Submarino (2010)

En kısa ve net bir şekilde anlatmak istersek; modern ve medeni İskandinavya'dan, medeniyetin yalnız ve kaybolmuş insanlarının, aynanın diğer yüzünün hikayesi diyebiliriz bu film için.

Nick ve kardeşi, alkolik ve uyuşturucu bağımlısı annelerinin sorumsuzluğu ve günlerce eve gelmemesi yüzünden yeni doğmuş kardeşlerine kendileri bakmakta, ona annelik yapmaya çalışmaktadırlar. Ancak bir gün, ihmalle karışık bir kaza sonucu yeni doğmuş kardeşleri ölür. Nick ve kardeşi bunun kendilerinin hatası olduğunu düşünerek büyürler ve sırtlarındaki bu yük, Nick'in sert ve saldıgan mizaçlı, alkolik bir bireye, kardeşininse bir uyuşturucu bağımlısı olmasına yol açar. İki kardeş aynı zamanda birbirlerinden de uzaklaşırlar ve yıllar boyunca hiç görüşmezler. Ölümüyle onları birleştirecek olan kişi, hayattayken bunu yapmayı becerememiş olan anneleridir. Peki yıllar sonra gerçekleşecek olan bu birleşme, kardeşler için iyi olacak mıdır?...

Daha önce "Festen", "Dear Wendy" ve geçtiğimiz yılın başyapıtı "Jagten / Onur Savaşı" adlı filmlerini oldukça beğenerek, özellikle Onur Savaşı'nı hayranlıkla seyrettiğim Thomas Vinterberg'in bu filmini senaryo yönünden biraz zayıf bulsam da, bir-iki küçük devamlılık hatası yakaladığım kurgusunu ve çekimlerini beğendiğimi söyleyebilirim. Duygu sömürüsüne girmeyen, seyredilebilir nitelikte bir dram arayanlara tavsiye edebilirim.

Bir derginin arkasında gördüğüm film afişinden sonra izlemeye karar verdiğim Submarino seyir açısından zor bir film. Nedeni ise pek hareketin olmaması. Karakterlerin psikolojik durumunu anlatmak için bu yol seçilmiş sanırım. Freud`a bazen hak veriyorum çocukluk yılları son derece önemli ileriki yıllar açısından, bunu bir kez daha görüyoruz.

Havasından ve suyundan kaynaklanıyor olsa gerek daha önce izlediğim Danimarka, İsveç, Norveç gibi kuzey ülkelerinin dram filmleri gibi Submarino`da oldukça ağır bir tempoda geçiyor. Bu yüzden alışık değilseniz keyif almazsınız.

Genel olarak Iskandinav sinemasini seven biri olarak cok begendigimi belirtmeliyim. Türk sinemasi tadinda dram seviyorsaniz, bu film sizi skacaktir. Zamaninizi harcamayin