkıcı zamanlarında çocukluğunda yaptığı şeyleri hatırlayıp mutlu olmadı ki ? yada hangimiz rüyalarında - hangi meslek grubundansa - çok basit işlerin arasından çıkamadığı olmadı ?
Filmde çoğu sahnelerde kendimi gördüğüm için çok hoşuma gitti .
Herkese tavisyemdir .
İyi seyirler...
9
İngmar Bergmanın izlediğim üçüncü filmi ve belkide izlediklerim arasında en sıcağı . Bu filmi daha başka şekilde nasıl çekebilirlerdi diye düşünüyorum şuan ama daha ötesi olamazdı heralde.
Film işlerken bir yandanda izleyiciye ayna tutuyor . Hangimiz en sıkıcı zamanlarında çocukluğunda yaptığı şeyleri hatırlayıp mutlu olmadı ki ? yada hangimiz rüyalarında - hangi meslek grubundansa - çok basit işlerin arasından çıkamadığı olmadı ?
Filmde çoğu sahnelerde kendimi gördüğüm için çok hoşuma gitti .
Herkese tavisyemdir .
İyi seyirler...


‹ Önceki
1
Sonraki ›
Film Altyazıları
Mission: Impossible - Dead Reckoning Part One (2,229)
Gran Turismo (1,945)
Reptile (1,778)
Birth/Rebirth (669)
Konkeuriteu yutopia (579)
Haunted Mansion (547)
Nowhere (495)
Barbie (379)
Are You There God? It's Me, Margaret. (378)
No One Will Save You (234)
Dizi Altyazıları
The Continental: From the World of John Wick (1,454)
The Walking Dead: Daryl Dixon (1,348)
Ahsoka (1,315)
The Blacklist (536)
Foundation (520)
Only Murders in the Building (376)
Succession (336)
Blue Lights (300)
Invasion (279)
Better Call Saul (237)