And Then We Danced’in Gürcistan’daki Gösterimine Katılanlara Aşırı Sağcı Gruplar Saldırdı

Cuma günü Gürcistan’da gösterime giren And Then We Danced’i izlemek isteyen sinemaseverler, sinema salonları önünde toplanan aşırı sağcı grupların saldırısına uğradı.

Gürcistan asıllı İsveçli yönetmen Levan Akin‘in yazıp yönettiği Ve Sonra Dans Ettik – And Then We Danced bu yıl Gürcistan’dan çıkan en dikkat çekici filmlerin başında gelse de, ele aldığı konu nedeniyle Gürcistan’da pek hoş karşılanmadı. And Then We Danced, 72. Cannes Film Festivali’nin en dikkat çekici filmlerinden biri olmasına rağmen Gürcistan tarafından bu yılki Oscar aday adayı olarak seçilmedi. Film İsveç’in aday adayı olarak seçilerek Oscar yarışına girdi girmesine ama bu kez de Gürcistan’da aşırı sağcı grupların ve dini kuruluşların tepkisiyle karşılaştı.

Eşcinsel bir gencin kendini keşfetme hikâyesini anlatan filmin Gürcistan’da gösterilecek olmasına tepki gösteren bu aşırı sağcı gruplar, filmin ülkedeki ilk gösterimine engel olacaklarını açıkladılar. Bu açıklamanın ardından filmin ilk gösterimi ile ilgili endişelerini dile getiren Levan Akin, Facebook hesabında yayınladığı açıklamada “Bilet alan insanların sırf bir film izlemek için sözlü tacize, hatta belki de saldırıya maruz kalma riskini göze almaları gerekmesi gerçekten absürt.” ifadelerini kullandı. Filmin tartışmalara konu olan ilk gösterimi Cuma günü gerçekleşti ve yaşanan olaylar Akin’in endişelenmekte haklı olduğunu gösterdi.


Cuma günü Tiflis’te altı sinema salonunda gösterime giren And Then We Danced’in gösterimini durdurmak isteyen aşırı sağcı gruplara mensup yüzlerce kişi sinema salonlarının önünde toplanarak gösteri düzenlediler. Sinemaseverlerin filmin gösterimine girmesine engel olmaya çalışan göstericiler, Tiflis’in merkezinde yer alan Amirani Sineması’nda işi daha da ileri götürerek sinema salonuna girmeye çalıştılar, ancak bu teşebbüs polis güçleri tarafından engellendi. Ancak polisin müdahalesi filme gitmek isteyen pek çok sinemaseverin sözlü tacize uğramasına, hatta şiddete maruz kalmasına engel olmadı. Aralarında Gürcistanlı aktivisit Ana Subeliani‘nin de bulunduğu çok sayıda kişi aşırı sağcı grupların saldırıları sonucu yaralandı. Subeliani’nin kanlar içindeki görüntüsü sosyal medyada hızla yayılırken, Subeliani yaptığı açıklamayla saldırıya uğradıkları sırada polisin hiçbir şey yapmadığını söyleyerek yaşanan bu olaylara güvenlik güçlerinin seyirci kaldığını iddia etti.


Temmuz ayında Gürcistan’daki ilk Pride Yürüyüşü’nü gerçekleştiren Tbilisi (Tiflis) Pride da polisin And Then We Danced gösterime katılanları korumak için gerekli önlemleri almadığını açıkladı ve Ana Subeliani’ye yönelik saldırıya göz yumulduğunu belirtti.

Bazı sinemaseverler, yüzlerce kişinin hakaretlerine ve tehditlerine maruz kalarak da olsa gösterime katılabilmiş olsa da gösteriler yüzünden, biletleri olduğu hâlde filme giremeyenler de oldu. Filmi izleyemeyen bu isimlerden biri de Gürcistan’daki muhalif parti liderlerinden David Berdzenishvili’ydi. Berdzenishvili, protestocuların hedefinde yer aldığı için polis tarafından sinema salonundan uzaklaştırıldı.

Yaşanan bu olaylar, film izlemek isteyen insanların aşırı sağcı grupların saldırılarına uğrayabildiği bir ülkede And Then We Danced gibi bir film çekmeyi başaran Levan Akin’in ne kadar önemli bir işe imza attığını bir kez daha gösterdi.