Everest (2015)

Dikey Limit filmini izlemedim, o nedenle bir karşılaştırma yapamam. Ama Everest filmine, "art arda yaşanan felaketler dizisi şeklinde bir aksiyon filmi" diye düşünerek giderseniz, umduğunuzu bulamayabilirsiniz. Ancak filmin ikinci yarısının daha heyecanlı geçtiğini söyleyebilirim.

Everest filmi; birçok yıldız oyuncuyu görebileceğiniz, 1996 yılında geçen gerçek bir olayı anlatan, aksiyondan çok "dağcılık, zorlu hava koşulları, yaşam mücadelesi ve yardımlaşma"yı anlatan güzel bir film. Oyuncular seslerini çok güzel kullanmışlar: soğuktan ve halsizlikten çatlamış veya endişesini karşı tarafa belli etmek istemeyen sesler... Bir dağcının cesareti, azmi ve zor durumdaki arkadaşlarına yardım etmesi çok güzel ve takdir edilecek bir durum ve kolay bir şey de değil. Yerden 6-7km yükseğe çıkıyorsunuz. Oksijen yukarı çıktıkça azalıyor. Bedeninize daha çok oksijen götürmek için alyuvar sayınız zamanla artıyor. Bunun için de konaklayarak yukarı tırmanmanız gerek. Ama o hava şartlarında ne kadar kalabilirsiniz? Oksijensizlik çekiyorsanız hemen aşağı inmelisiniz. Yani vücudunuza bir stres yaşatıyorsunuz. Hava şartları da giderek zorlaşır: daha soğuk, fırtınalı bir zirve sizi bekliyor...

Dolayısıyla filmin ortamını daha iyi yaşamanız adına sinemada izlemenizi öneririm. O kar soğuğunu, uğuldayan rüzgarı hissedip üşüdüm resmen. Belki efektler için bir Oscar adaylığı alabilir. Müziklerle de güzel desteklenmiş. Kısacası, filme bu gözle bakmanızı tavsiye ederim. Sondaki fotoğraflar da filmin gerçekliğini yeniden kavramanızı sağlıyor. Bence Everest, 7'den düşük bir notu hak etmiyor. Dağcılara saygım bir kat daha arttı resmen.

Film bana şunu hatırlattı: İnsanoğlu ne kadar önlem alsa da doğa karşısında güçsüzdür ve bazen seni hayata tekrar bağlayan şey yalnızca birinin sesidir...

Not: Jake'in sarhoş olduğu kısımda fonda, "çay getireyim mi?" diyen Türk kadının sesini duydunuz mu?

Gerçekten çok güzel anlatılmış, olayları sanki oradaymış gibi özümsenecek bir film olmuş. O soğuğu izlerken hissediyorsunuz..

Dünyanın en yüksek noktası.. Tam 8848 m.. Tırmanan her 4 kişiden birinin öldüğü, belli bir seviyeden sonra nefes almanın zorlaştığı, insanın kar körü olduğu, ölenlerin cesetlerine ulaşılamadığı, dünyayı ayaklar altına almak deyimini gerçeğe dönüştüren tek yer.. Everest.. Film gerçek bir hikayeye dayanıyor.. Anlatılan karakterlerin hepsi gerçek.. Dağa tırmanmak isteyen bir grup maceracı ile onlara rehberlik eden çalışanların Everest dağına tırmanmasını konu ediyor.. Bilindik dağ filmleri gibi başlıyor.. Ama öyle değil.. Durgun bir havada geçiyor film.. Eğitiyor.. Everest hakkında bilmeniz gereken herşeyi öğreniyorsunuz.. Oyunculuklar iyi gerçekten.. Çok zor roller canlandırması hiç kolay değil.. Kadro ki hele çok sağlam.. Yönetmeni tebrik etmek gerek.. Film gerçekten Everest'in tepesinde çekilmiş gibi efekt olduğu hiç belli olmuyor.. Üstelik oraya gitmeden o ambiansı yaratmak ustalık işi.. Filmde tek eksik şey gerilim, heyecan.. Çok nadir düştü kalktı kaydı sahneler var.. Filmin içinde hep aksiyon beklentisi içinde kalıyorsunuz.. Bu yönü biraz sıkıcı olabilir.. Yani daha çok belgesel tarzı bir yapım olmuş.. Ama izlenir, gerçekten izlenir.. Sırf oyuncu kadrosu için ve Everest'in o muazzam ambiansını yaşamak için izlenir.. 7,5/10 filmin puanı..