Who Framed Roger Rabbit ve Star Wars filmlerinden videolar yayınlandı ve iki filmin de ancak paralel evrende yer alabilecek versiyonları karşımıza çıktı.
İlk görüntüler tipik bir 80’ler belgeseli havasında. Henüz seyirci ve eser arasında interaktif bir bağ kurmak doğrudan bir biçimde imkansız olduğundan, dış ses seyiriciyle bu temas kurulmuşcasına monologlarını sürdürerek sahte bir bağ yaratıyor. Sekiz dakikalık belgeselde, Disney tarihçisi John Culhane, Robert Zemeckis’in unutulmaz filminin ilk çekim denemelerini bizimle buluşturuyor.
Daha Zemecksis el atmadan önce, bir grup Disney çizeri,Roger Rabbit’in adını aklamaya ilk kez girişiyorlar. Bu ilk çalışmalar esnasında oluşan taslaklar da Who Framed Roger Rabbit filminin altyapısını oluşturuyor. En ilginç detaylardan biri, bu ilk girişimde Amerika’da canlandırdığı “Pee-Wee Herman” karakteriyle artık özdeşleşmiş olan, özellikle çizgifilm ve seslendirme çalışmalarıyla tanınan Paul Reubens’ın Roger’ı seslendirmesinin planlanması.
Aslında bu ilk denemeye dair pek çok detay, 1988’de çekilen versiyonda da yer alıyor. En göze çarpan değişimlerden biri, Captain Cleaver adındaki zalim dedektifin kullanılmamış olması. Onun yerine ürkütücü Judge Doom karakteriyle karşılaşıyorduk filmde. Jessica Rabit ise daha narin ve daha da ince bir karakter olarak karşımıza çıkıyor, oysa biz onu nispeten daha dolgun hatlarıyla sevmiş vaziyetteyiz.
İkinci olarak ise, Han Solo’nun Leia öncesi aşk hayatından ipuçları veren, “A New Hope”ta yer almasından daha sonra vazgeçilen bir sahne yayınlandı. Mos Eisley Cantina’da geçen sahne, aslında ilk kez 1998 yılında Star Wars: Behind The Magic Cd-Room’unda yayınlanmıştı ve Star Wars Saga Blu-Ray setinde de yer alıyordu.
Sahnede, ses efeklerinin olmayışı, izleyiciye ilginç bir deneyim yaşatıyor zaten. Sırf bu heyecanla arada Han Solo’nun uzaylı kız arkadaşı olan, canlandıran oyuncu Jenny Cresswell olduğu için “Jenny” olarak yad edilen karakterin ilk ve son görüntüsünü gözden kaçırmamız mümkün.
Elbette çok kısa ve diyalogsuz bir karşılaşma olduğu için her şey spekülasyona açık. “Jenny” ve Han Solo arasındaki ilişkinin duygusal yoğunluğunun ne olduğunu bilmiyoruz, belki de sadece takılıyorlardı. Hikayesi her neyse, Jenny’yi 2.28’de görmemiz mümkün. Acaba Jenny hikayede yer alsaydı neler değişirdi?
Kaynak: FilmLoverss