|
- Cennetin Çocukları
- Hatırlanılacak Bir
- Toprak Uğruna
- Joyland
- Anayurt Oteli
- En helt vanlig familj
- Oppenheimer
Son Yorumları öncelikle oyuncu kadrosu kendini kanıtlamış üst düzey oyuncularla dolu... Senaryo güzel... Gerçek bir olaydan hareketle oluşturulmuş olması ayrıca etkileyici... Türk sinemasında böyle kaliteli eserler görmek gurur verici... Son olarak ekşi sözlükte gördüğüm bu yorumu da spoiler olarak buraya ekliyorum... Sürprizbozan: Göster
filmin sonu gerçekten harika. Biraz kafa karışıklığı olmuş sanırım. Heykel kasabanın umudu, geleceği, daha iyi bir yer haline gelme potansiyeli. Bu heykel ile birlikte dünyanın dikkati kasabanın üzerine çekilecek, daha canlı daha refah bir yer haline gelecek kasaba. Berber ahmet ise geçmiş bir dönemin, darbenin ülkemizde bıraktığı izlerin; kaybolan, işkence gören, yaşayacak bir hayat bırakılmayan insanların, herkesin olduğunu bildiği ancak gözünü kapatıp hayatına devam ettiği olayların temsilcisi. Kasaba halkı eğer o heykeli bulmak ve kasabayı daha iyi bir yer haline getirmek istiyorsa, ilk önce berber ahmet'e ne olduğu ve mezarının nerede olduğunu sormalı. O mezarı bulmadan, o heykeli bulamayacaklar. Crimsonturk
Sıradanlıktan kurtulamamış...Yine de izlenebilir...
Sürprizbozan: Göster
Birgün olur da birini uyuduğu uykudan uyandıracaksan, yaşatacakların en az o rüya kadar güzel olmalı...
Sürprizbozan: Göster
HER ŞEYİ BİTİRMEYİ DÜŞÜNÜYORUM
Dikkat izlemediyseniz okumayın, spoiler içerir.
Filmin henüz başında Lucy’nin daha önceki ilişkilerinden taşıdığı yükler fark ediliyor. Henüz yola çıkmadan yaşamaya başladığı tereddütlü hali, gel-gitleri, arabaya biner-binmez aklından geçirdiği “her şeyi bitirmeyi düşünüyorum” cümlesiyle doruğa yükseliyor. Neden peki? Sevdiğini düşündüğü insanın ailesiyle tanışmaya giderken hem de… Belki oynadığımız psikolojik oyunlar, kendimize çizdiğimiz senaryo bunun nedeni, belki de bir şekilde bir şeylerin yanlış olduğunu fark ettiğimiz halde adını koyamadığımız eksiklik hissi…
Filmde partnerin ailesiyle tanışma ritüelinin gerginliği, üst katan inmelerini bekleme süresi uzatılarak aktarılmaya çalışılmış, oldukça da başarılı olmuş. Ayrıca film boyunca devam eden hava koşulları, ve kullanılan renkler, kasvetli bir hava yaratmakta etkili olmuş. Özellikle Lucy ve Jack arasında geçen diyaloglarda kadına yönelik şiddet, hayır diyememe ve akran zorbalığı gibi birçok konuya kısa da olsa değinilmiş. Bu konulardaki olumsuz deneyimlerin hayatlarını nasıl etkilediğini anlamak mümkün…
Son olarak, bodrumdaki çamaşır makinasında lisedeki hizmetlinin (Jack) tshirtleri yıkanıyordu. Paralel evrene bir atıf olsa gerek… Belli ki yönetmen ayrıntılarla oynamayı seviyor. O yüzden defalarca izlenilebilecek bir film ve üzerine konuşulacak çokça materyal çıkacaktır.
|