| Yazar |
Mesaj |
fanatic_anchovy
Kayıt: 21.09.2010
İletiler: 2862
Şehir: Красная площадь
  
|
 To Rome with Love / Roma'ya Sevgilerle (28 Eylül 2012)Tür: Komedi
|
Roma'ya Sevgilerle (28 Eylül 2012)
To Rome with Love
2012 To Rome with LoveKomedi / Müzik / Romantik112 dk
Yönetmen: Woody Allen “Roma’ya Sevgilerle”de Woody Allen bu kez Roma’nın her köşesini film setine çevirerek izleyicileri büyülüyor. Filmin komik karakterleri arasında; gençlik yıllarının özlemini duyan ünlü bir Amerikalı mimar (Alec Baldwin), bir anda kendisini Roma’nın... 6.3 (91,080 Oy)
|
 Tarih: 20 Eylül 2012 23:29 En son fanatic_anchovy tarafından 04 Ekim 2012 21:33 tarihinde değiştirildi.
|
|
|
|
|
ubi bene ibi patria
Kayıt: 26.02.2010
İletiler: 7469
Şehir: Unutulmuş Başarılar Kenti
|
Woody Allen her dem izlemeyi sevdiğim bir yönetmen. Komik adam, aşka bakış açısıyla, mizhıyla, açıklığıyla, hayalperestliğiyle imkansıza göğüs geriyor. Hele de insan ilişkilerinde.
Paylaşım için teşekkürler. 
|
Tarih: 21 Eylül 2012 13:58
|
|
|
|
|
fanatic_anchovy
Kayıt: 21.09.2010
İletiler: 2862
Şehir: Красная площадь
|
Yaş itibariyle Woody Allen sinemasıyla biraz geç tanışmama rağmen özellikle ikili ilişkiler veya cinsellik ve din konularında seri halinde ilerleyen diyaloglar dikkatimi hemen çekmişti. Sinemada izleyemedim kendilerini. Bunda son dönemde yönetmen koltuğundan ayrılamamasının da etkisi var. Fırsatı kaçırmayıp izlemeye çalışacağım.
|
Tarih: 23 Eylül 2012 01:03
|
|
|
|
|
kuzeydebiryer
Kayıt: 23.08.2008
İletiler: 10891
Şehir: Düş Toprakları
Yaş: 46
|
Woody Allen şehir güzellemelerine devam ederde eşimle ben kaçırır mıyız? Artık bir aile geleneği gereği bu filmi sinemada izleyeceğiz. Allen filmlerini seven tayfadanız.
|
Tarih: 27 Eylül 2012 21:50
|
|
|
|
|
JnRMnT
Kayıt: 28.05.2009
İletiler: 2144
Şehir: İstanbul - Eskişehir
|
İspanya'da olduğum için erken izleme fırsatım oldu, hoş ama Woody Allen'ın diğer filmlerine kıyasla daha sönük bir yapım  Ama epey güldük orası bir gerçek 
|
Tarih: 27 Eylül 2012 21:56
|
|
|
|
|
kuzeydebiryer
Kayıt: 23.08.2008
İletiler: 10891
Şehir: Düş Toprakları
Yaş: 46
|
« JnRMnT » yazdı: İspanya'da olduğum için erken izleme fırsatım oldu, hoş ama Woody Allen'ın diğer filmlerine kıyasla daha sönük bir yapım Ama epey güldük orası bir gerçek
Şehir güzellemesi olarak nasıldı. Roma'nın hakkını vermeden bırakmamıştır Woody Allen (:
|
Tarih: 27 Eylül 2012 21:57
|
|
|
|
|
Blue_Man
Kayıt: 03.08.2012
İletiler: 343
Şehir: Fransa
|
Survıvor yarışmacıları yemek ödülünü duyunca nasıl seviniyorsa öyle sevindim ben bu habere, sabırsızlıkla bekliyoruz filmi. 
|
Tarih: 27 Eylül 2012 22:08 En son Blue_Man tarafından 27 Eylül 2012 22:26 tarihinde değiştirildi.
|
|
|
|
|
kuzeydebiryer
Kayıt: 23.08.2008
İletiler: 10891
Şehir: Düş Toprakları
Yaş: 46
|
Birde artık şunu Türk Sinemaseverler olarak seslendirmeye başlayalım. Sıra İstanbul'a gelmeyecek mi? İStanbul'a Sevgilerle 
|
Tarih: 27 Eylül 2012 22:13
|
|
|
|
|
fanatic_anchovy
Kayıt: 21.09.2010
İletiler: 2862
Şehir: Красная площадь
|
« kuzeydebiryer » yazdı: Birde artık şunu Türk Sinemaseverler olarak seslendirmeye başlayalım. Sıra İstanbul'a gelmeyecek mi? İStanbul'a Sevgilerle
Evet ya! Bir sonraki durak olarak Kopenhag nerden çıktı. Hani İtalya'da son bulacaktı. Woody Allen soğuk adam be gelmez buralara... 
|
Tarih: 27 Eylül 2012 23:25
|
|
|
|
|
JnRMnT
Kayıt: 28.05.2009
İletiler: 2144
Şehir: İstanbul - Eskişehir
|
« kuzeydebiryer » yazdı: Şehir güzellemesi olarak nasıldı. Roma'nın hakkını vermeden bırakmamıştır Woody Allen (:
Fena değil diyelim, bol bol Şu aşk çeşmesi mi nedir onu göstermişler Bir de şarkılar çok iyiydi. Bizim burada İtalyan arkadaşların sürekli söylediği söylediği ünlü bir şarkı var cantaree diye gidiyor herkes bilir o falan çalıyor güzeldi yani
|
Tarih: 28 Eylül 2012 00:19
|
|
|
|
|
|
|
Atilla Dorsay'ın 29 Eylül 2012 tarihli yazısından.
Woody'nin verimli Roma ziyareti
|
Woody'nin verimli Roma ziyareti
Woody Allen sanki yaşlanmıyor. Ve yılda bir temposuyla çektiği filmlerinde hala kendini yenilemeyi veya bizi şaşırtmayı başarıyor. Ki ikisi de ayni kapıya çıkar!... En iyi filmlerinde esinini New York'tan ve de onun Manhattan yarımadasından alan 80 yaşın eşiğindeki Woody, artık dünyaya açıldı!.... Önce Londra, sonra Barcelona veya Paris derken, sıra elbette Roma'ya geldi. Onu 50. filme yaklaştıran bu çabasının öbür 'sıla filmleri'nden temel farkı, Roma'ya verdiği yer. Bir diğer deyişle, hikayenin Roma'yla inanılmaz biçimde uyuşup kaynaşması. Diğerlerine sadece dekorluk eden kent, bu kez hikayeye tümüyle katılmış. Öylesine ki, bir yandan Roma olmasaydı bu hikaye anlatılamazdı diyorsunuz. Öte yandan, film bitince sanki Roma'nın özünü ya da ruhunu yakalamış gibi oluyorsunuz. İtalyanlar küçük adama ne kadar minnet duysalar azdır!.. Hikaye mi? Anlatmak mümkün mü? Diyelim ki yolları bir yaz mevsiminde turist kaynayan 'ebedi şehir'de kesişen bir düzine (yoksa daha mı fazla?) insanın öyküleri. Başta kızlarının aşık olduğu genç İtalyan'la tanışmak için gelen yaşlıca bir Amerikalı çift, taşradan çalışmaya gelen bir delikanlı ve yeni evlendiği karısı, kendisini birden ve anlaşılamaz biçimde medyanın gözdesi ve TV'lerin gediklisi olarak bulan bir küçük memur... Yıllar önce yaşadığı aşkı anmak için gelmiş Amerikalı ünlü bir mimar, onu tanıyıp peşine düşen vatandaşı bir mimarlık öğrencisi, ikisinin de ilgisini çekip kalbini çalan alımlı bir dilber...Ama birçok ilginç yan karakterle birlikte: yaman bir fahişeden gözüpek bir otel hırsızına... Allen, özellikle önceki filmi Midnight in Paris- Paris'te Geceyarısı'nın reçetesini yineliyor. Yani işin içine biraz daha fazla dozda gerçek-üstücülük katıyor. Paris'te geceyarıları bir arabaya binip Altın Çağ'a, oradan daha da gerilere gitmeyi başaran Allen kahramanı, bu filmde bir değil birkaç gerçeküstü olayla sürüyor. Öncelikle, başta gerçek bir kişilik gibi sızdığı hikayede giderek mimar adayı Jack'ın (formda bir Jesse Eisenberg) görünmez esin perisi ve yorulmaz kurtarıcısı olmaya dönüşen Alec Baldwin...Gerçekten tam anlamıyla durup dururken bir ekran şöhreti olan, sonra yine ayni hızla bu ünü yitiriveren Roberto Benigni...Ve de bizzat Woody'nin oynadığı, eksantrik opera sahnelemeleri yapmış, ama artık emekli olmuş sahne adamı. Hele sonunda öylesine bir Pagliacci- Palyaço sergiliyor ki...Ancak her sahnede duşun altında şarkısını söyleyebilen mahçup tenoruyla birlikte. Görmeden inanamazsınız!... Sonuç olarak Allen sınırları dar ve temaları eskimiş gibi gözüken kendi sinemasını, bu 48. filminde yenilemeyi başarıyor. Senaryosu öylesine kıvrak ve zekice...Ve çekimleri öylesine usta işi ve sinemasal ki...Roma kenti önünüzde yaprak yaprak açılıyor: İtalyan merdivenlerinden Trevi çeşmesine, Coliseum'dan Venedik meydanına, harabelerden köprülere...Kent, Allen'in kamerasının sanki bir an bile terketmediği bir büyük sete dönüşüyor ve size gizlerini veriyor. Ölümsüz şehir, Roma Tatili'nden Three Coins in the Fountain- Aşk Çeşmesi'ne ne filmler, ne yönetmenler gördü. Ama bu film, belki Fellini- Roma'nın hemen yanıbaşına konabilecek güç ve güzellikte... Öte yandan, Woody kalabalık kadrosunu özenle seçmiş ve yönetmiş. Herkes rolüne cuk oturmuş. Gencecik, ama parlak oyuncuların yanında, İtalyan sinemasının eskilerinden Giuliano Gemma veya Ornella Muti gibi yüzleri minik rollerde kullanması, onun sinefilliğinin bir sonucu değil mi? Velhasıl görün derim. Psikolojiniz denk düşerse, çok eğlenirsiniz.
ROMA'YA SEVGİLERLE ****/*****
Kaynak: Sürprizbozan: GösterSabah - Atilla Dorsay'ın 29 Eylül 2012 tarihli yazısından.
|
Tarih: 30 Eylül 2012 00:56
|
|
|
|
|
Taşındı: 15 Mart 2013 16:32 - Sinigami tarafından
Taşındığı Forum: Vizyondaki Filmler > Gösterimden Kalkan Filmler |
|
