ruzgarx özetleri

Uruguay yapımı, çocuklara yönelik bir animasyon. Alexander Selkirk, define peşinde bir korsandır. Bu kez muhteşem El Manila hazinesini aramaktadır. Elinde bulunan eşsiz harita, her türlü detayı göstermektedir. O bölgede daha önce sayısız gemi kaybolmuştur. Bu nedenle Selkirk, bir grup korsan ile birlik olarak define arayışını sürdürmeye karar verir.

Nim ve babası için her şey yolunda giderken aniden aldıkları mesaj ile yaşadıkları adanın biri tarafından satın alınacağı ve bir tatil merkezi inşa edileceğini öğrenirler. Fakat Nim buna razı olmaz ve evi olarak gördüğü bu adanın satışını engellemek için bir takım planlar yapmaya başlar. Adayı ve çok sevdiği hayvanları korumak için göze alamayacağı şey yoktur. Başta Nim'in planları yolunda gidiyordur Ancak Edmund yardım etmek için geldiğinde belayı da beraberinde getirmiştir...

Yıl 1910… Kuzey kutbunda yaşayan bir kabilenin büyücüsü karanlık güçlerle iletişim kurmaya başlar Bu nedenle de kabiledeki hayvanlar bir bir kaybolmaktadır Ava gidenler eli boş döndükçe ciddi bir kıtlık baş
göstermeye başlar.

Kabilenin bilgesi Saya, kutsal topraklara sahip olduğu iddia edilen Sarila ülkesine gitmeyi önerir Fakat bu kutsal yeri sadece kalbi temiz biri bulabilir. Kabilenin en iyi üç delikanlısı seçilir ve bu gizemli ülkeyi aramaya başlarlar.

Nono'nun (Thomas Simon) hayali, babası gibi dünyanın en iyi dedektifi olmaktır fakat diğer yandan, başını sürekli derde sokmaktan da geri kalmaz Babası, akıllanması için onu amcasının yanına yollamaya karar verir Yolculuk sırasında trende, Felix Glick (Burghart Klaußner) adında bir yankesici ile karşılaşır Felix treni durdurur ve Nono' yu da yanına alarak yola çıkar Birlikte, müthiş bir maceraya yelken açarlar...

Paul, eski bir hükümlü ve rezil bir boksördür. Uyuşturucu işi yapanlar tarafından kaçırılan birisinin ailesiyle onu evine getirmek için anlaşma yapar. Fakat işler düşündüğü gibi gitmez...

Çocuklar kaza ile doğaüstü bir yaratığın serbest kalmasına neden olur. Dünyadaki bekçisinin ölmesi üzerine yaratığı zaptedecek kimse de kalmamıştır artık. Vahşi yaratık kasabada terör estirmeye başlar. Kanun adamı Mike (Eddie McClintock), oğlunu korumak ve bu yaratığı durdurmak için cesur mücadelesine girişir...

Üst düzey yönetici Henriette iş hayatında ne kadar başarılıysa özel yaşamında da o kadar yalnızdır. Günün birinde onun torunu olduğunu söyleyen Brezilyalı Evita hayatına giriverir. Evita, Henriette' in hayatındaki boşluğu doldurmuştur. Ancak açgözlü akrabaları bu durumdan hiç memnun değildir ve mirası kaptırmamak için hileli yollara başvururlar.

Sevimli Çuvavalar Papi ve Chloe, yavru köpeklerle birlikte lüks bir otele yerleşir. Ancak yavru köpeklerin en küçüğü Rosa, ihmal edildiğini düşünmektedir ve Papi ona ne kadar özel olduğunu göstermek zorundadır...

Calvary, küçük bir kasabada kendi halinde yaşayan bir genç kızdır. 18 yaşına bastığı gün anneannesi ona bir yüzük hediye eder. Yüzük ilk başlarda çok güzel bir hediye gibi görünse de aslında tam bir felaket habercisidir. Ailenin kadınlarının lanetini simgeleyen bu yüzük sahibine tam 12 Felaketi beraberinde getirir.

Erkek arkadaşıyla tam da sevgililer gününde ayrılınca, Jenny kendini aşkta kaybedenlerin yolculuğunda bulur. Los Angeles’tan New York’a seyahat eden grupta yok yoktur: kontrol delisi bir pilot, fazla cinsellikten aklını kaybetmiş hostesler, gerçek hayatı kavrayamayan bir hip hop yıldızı ve aşkta şansı bir türlü yaver gitmemiş genç bir profesör...

Wu Dang dağlarında herkesten uzakta gizemli bir sır yatmaktadır. Bu dağlarda büyük bir hazinenin olduğuna dair söylentiler çıkmaya başlamıştır. Bu hazine ise bu dağlardaki bir tapınakta olduğu gerçeği ortadadır ancak tapınağa hiçbir şekilde giriş yoktur.

Tapınaktaki hazine için büyük bir dövüş turnuvası başlamak üzeredir. Ülkenin her bir yanından birçok dövüş ustası bunun için mücadeleye hazırdır...

Hansel ve Gretel cadıdan intikam alıyor. Cadıyla ilk buluşmasından yirmi sene sonra artık bir yetişkin olan Hansel, intikam almak için ıssız ormana döner.Ne var ki onu bekleyen bir sürpriz vardır.

Sene 1976, mutlu mesut bir aile ve bu ailenin, hayatının koca bir yalandan ibaret olduğunu 11 yaşında, tüm arkadaşlarının ortasında aniden öğrenecek kızları Elizabeth’in hikâyesi. Okulda kan gruplarının işleyişini öğrendikleri bir günde, Elizabeth, annesinin, babasının ve kendi kan grubunun matematik hesaplaması sırasında, evlatlık olduğunu öğrenir ve annesini aramak için pembe bisikleti, kırmızı ruju ve yeşil tütüsüyle annesi olduğuna inandığı televizyon yıldızı Dolly Parton’un peşinde düşer. Tabii anne olarak kabul
etmediği annesi de peşinden. Ve böylece annesini arayan bir kız çocuğunu arayan bir annenin hikâyesine dönüşerek katarsis bir hal alan hikâyeyle eş zamanlı olarak, Elizabeth de gözümüzün önünde küçük bir kız çocuğundan bir kadına dönüşüyor.

Megan (Chalie Howes) ve 4 arkadaşı geceyi terk edilmiş bir motelde geçirmek zorunda kalır. Ancak burası asla kalınacak bir mekan değildir. Megan ve arkadaşları kısa sürede motelde yalnız olmadıklarını anlar. Küçük Angela'nın hayaletinin dehşet saçtığı bu mekandan canlı kurtulmanın tek yolu hayaletli motelin karanlık geçmişindeki sırları açığa çıkarmaktır.

Güneydoğu Asya ormanlarının derinliklerinde kana susamış paralı asker Sebastian (Gary Daniels) şaman Aroon (Danny Trejo) ve ailesini öldürür. Ancak Aroon hayata geri döner. O ölümsüzlüğün sırrını araştırırken para dolu bir çanta taşıyan Lonny Smith (John Edward Lee), Kyo (Bai Ling) adlı gizemli bir bar işletmecisi ve bir anda vahşetin ortasında kalan Nana (Krystal Vee) da kendi hayatlarını yaşamaktadır.

Alfie'nin (Ole Kroes) 7. yaşgününde dolunay vardır ve o gece tuhaf şeyler olmaya başlar. Çocuğun pençeleri büyümekte ve saçları
gürleşmektedir Alfie bir kurtadama dönüşmüştür. Komşularının hayvanlarına saldırmaya başlar. Neler olduğunu anlayamayan Alfie,
yeniden eski günlerine dönüp sıradan bir çocuk olmanın hayalini kurar...

Bir uzay aracı yörüngesinden çıkıp dünyaya doğru çarpmak üzere yönlenince gözden düşmüş bir bilim adamı gezegeni kurtarmaya çalışacaktır.

Tom Sawyer, Mississippi nehri kıyısında, teyzesi Polly, kardeşi sid ve teyzesinin kızı Mary ile birlikte yaşamaktadır. Sid ve Tom’un
ailesi ölünce Polly teyzeleri, onları yanına almış ve kendi çocukları gibi büyütmüştür. Ancak Tom, oldukça hareketli ve enerjik bir
çocuktur. Okula gitmek yerine, en yakın arkadaşı Huck Fin ile birlikte hayvanları kovalamayı ve nehirde korsancılık oynamayı tercih
etmektedir...

11 yaşındaki Pia babasını kaybetmiştir ve bu yeni duruma uyum sağlamakta çok zorlanmaktadır. Bir gün ağaç evinde ortaya çıkıveren Yoko
adındaki bir Yeti (Tibet'te yaşadığı varsayılan kar adamı) her şeyi değiştirecektir.

Ace dedesinin Transilvanyalı köpeği Fang ona miras kalmadan önce okuldaki her yeni çocuk gibidir. Ama Fang sıradan bir köpek değildir.
O gerçekten kaseden marmelat yalayan ve hatta İngilizce konuşan bir vampir köpektir. Bu uyumsuz ikili bir araya geldiğinde, takım
çalışması ve cesaretle her şeyin mümkün olduğunu keşfederler.