Köstebek (2011)

Baş karakter Sumida, film boyunca önce babasından, sonra bir yakuza patronunun fedaisinden, ardından yakuza patronunun kendisinden, sonra fedaiden bir daha ve son bir kez de tekrar babasından esaslı dayaklar yiyor. Hepsi defalarca kez tekrarlanan yüze yumruk, tekme tokat, esaslı dayaklar. Ama Sumida'nın yüzü sadece son dayaktan sonra kısa bir süreliğine morarıyor o kadar. Ayrıca film boyunca kız arkadaşıyla bir birlerine, deyim yerindeyse şırraakkk!!! şeklinde defalarca tokat atıyorlar, ama ikisinin yüzü de bir nebze olsun kızarmıyor. İnsan utanır da biraz allık sürer hiç olmazsa.

Sumida'nın kız arkadaşı Keiko, sırılsıklam bir vaziyette, ama kelimenin tam anlamıyla sırılsıklam şekilde Sumida'nın evinden kendi evine gidiyor. Evden içeri girdiğinde elbiseler kurumuş, saç fönlü!

Hırsız genç, kendisinin de gayet rahat halledebileceği soygun işine neden ihtiyar adamı dahil etti? Paranın hepsini kendisi alabilecekken neden gereksiz ve etkisiz bir ortak arıyor kendisine? Zaten sonuçta da soygun sırasında her şeyi kendisi halletti.

Soygun sırasında salondaki televizyonda bir tartışma programı yayınlanmakta ve konuk Japonya'daki nükleer felaketleri bir şekilde Japonya'nın bir şekilde dini olmayan bir devlet olmasına bağlamakta. Japon yetkililerin nükleer santrallerin yaratabileceği felaket boyutlarını bildikleri halde içlerinde tanrı inancı olmadığından önemsemediklerini söylüyor. Hatta Avrupa ülkelerinden örnekler veriyor. Bu bana biraz komik, gerçek dışı ve haksız bir suçlamaymış gibi geldi. Zira hepimiz biliyoruz ki, din devleti olan ülkeler bile bu tip çalışmalar içindeler.

Keiko'nun ailesini tanımaya başladığımız ilk sahnede annesi kızına, kızı için evin salonunda hazırladığı idam sehpasını gösteriyor ve soruyor: "Bittiğinde söz verdiğin gibi öldürecek misin kendini?" diye. Bir kaç sahne sonra aileyi bir arada görüyoruz. Anna-baba idam sehpasını kırmızıya boyamakla meşguller ve kıza tekrar benzer şekilde konuşuyorlar. Ama bu sahneden sonra ne aileyi, ne de idam sehpasını bir daha görmüyoruz. O idam sehpası gerçekten ne içindi, yönetmenin bir şeye göndermesi miydi, yoksa o dönemde Japon devleti ölen çocuklar için ailelere yardım ediyordu da, aile de içine düştükleri maddi sıkıntıyı atlatmak için hastalıklı bir düşünceyle kızı intihar etmeye mi zorluyordu anlayamadım. Zira Sumida'nın babası da oğluna, eğer ölmüş olsaydı sigortadan ne kadar çok para almış olacağını söyleyip duruyor film boyunca.

Trivia: Amerikalıların orta parmaklarını kaldırarak yaptığı, bizdeyse baş parmağın orta ve işaret parmakları arasına sokularak yapılan malum hareket, Japonya'da da aynı bizdeki gibi yapılıyormuş.