Paris'te Son Konser (2009)

Le concert

119 dk

Film Detay Fragman (1)Görsel (18)Yorum (17)Tavsiye Liste (9)Kadro Altyazılar

1 Golden Globe adaylığı. 9 farklı ödül ve 13 adaylık.

7.7

154/ 10
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10

7.7/10 puan 97 kullanıcı oyladı

Yönetmen:

Radu Mihaileanu

Senaryo:

Radu Mihaileanu, Alain-Michel Blanc, Matthew Robbins

Ülke:

Fransa,

Tür:

Rating:

7.5

Vizyon Tarihi:

17 Eylül 2010 (Türkiye)

Dil:

Fransızca, Rusça

Müzik:

Armand Amar

Web Sitesi:

Resmi site [jp]

Çekim Yeri:

Bucharest, Romanya

Kelimeler:

orkestra, kemancı, konser, devamı...

Nam-ı Diğer:

Orchestra! | The Concert

171 kişi izledi 92 kişi izleyecek 13 kişinin favorisi 20 takip

Oyuncular

Tüm Kadro

Özet

Eski orkestra şefi Andrei Filipov, orkestrasının üyelerini yeniden bir araya toplama fırsatını hemen değerlendirir. Tek bir konser için Moskova'dan Paris'e gidecek ve kendilerini Bolşoy Filarmoni olarak tanıtacaklardır. Ancak Andrei'in Paris'te bir işi daha vardır; solo kemancıları olacak genç bir kadınla görüşmesi gerekmektedir. Karanlık sırları nedir? Peki ya gerçek Bolşoy onları yakalarsa?

Fragman Görseller

Fragmanlar (1) Görseller (18)

Yorumlar

ferhanY 13 yıl önce

çeviriyi yapan arkadaşlara çok çok teşekkür ediyorum, harika çeviriydi Saygılar

ayrıca film de oldukça güzel, hele son kısım klasik müzik sevenler için tam bir şölen.

cevirimvar 11 yıl önce

Perşembe gecesi matinemde bir müzikal olan Le Concert vardı.

Radu, Radu, Radu...!!!
Sen başka bir yönetmensin benim gözümde. Bir insanın bakış açısı çok önemlidir ve o insanı olması gerektii gibi gösteriyordur ya... Radu Mihailenau bir başka bakıyor bu hayata... İnsan film çeker de hepsini de birbirinden güzel mi çeker be birader. Ama çekiyor işte Radu. Hayat treni'ni de hatırlıyordur en azından bu güzel kalpli adamı tanımayanlar.

"Büyük filmlerin konularından bahsedilmez." prensibimi devam ettireceğim. Sadece mini bir ipucu vereyim. Klasik müzik seviyorsanız bu filmi kaçırmamalısınız. Ve hemen filmin kadrosuna geçeyim. Çok başarılı Aleksei Guskov adeta filmi sürüklüyor. Ben filmde gerçekten kötü oynayan bir tek kişi bile görmedim. Çevrede koşturanlar bile mükemmeldiler. Aleksei Guskov kariyeri öyle pek de parlak bir oyuncu değil aslında. Belki Türk Hamlesi filminin yan rollerinde görmüş olabilirsiniz. Ama bu filmdeki oyunculuğuyla hatırlayın bence. Onun kariyeri için de bir üst nokta Le concert. Melanie Laurent ise nasıl bu filmin incisiyse bütün filmlerinin incisi. Siz bu çok zarif bayanı Soysuzlar Çetesi ve La Rafle filmerinde hatırlayacaksınız eminim. Kariyerini kendi çapında bir çizgide sürdüren bu güzel bayan (bana göre inanılmaz güzel olduğunu düşündüğüm) bu filmin de bir tanesi nar tanesi. Night Train to Lisbon'u sabırsızlıkla bekliyorum. Ama en sona özellikle bıraktığım Dmitri Nazarov'a hayran kaldım. Beni ağlamaya ramak kala noktasına getirdi getirdi durdu. Shpion altyazısı çıksın ilk ben yapışacağım bu kesin.

Ve tabi ki müzikla dedik. Çok beğendik dedik. Kimin adını anmadan geçemeyiz demek ki? Armand Amar tabi ki. Ellerinden öperim. Büyük insan.

Siz bu filmi kesinlikle izleyin. Ben arşivledim bile... Saygılarımla... Gülücük

derya 10 yıl önce

İnsanı çok mutlu eden, içini ısıtan bir film kesinlikle. Her bir oyuncuyu, hatta neredeyse figüranları bile ayrı ayrı çok sevdim. Başından sonuna tempo hiç düşmüyor ve her şey çok güzel. Müziklerine zaten diyecek yok. Lütfen lütfen izleyin Hehehehe