Doğu Ekspresinde Cinayet (2017)

Tek şey söylenebilinir; eskisinin yanına yaklaşamaz... Hercule Pairot rolünde de Peter Ustinov tek geçilir... Kennet Branagh bıraksın bu rollere bulaşmayı; beğenenler muhtemelen eskisini hiç seyretmediler...

Agatha Christie okumadığım ve tam bir Sir Arthur Ignatius Conan Doyle hayranı olduğum için bu filmi izlemeye başladığımda hep bir karşılaştırma içinde olduğumu fark ettim ve bunun ne kadar gereksiz olduğunu da. Benim gözümde Hercule Poirot ve Sherlock Holmes'in tamamen 2 farklı karakterler olduğunu anladım. Dediğim gibi daha önce kitabı okumadığım için ne ile karşılaşabileceğimi bilmiyordum.
Filmin en dikkat çekici özelliği o bilinmezlik hissiydi. Bunu sanırım pozitif tarafa yazabiliriz. Ama sahneler o kadar hızlı geçiyordu ki bir izleyici olarak takip etmekte zorlandım. Sanki yönetmen senaryoya güvenmiyor da bizim bir şey anlamamamızı istiyordu. Sonuçta bir dedektiflik filminde o gizemi koruyamazsanız filminiz başarıya ulaşamamıştır demektir. Diğer bir eleştirim de yabancı dillerin çevrilmemesiydi. Bazı sahneleri o kadar boş izledik ki sinemada o yerlerdeki olay örgüsünü kaçırdık.
Ama sonuna kadar hiçbir tahminde bulunamadım. O konuda gerçekten de çok başarılıydı.
Oyunculuk konusunda yorum yazmama gerek yok gibi hissediyorum. Demek istediğim şu kadroya bi' bakar mısınız? Herkes hakkı neyse oynamış hatta benim için tam bir zevk şöleniydi. Böyle büyük oyuncuları aynı sahnede görmekten ne kadar haz aldım anlatamam.

Berbat bir uyarlamaydı. O gizemi hiç hissedemedim. Olmamış.